Mehmet TIRAŞ
Yazıya hazırlanırken birden beş buçuk aydır Silivri cezaevinde tutuklu bulunan Ahmet Altan’ın Aydın Doğan’a yaptığı çağrısı aklıma geldi..
OHAL’den sonra AKP’e tarafından muhalif gazetelere ve gazetecilere ,akademisyenlere yapılan operasyonların yapıldığı süreçte Ahmet Altan çıktığı bir televizyon kanalında, canlı yayında; sözü dolaştırmadan direk ismini vererek Aydın Doğan’a çağrı da bulundu:‘Şimdi Susuyorsun Ama Sıra Sana da Gelecek Bunu Unutma’ diye bu sözünü bir kaç defa tekrarladı..
Gazetecilik taklidi yapılan bir iş değildir.
Bu söz bütün meslekler için geçerlidir ama gazetecilik şartlara ve güne uyarlanan bir iş olmadığı gibi, Gazetecilik kamu adına yapılan bir görevdir..
Kendisi gibi düşünmeyenlere,düşünme ve yayma hakkı vermeyen bir güç,gün gelir bunu sana da uygulayacağını bilmek için kain olmaya gerek yok..
Doğan grubunun televizyonlarında kimlerin tartışma programına katılacağını ve katılmayacağının listesi sana verildiğinde sesin çıktı mı Aydın bey?
Yok..
Cumhuriyet gazetesinin yöneticilerine,yazarlarına, diğer gazetecilere yapılan tutuklama ve işten atılmalarında,bir meslek dayanışması yaptın mı?Nokta.
Sen niye gazetende Nobelli yazar Orhan Pamuk’un referandum da anayasa değişikliğine Hayır diyeceği için bu röportajı yayınlamadın? AKP’e hükümetinden korktuğun için.. Ama, Evet diyenleri birinci sayfadan ve televizyonlarında ana haber bültenlerinde ilk sıradan veriyorsun!.
Klişe sözle ifade edersek korkunun ecele faydası yok..
Cumhurbaşkanı Erdoğan Hürriyet Gazetesinin Manşetten Attığı ”Karargah Rahatsız” manşetini fırsat bilerek düğmeye bastı..
25 Şubat 2017 tarihinden üç gün geçtikten sonra, 28 Şubat günü Erdoğan, bu haberi onların yanına koymam demesinin ardından;Hürriyet gazetesi editoryal bir hata diyerek özür dileyip, gazetenin genel yayın yönetmeni Sedat Ergin’i görevden alarak Karargah’a daha yakın bilinen Hürriyet gazetesinin yazarlarından eski Milliyet gazetesi genel yayın yönetmeni Fikret Bila’yı gazetenin başına getirdi.
Fikret Bila’nın “Komutanlar Cephesi,Hangi PKK” gibi kitapları olan biri.. Genelkurmay başkanları başta olmak üzere, değişik kuvvet komutanlarıyla en sık mülakat yapan gazetecilerin başında Fikret Bila gelir.
Fikret Bila’nın Hürriyet Gazetesinin başına getirilmesi Saray onaylı kokuyor..
Hürriyet Gazetesindeki Genel Yayın yöentmen değişikliğini gazetenin patronu ve yayın kurulunun belirlediğini düşünmek bile saflık olur.
Ama Erdoğan’ı Hürriyet gazetesindeki Genel Yyaın yönetmeni değşikliği ve özür kesmedi..
28 Şubat 2017 Tarihinde Cumhurbaşkanı Erdoğan sağ tarafına Genelkurmay Başkanını ve bakanları yanına alarak Pakistan’a giderken Atatürk Hava Limanında yaptığı basın toplantısı her şeyi ortaya koyuyordu.
Erdoğan;”Karargah Rahatsız ” başlığı çok çirkin ve terbiyesizlik,seviyesizlik,bedelini ağır ödeyecekler,bunları onların yanına koymam diye,açıkça Doğan Medyasını karşısına alarak kavgada söylenmeyecek sözlerle hakaret etti.
İşin dikkatten kaçan başka bir yönü Cumhurbaşkanı Erdoğan basın açıklaması yaptığı saatlerde,Hürriyet Gazetesi, gazetenin genel yayın yöneticisinin değiştiğini internet sayfasından duyurmadı.
Susma sustukça sıra sana gelecek..
OHAL’den sonra Doğan Medya grubu ne yaptı?
Suya sabuna dokunmayan bir yayın politikasına girdi, üç beş köşe yazarının dışında dişe dokunur bir muhalif yayın yaptığını gösterebilir misiniz?
OHAL’den sonra AKP’ye muhalif olan gazeteciler ve akademisyenler tutuklanıyor,işten atılıyor,televizyonlar,radyolar,internet siteleri,dergiler,dernekler,yayın evleri ve ajanslar kapatılırken;meslektaşlarına yapılan baskılara sessiz kalması veya görür gibi geçiştirdi Doğan grubu..
Bu baskıları, tutuklamaları,kapatmaları iç sayfadan gören medyanın amiral gemisi olarak bilinen Hürriyet gazetesi, ciddi, fikri takip yaparak meslek dayanışmasındas bulunmadı..
OHAL’den sonra kamuoyu tarafından tanınan uluslararası üne sahip 117 gazeteci tutuklandı..
-2 bin 500 gazeteci işsiz kaldı..
-Onlarca gazete,televizyon,radyo,ajans,dernek ve yayınevi kapatıldı..
-54 gazetecinin mal varlığına el konuldu..
-Binlerce insan KHK’lerle işinden oldu,görevden uzaklaştırıldı,42 bin kişi tutuklandı.
AKP’ye muhalif olanların görüşlerine gazetelerinde ve televizyonlarında yer vermiyor, bunun en somut örneği, Nobelli yazar Orhan Pamuk’un anayasa değişikliğinde Hayır oyu vereceğim dediği için, bu röportajı Hürriyet gazetesi yayınlamadı.
Ya televizyonlarında CNNTÜRK’ün tartışma programlarına AKP’ye ilkeli muhalefet eden üç tane gazeteci veya düşünür ismi sayamazsınız,bunları tesadüf olabilir mi?
Ya HDP’li milletvekillerinin,Belediye Başkanlarının tutuklanması ve bu partiye yapılan linç ve hedef gösterilen operasyonlar; 6 milyon vatandaşın oyunu almış partiye ve halkın oylarıyla seçilmiş Kürt siyasetçilere yapılan hukuksuzluğu, Doğan grubu haber değeri olarak görmüyor.
Doğan Medya Grubu olarak kaç defa manşet atarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’a 15 Temmuz darbesinin siyasi ayağını neden ortaya çıkartmıyorsunuz, diye haber yaptınız?
Hürriyet Gazetesinin ‘Türkiye Türklerindir Logosunun’ altına veya üstüne her gün,Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ;“15 Temmuz Darbesinin Siyasi Ayağını Niye Ortaya Çıkartmıyor sunuz” diye sorun?
Doğan grubu ya gazetecilik yapıp basın özgürlüğünü savunacak,ya da Saray’a biat edip havuz medyasının ortağı olacak, bunun üçüncü yolu yok .
Artık Doğan medya grubu Erdoğan’ı rahatsız edecek bir manşet atma şöyle dursun, olumsuz bir haberi bile birinci sayfadan veremez..
Doğan medyası bundan sonra Saray’a sormadan manşet atamaz.
Yaptıkları haberin arkasında duramayanlar evrensel anlamda nasıl gazetecilik yapacaklar.
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları




































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025
20.10.2025
13.10.2025
6.10.2025
29.09.2025
22.09.2025
15.09.2025
1.09.2025