Talat ULUSOY
İttihatçı Cumhuriyet sadece Kürtler, sadece doğudaki Aleviler, sadece Dersim ile uğraşmadı. Güney Marmara, Ege ve Akdeniz’in Alevilerine, Tahtacı milletine de çok çektirdi
Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmalarına başlanan Kapıkaya Köyü’nden sanıkları Cumhuriyet Savcısı şunlarla suçluyor:
1- Şeyhliğin, tarikatların ortadan kaldırılması hakkındaki 677 numaralı devrim yasasına karşı gelmek,
2- Halkı askerlikten soğutma yolunda telkinlerde bulunmak,
3- Kurallara aykırı vergi toplamak,
4- Suç işlemek için örgüt kurmak.
Ardından “Bu suçlardan her biri yalnız başına bile devletin güvenliği ve halkın huzuru adına olağanüstü öneme sahip olmakla birlikte özellikle birinci ve ikinci maddelerdeki suçlar doğrudan doğruya devrime karşı doğrudan doğruya gerici bir hareket oluşturması nedeniyle dikkat ve özen ile izleme ve hadlerini bildirmeye değer görülmektedir...” buyuruyor Bay Savcı, ve muhabir:
“Sanık sandalyesinde oturan bu şahısların gelişmiş ulusların en çağdaş yasalarıyla ulusa hayat, bilim ve anlayış sunan Cumhuriyet ’in nimetlerinden uzak kalarak gizli bir örgütle cahillik ve taassup geleneklerinin karanlıkları içinde yaşamayı seçmeleri ve bugün hiçbir akıl ve mantığın kabul edemeyeceği gizli inançlarla maddi âlemle ilişkilerini kese kese dağlarda sefil bir görünüşte insanlıktan uzaklaşmalarının nedeni, Cumhuriyet’in kahredici darbelerle başını ezdiği ve bugün hâlâ gücü tükenmiş, can çekişme çırpınışlarına tanık olduğumuz irtica planının ruhundan ibaret olduğu”nu ve“Cumhuriyet’in devrim törelerini kurduğunu ve devrim yasaları karşısında herhangi bir tarikatın, gizli inancın kabulüyle birtakım ayinler yapılmak suretiyle o kötü geleneklerin Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yaşamasına olanak kalmadığı...”nı yazarak yorumlu haberini sürdürüyor.
Yukarıdakiler, bin yıldan beri Anadolu’ya kök salmış bir inanç ve geleneğin “ölüm fermanı” gibi. Alevilerin Osmanlı’dan çektiği yetmemiştir, haklarında devlet yine ferman etmiştir, ama devlet saltanat değil, artık Cumhuriyet’tir.
Sene 1933, günlerden nisan 1! Ama yukarıdaki satırlar şaka değil. “Onuncu Yıl” marşının doğduğu yıla ait bir İttihatçı Cumhuriyet Mahkemesi’nden. Kaynak 3 nisan tarihli Yeni Asır gazetesi.
Yargılananlar Ege’nin Alevileri. Kapıkaya Bergama’nın bir Tahtacı köyü. Gazetede duruşma bütün ayrıntılarıyla anlatılıyor. Ben sadeleştirdim, kısalttım ve koyular da bana ait. Bir de beşinci suçlama var, onu yukarıda yazmadım: Şapka giyme zorunluluğu hakkındaki yasaya karşı gelmek! Eğer yazsaydım “eski zaman” haberi olduğu hemen anlaşılacaktı. Oysa ilk dört “ağır cezalık suç” ve kullanılan dil ne kadar da “taze”liğini koruyor değil mi? Bugün kimi Alevi dedelerinin o devirde babalarına, dedelerine zorla giydirilen “şapka” ile dolaştığını görürseniz şaşırmayın! Cumhuriyet’in başarısı: Unutma kültürü!
Alevi yurttaşlar arasında bile “Cumhuriyet Aleviler için kurtuluş olmuştur” gibisinden yaygın bir kanı var. Burada derin bir unutturma, hafıza silinmesi olgusuyla karşı karşıyayız. Sıkıştırın yaşlıları, karıştırın 1926 sonrası gazeteleri, yurt çapında birçok “Alevi millete zulüm” örnekleriyle karşılaşırsınız. “Tekke ve zaviyelerin kapatılması”ndan sonra, sadece Sünni tarikatlar üzerinde değil, Aleviler üzerinde de yıllarca süren baskılar başlamıştı. İttihatçı Cumhuriyet sadece Kürtler, sadece doğudaki Aleviler, sadece Dersim ile uğraşmadı. Güney Marmara, Ege ve Akdeniz’in Alevilerine, Tahtacı milletine de çok çektirdi.
Bugünün siyasi rolleriyle yetinmeyen her düşünceden ve inançtan özgürlüğüne düşkün insan, her şeyden önce geçmişi “belgeler”i ile hafızaya geri çağırmalıdır. Yoksa “her çalana oynamak”zorunda kalır ve ömür boyu özgürlük bekler.
Türk-İslam sentezinin “Amerikan emperyalizminin Türkiye’ye biçtiği rol” olduğuna mı inanıyorsunuz? Hayır, Türkİslam sentezi İttihatçı Cumhuriyet’in ana ayaklarındandır ve Cumhuriyet tarihi boyunca dönemine göre ayar verilir. Bugün AK Parti’nin Aleviler konu olunca“ayak sürümesi” biraz da bu “hassas ayar” çabasındandır.
İttihatçı Cumhuriyet eliyle kurulan Diyanet bir “dinler dairesi” olarak değil, “Türkİslam dini”nin, yani “tek din”in “yorum, kurum ve kadro” merkezi olarak tasarlandı. Bugün de bu özelliği ısrarla sürdürülmektedir. Bu devlet dairesine İslam’ı “Kemalizm ile terbiye” veya “dinî vesayet” kurumu demek pek yanlış olmaz.
“Devrim” savcısı Alevilik’i ilkellik olduğu için değil, “tek din” anlayışına aykırı olduğu için“sakıncalı” buluyor. “Tek din” dışında kalan her inanç ilkeldir İttihatçı Cumhuriyet zihniyeti için. Bin yıllık tasavvuf ve irfan geleneği de ilkellikti, değil mi?!
Yıllardır analar, babalar korku içinde çocuk büyüttüler: Dışarıda “sakın Ermeni’yim deme”, “SakınAlevi’yim deme”, “sakın Çerkez’im deme”, “sakın ‘hu’ çektiler deme” dediler. Sadece örgün eğitim değil, korku temelli korumacılık da sildi süpürdü geçmişimizi.
İttihatçı Cumhuriyet ile AK Parti’nin Alevilere bakışındaki yakınlık ilginçtir. İttihatçı Cumhuriyet tamamlanmış, bitmiş bir yapıdır ve hâlâ hepimiz o köhne yapıda oturuyoruz. Orada “tek din” vardır ve “yüzde doksan dokuz Türkİslam” nüfusu rekoruna erişilmiştir! AK Parti Diyanet üzerinden“tek din mümini” yetiştirmek istemekle; hem “oy” olarak dünyalığını, hem de “sevap” olarakahretliğini kazanmak istiyor. Hem benim vergimle, hem de Kemalizm’in “kara” yolundan! Bu işte“haram” yok mu? Bir de Atatürk gibi protokolde Diyanet İşleri Başkanı’nı ön sıraya alabilseler tamam...
İttihatçı Cumhuriyetçi’lerin gönlü ferah olsun, yapı sağlam kurulmuş! Alevilerin “inanç ve ibadet” özgürlüğünün tanınmasına AK Parti’nin hâlâ yanaşmaması, İttihatçı Cumhuriyet’in “dinî vesayeti”nin dışına çıkamadığını gösteriyor. Yeni anayasayla bu engel aşılmalı.
İnançlara eşit davranmayan devlette, millet eşit olur mu?
Taraf
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- Bir Çuvaldız: ONBEŞLER ve “KURTULUŞ”UN GÖLGESİ
28.01.2020 - İzmir’in Hafızası
20.09.2017 - 15 Temmuz Bayramı Kutlu Olsun!
18.07.2017 - Yüz Yıllık “Anayasa Paketi”
11.01.2017 - İzmir Hatırlıyor! Geçmişi Unutmuyor!
16.09.2016 - ISPARTALIYANLAR VE KORDON’DAKİ KONAK
10.01.2016 - Böyle cumhuriyetin nesini kutlayayım…
29.10.2015 - İzmir hatırlıyor: İzmir’in kurtuluş ve ganimet bayramı
10.09.2015 - Buyurun, işte belge!
21.04.2015 - Ermenilerle uyuşmak söylentileri
14.04.2015
Yazarlar
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları




















































































Nihat Taştan
Sayın KORU elinize sağlık. yazınızdan bu zevata çıkar binlerce soru. 1990 ve 2000 yıllarında seri şekilde devam eden faili meçhul cinayetleri işleyen katilleri alkışlayanlar, postal yalakalığı yapanlar, 1995 ve 28 şubat sürecine "BALANS" ayarına tekerlek görevini üslenen, Seyhan Soylu, nam-ı diğer Sisi, ve O kılıklı kişileri yani ne idüğü belli olmayanların ön safta ve moderatör olmaları kime ve neye hizmet? dün irtica adı altında Mütedeyyin Müslümanlarla alay eden sermaye babalarının, bu gün tamamen masumane başlayan bu çevre harekatını, kirleterek kirli kimlikleri öne sürerek finans-ör olmaları, uluslar arası çetelerle AB ve ABD çıkarlarına paralel çalışan yerli işbirlikçilerle ittifak yapan bu patronlar neoconlardan mı emir alıyorlar? ve devletin önemli kurumlarını işgal eden azgın azınlığın bürokratın yetkileri ellerinden alınınca onlarda gezide basın açıklaması yapmakla tatmin olmuyorlar mı? yüzlerce ahmetler mehmetler yarı canlı asit kuyularına atılınca bu bu güruh neredeydi? üzülerek söyleyelim gezinin ekseni kaydı rantçılar yine yapacağını yapıyorlar. vesselam