Ali BAYRAMOĞLU
'Sosyal ve siyasal yaşamın dinamizmine uyum sağlamak amacıyla Anayasa'nın bütünlüğünü oluşturan normları değiştirmek suretiyle Anayasal düzende dönüşümlere ve değişikliklere her zaman gidilebilir (…) Değiştirilemez kurallar dinamik bir dönüşüme tabi tutulmadığı takdirde tıkanan hukuksal yollar nedeniyle demokrasi dışı girişimlerin gündeme gelmesi kaçınılmazdır…'
Bu cümleler, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın 2008 yılında başörtüsü yasağına ilişkin mahkeme kararına yazdığı karşı oy yazısından…
Önemli, genel, ilkesel tespitlerdir bunlar…
Dolayısıyla sadece başörtüsü meselesine değil, Kürt sorununa da uyarlanabilecek tespitlerdir..
Tıkanan hukuksal yollar nedeniyle demokrasi dışı girişimlerin gündeme gelmesi… Tıkanan siyasi yollar nedeniyle temsil edilemeyen taleplerin şiddete kayması…
Bunlar önemli denklemlerdir…
Bugün Türkiye Başbakan'ın fezlekelerini tartışıyor.
Mevcut gelişme BDP'li milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasıyla sona ererse bu durum, kim ne derse desin, kim nasıl bir duygu içinde değerlendirirse değerlendirsin, zaten dar olan, kötü kullanılan, hatta suistimal edilen siyasi alanın kapanmasına, siyasi imkanların tümüyle kırılmasına, hukukun siyasal bir imha aracı haline dönmesine yol açacaktır.
Ve bu yol korkulanı beslemekten, şiddeti körüklemekten, siyaset karşısında şiddete yol vermekten başka anlam taşımayacaktır.
Fezlekeler, onu gündeme getiren iradenin Kürt meselesine bakışını, duyduğu ve kaybettiği umutlara işaret ediyor. Daha açık bir ifadeyle fezlekelerin varlığı, açık bir şekilde, Kürt sorununda siyasihi cihazların sorun çözme kabileyetini yitirdiğine dair bir inanca işaret ediyor.
Türkiye'yi yönetenlerin unutmaması gereken bir husus var: Siyasi alan daralması, ne şekilde ve nereden gelirse gelsin, sadece siyaset dışı, karşıtı durumlara, şiddete değil, iç krizlere, yönetim krizlerine davetiye çıkarır.
Yaşananlar ortada…
Dönemin başbakanı Çiller'in İspanya'ya gittiği ve Kürt sorununun çözümü için Bask modelinden bahsettiği günlerde, yani 1990'ların ilk çeyreğinde sorun yeniden baş göstermişti...
Çiller'in çözüm arayışları ve Bask modeli tartışması üzerine 12 Eylül darbesinden uzun yıllar sonra ilk kez asker kışlasından başını çıkarmış, dönemin Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş sesini yükseltmiş, Hürriyet gazetesinde Çiller'e ve Bask modeli tartışmalarına set çeken, meydan okuyan bir açıklama yapmıştı.
Ardından Güneydoğu ve Kürt sorunu adım adım asayiş politikaları ve tedbirleriyle örülmeye başladı.
Sivil siyaset ve hükümetler hemen her alanda ipleri askerî otoriteye bıraktı, terörle mücadele adı altında özgürlükler alanı iyice daraltılmaya yüz tuttu.
Doğan Güreş'in 'TBMM'de, basında, okullarda hainler var' sözlerinin ürettiği bir siyasi anlayış hâkim oldu ülkeye...
Terörle Mücadele Yasası ve benzer düzenlemeler bu dönemde yapıldı.
Aynı dönemde ülkede Yaşar Kemal'den Ahmet Altan'a, Orhan Pamuk'tan diğerlerine yüzlerce aydın DGM'lerde terör yasası önünde boyun eğmeye itildi. Oral Çalışlar bir röportajından dolayı hapse mahkûm oldu.
Atılan her asayiş adımı, terörle mücadele adı altında askerî otoriteye yaradı, devlete yetki veren her düzenleme sivil siyasetin, özgür düşüncenin altını oydu.
Bu tür siyasi atmosferin götürüleri bu denli açıkken hiçbir getirisi olmadı. Türkiye bu otoriter iklim altında terörün en azgın olduğu dönemi yaşadı.
Yasalar, toplumu suskunluğa iten, her unsuru militerleştiren adımlar çözüm olmayınca gayri meşru adımlar atılmaya başladı.
Faili meçhul cinayetler, bombalamalar, Susurluk çeteleri böyle ortaya çıktı.
Bunları unutmayın…
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktanİktidar, Bahçeli’nin hukuk uyarılarını dikkate almalı 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciDemokrasi işgal edilirse… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün8 Ağustos mutabakatı… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Azerbaycan Turan yolu’ 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojbaş İmamoğlu, geçmiş olsun Evre ve yeni YAE’cilere dostane uyarılar… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKomisyon'un çimentosu Bahçeli 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.08.2025
2.08.2025
6.07.2025
4.07.2025
28.06.2025
26.06.2025
21.06.2025
19.06.2025
8.06.2025
5.06.2025