Markar ESAYAN
Ve nihayet PKK’nın elinde tuttuğu sekiz kamu görevlisi yuvalarına sağ salim kavuştu. Ailelerin sevincini tahmin bile edemiyorum. İşte barış böyle bir şey. Savaş yakar yıkarken, barış insanları hayatta tutuyor, toplumun özgüvenini yükseltiyor. Çözüm sürecinde küçük ama etkisi büyük olacak önemli bir kavşağı geçtik. Başbakan’ın büyük bir risk alarak sorumluluğunu üstlendiği çözüm sürecinin eski tecrübelerden farkı, karşılıklı kurulan güven zeminine bağlı olması. Bu güven zemininin kırılmaması çok önemli. Çünkü yüksek toplum desteği tam da bu güven zemininin güçlenmesiyle artmaya devam edecek ve çözümü sağlayacak özgüvenli adımlar bu şekilde atılacak. Otuz yıldır savaş paradigmasının yarattığı tahribatı hızla onarmak, barışın ruh hâlini ve özgüvenini giyinmek zorundayız.
Burada tabii en büyük görev siyasete düşüyor. Maalesef Kemal Kılıçdaroğlu baştaki olumlu pozisyonunu koruyamayarak çözüm sürecinin karşısına geçti. Süreç hakkında daha fazla bilgilendirilseydi, sonuç değişir miydi bilmiyoruz. Barışın AK Parti’yi ne kadar güçlendireceği ve Erdoğan’ın önünün ne kadar açılacağı ile ilgili hesaplar belli ki bu çark etmenin mantığını oluşturuyor. Diğer yandan süreç çökerse, hem sorumluluk almamış olmak, hem de AK Parti’nin olabildiğince yıpranması yapılan hesaplar arasında.
Ancak genel yargının aksine, süreç çökerse bile bundan hükümet varsayıldığı gibi olumsuz etkilenmeyecek. Bu tesbit-temenni gerçekçi değil. Çözüm sürecini kamuoyunu ikna ederek yürütmüş, yakın gelecekte güçlü bir rakibinin ufukta bile görünmediği bir iktidar partisinin barış imkânlarını zorladığı için cezalandırılacağını düşünenler bence yanılıyorlar.
Buradaki asıl risk, hükümetin sürecin çökmesi durumunda bu geçersiz önermeyi ciddiye alarak, yani kendine güvenini kaybederek milliyetçi ve sert söyleme savrulması olur. Sürecin ağır bir provokasyonla hedef alınması hâlinde, yapılması gereken, tüm barış bileşenlerinin savaş lobisine karşı çıkması ve süreci ayakta tutması olacaktır. Ben bunun böyle olacağını da öngörüyorum. Çünkü kral artık çıplak. Barış vazgeçilecek, rafa kaldırılacak bir afakî amaç olmaktan çıktı. Söylemden somut bir gerçekliğe dönüştü. Bu somut gerçekliğin ağırlığı hiçbir hükümetin ihmal edeceği bir olgu değildir.
Hâsılı, ağır bir provokasyona engel olunamasa bile, sürecin çökeceği tedirginliğini herkesin üzerinden atması gerekiyor. AK Parti’nin barışın sorumluluğunu aldığı için cezalandırılacağı öngörüsü ne kadar hatalıysa, sürecin provokasyonlarla çökeceği korkusu da o kadar abartılı. Bu hâlâ eski alışkanlıklarımız ve korkularımızla hareket ediyor olmamızdan kaynaklanıyor. Süreç çökerse provokasyonlarla değil, bu korkuyla baş edemediğimiz için çökecek. Öğrenilmiş çaresizliğe teslim olduğumuzdan.
Türkiye barışını kendi verili şartlarında arıyor. Barışın, demokrasi Türkiye’de tüm kurumları ve pratikleriyle oturmadan gelmesinin mümkün olmadığını varsaymak da, hayatın akışını hesap dışı bırakan bir yanılgıdan kaynaklanıyor. Bilakis, eğer bu süreçte çözüm olursa, evet iki güçlü liderin kararlılığı, risk alması ve bu liderlerin toplum nezdindeki etkisi ve itibarıyla olacak. Kulağa pek demokratik ve şık gelmiyor, biliyorum, ama şıklık endişesiyle barıştan da vazgeçilmez ki!
Barışa destek iki güçlü lideri daha da güçlü mü kılar? Onları kontrol edilemez hâle mi getirir? Çok demokratik bir ülkeydik de dengemiz barış olası hâle gelince mi bozuldu? Demokrasi mücadelesini oluk oluk kan dökülür ve milliyetçi söylem halkı esir alırken mi vermek daha kolay, yoksa silahların sustuğu, sakinleşmiş bir ülkede mi? Tabii burada AK Parti’ye yönelik üstenci bakışı sorunsallaştırmıyorum bile.
Başbakan’ın yaptığı en büyük hata, başkanlık sistemi tartışmasını bu sürecin omurgası olan yeni anayasa yapımının merkezine oturtması oldu. Bu bir düğmeyi atlayarak önünü iliklemek demek. Başkanlık sisteminin barışın bir parametresi olarak algılanması endişelere yol açtı. Sızdırmanın mantığı da kamuoyuna bu rahatsızlığın ajite edilmesiydi. Akıllı siyaset, başkanlık ısrarını bu hassas süreçte rafa kaldırmaktır. PKK sorununu çözdükten sonra, bu konu daha sakin bir ortamda tartışılır. Baldıran zehri içmeyi göze alan Başbakan’ın bunu yapabilme samimiyeti olduğunu düşünüyorum.
Bugün güzel bir gün. Emeği geçenlere teşekkür borcumuz var.
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- Operasyon çökünce...
9.05.2019 - Kızgın demiri soğutma yöntemleri...
2.05.2019 - Müzik ve terör örgütü listelerinin benzerlikleri...
24.04.2019 - Taşın altına elini yine Erdoğan koydu...
21.04.2019 - Millet İttifakı neye kuluçka oldu?
18.04.2019 - Organize kötülüğün peşini bırakmayacağız...
16.04.2019 - CHP'nin 2019 resmi
13.04.2019 - Mazbata fetişizmi neye delalet?
10.04.2019 - 31 Mart’ta Türkiye neyi başardı?
3.02.2019 - Bu seçimin adaletsizliği…
28.03.2019
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları









































































Baris Seven
Tayız gene atmışsın. gündemde kalmak için yaptığın adını koymayayım. ancak eski pkkli deyimleri bırak. senin eski bir pkkli olduğunu biliyoruz. dolayısıyla kendi kendine ileri sürdüğün iddiaları kendi adına yaz da millet de anlasın neyi nereden çıkarıp ne yapmaya çalıştığını.. bilmem anlatabildimmi?