Atilla YAYLA
Sosyal medyadaki kurt adamlar üzerine yazım (http://www.yenisafak.com.tr/yazarlar/atillayayla/sosyal-medyanin-kurt-adamlari-2010475 ) epeyce ilgi gördü. Birkaç kişi bana kurt adamlarla yaşadıkları olaylar hakkında bilgi verdi. İşittiğim olayların bazıları komik, diğer bazılarıysa dehşet vericiydi. Bütün bunlar konuyu ele almakla çok isabetli bir iş yaptığıma inandırdı beni. Bu arada, konuyu asıl tahlile tabi tutması gereken insanlardan da mektuplar aldım. En önemlisi Hacettepe Üniversitesi'nde psikoloji dersleri veren değerli meslektaşım Yrd. Doç. Dr. Yasemin Abayhan'dan geldi. Olayı daha iyi anlamamıza çok yardımcı olacağına inandığım bu mektubu okuyucularla paylaşmak istiyorum:
“Bireylerin gündelik hayat pratiklerinde pek rastlamadığımız, ortaya koymadıkları veya koyamadıkları bazı davranışları sosyal medya aracılığı ile daha çeşitli ve şiddetli bir şekilde ortaya koymalarını sosyal psikoloji tanımları ile açıklayabiliriz. Son zamanlarda bu davranışların başında saldırganlık geliyor.
"Sosyal Bilimci William James 1890'da yayımlanan Psikolojinin İlkeleri eserinde 'ben' (I) kavramı ile 'benim' (me) kavramının her ikisinin de 'benlik' kavramı içerisinde yer aldığını vurgular. Günümüzde kabul edilen tanımı ile benlik kim olduğumuza dair sahip olduğumuz bilişlerdir. James'den hareketle söyleyecek olursak, birey 'Ben kimim?' sorusuna cevap verirken yalnızca kendisinin farkında olan nesnel 'ben'i değil; aynı zamanda sahip olduğu özellikleri, mülkleri de tanımlamaktadır. Bir bireyin benlik kavramının 'benim sahip olduğum her şey' tanımını içerdiğini, yani kolektif benliğin de benlik tanımında yer aldığını, futbol maçlarından sonra kazanan ve kaybeden takımların taraftarlarının ortaya koydukları duygusal tepkilerde de görmek mümkündür.
"Edward Tory Higgins Benlik Uyuşmazlığı Kuramı'nda her bir bireyin sahip olduğu üç benlik şemasından bahseder.
İlki olan Gerçek benlik, bireyin kendisine yönelik sahip olduğu tüm algılardır. İkincisi olan Olması gereken benlik, bireyin sahip olmasının 'gerektiğini' düşündüğü tüm özellikleri kapsar. Son olarak İdeal benlik, bireyin ideal olarak sahip olması gerektiğini düşündüğü tüm özellikleri taşır. İdeal ve olması gereken benlik, birey açısından içsel bir standardı sağlamaktadır ve birey ortaya koyduğu davranışlar ile bu iki standarda ulaşmayı dener. Bireyin sahip olduğunu düşündüğü gerçek benlik ile diğer iki benlik yapısı arasındaki fark ne kadar az olursa bu birey için o kadar doyum verici bir yaşantı demektir. Tersine, gerçek benlik ile diğer iki benlik yapısı arasındaki farkın açılması, bireyde kaygıyı, saldırganlığı ve olumsuz duygulara sahip olma durumunu takviye edebilir.
"Yukarıda benlik ile ilgili özetlenen bilgiler ışığında bir bireyin sosyal medya üzerinden 'normal'de olmadığı kadar saldırgan davranışlar sergilemesi açıklanabilir. 'Ben kimim?' sorusuna verilen cevap ile 'ben nasıl biri olmalıyım?' sorusuna verilen cevap arasında fazlasıyla fark olduğunu düşünen biri için sosyal medya, 'olması gereken benlik' inşasının hızlıca gerçekleştirilebildiği bir mecradır. Sosyal medyada oluşturulan bir profil, bireyin üzerinde tam anlamıyla denetiminin olduğu bir sosyal temsildir. Bireyin, kendisini diğerlerine tanıtmak istediği fotoğrafların, videoların, paylaşımların bulunduğu yerdir burası. Kişinin hoşlanmadığı özelliklerini diğerlerine göstermemek için bir düzenlemeye gitme ihtimali oldukça yüksektir. Bu sebeple bu profiller gerçek benliğin fazlasıyla dışarı yansıtıldığı alanlar olmaktan ziyade, olması gereken ve ideal benliğin tasarım halinde ortaya konduğu alanlardır. O yüzden, birey günlük hayatında siyasetten spora kadar çeşitli konularda fikir beyan etmez, bu konularda bir donanım sahibi olmayı sağlayacak şekilde okumalar yapmaz iken sosyal medya aracılığı ile 'her şeye muktedir' olduğuna dair bir algıya sahip olur ve etkileşim içinde bulunduğu diğer bireylere 'ben kimim?' sorusuna verdiği bu yeni cevabı sunar. Özellikle bizim gibi yüz yüze iletişimde olumsuz bilginin aktarımının hoş karşılanmadığı toplulukçu kültürlerde birebir etkileşimde kullanılmayan bazı cümlelerin, ifadelerin, suçlama ve ithamların sosyal medyada fütursuzca kullanılması, aslında konuşulan konunun içeriği ile veya konuşulan konunun muhatapları ile ilgili değil, bireyin bizzat kendisi ile ilgilidir. Sosyal medyadaki birey 'ben kimim?' ve 'ben kim olmalıyım?' sorusuna verdiği cevapları çeşitlendirirken saldırganlığa da başvurabilir”.
Bu bilimsel izahtan öğreniyoruz ki, sosyal medyada kurt adamlığa soyunanların gerçek benliği ile sosyal medyada yansıttığı (ideal) benliği arasında bir mesafe var. Kurt adamlar gerçek hayatta sahip olmadıkları ve inşa edemedikleri benliği sanal ortamda başkalarına yönelik saldırganlıktan da yararlanarak inşa etmeye çalışıyorlar. İlginç olanı, bunu başardıkları ölçüde, hayatta duydukları tatminsizliğin ve duygusal uyumsuzluğun artacak olması.
Hımmmm, enteresan, demek ki, sosyal medyadaki kurt adamlarla ilgili tecrübeye dayanan tespitlerimde pek yanılmamışım… Buna sevinsem mi üzülsem mi, bilemedim…
Yazarlar
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
16.04.2021
24.04.2020
12.02.2020
13.11.2019
28.07.2019
28.05.2019
22.05.2019
14.05.2019
12.05.2019
18.04.2019