Aydın ENGİN
İzindi, ardından depremdi filan derken mavra yazıları iki üç hafta boş geçti. Ama bu hafta mazeretim yok ve "N'oldu mavralara" diye tatlı-sert fırça atan okur sayısı artıyor. Anlaşılan benim somurtuk siyaset yazılarımdan okurlara gına gelmiş. "Madem T24 bu herife yazdıracak, bari sade suya tirit mavra yazsın da içimiz kararmasın" demekteler.
Peki. Buyrun öyleyse…
* * *
Bilenleriniz var, 12 Eylül generalleri beni yakalayamadılar. Çünkü 12 Eylül beni Berlin'de yakaladı.
Yani yakalayamadı. Ama Türkiye'ye dönme şansımız da kalmadı. Ben Askeri Yargıtay'da kesinleşmiş 7,5 yıl hapse mahkumdum. Sırada askeri mahkemelerde açılmış ve bitmek üzere olan ve cezası en az 70-80 yıl tutacak davalar vardı. Oya Baydar ise zaten "azılı terörist" olarak afişlerle aranıyordu.
Pasaportlarımızın süresi dolmuştu. Konsolosluğa gidip uzatılması için başvursak herhalde "Bunlar ruh hastası herhalde" diye bakacaklar. Mecburen "siyasal sığınma" için başvurduk. Başvuruya eklenmiş basın kartı, onlarca yıla mahkum olduğumuzu kanıtlayan Askeri Yargıtay kararlarının kopyaları filan derken kimilerinin aylarca hatta yıllarca beklediği siyasal sığınma başvurumuz iki hafta içinde kabul edildi.
Mavi kapaklı "mülteci pasaportları" ile Avrupa'da fink atmak artık mümkün. Ama her sınır kapısında da pasaportun kapağını görür görmez suratını ekşiten polislerden, hele Orta Doğu'dan gelmiş bir "mülteci" olduğumuz anlaşılınca "potansiyel terörist" muamelesi görmekten de bıktık, usandık.
Gel gör ki bir yıl sonra döneriz diye geldiğimiz siyasal göçmenlik uzadıkça uzuyor ve ufukta ülkeye dönüş için bir umut ışığı da görünmüyordu.
Kimi "yeşil", kimi "kızıl" Alman arkadaşların öğüdü ve baskısı ile vatandaşlık için başvurduk. Kısa sürede o da kabul edildi ve gıcır gıcır birer Alman (yani AB) pasaportumuz oldu.
Siyasal göçmenlikte 12. yılımız dolarken Turgut Özal "kısmi af" çıkardı. Önce ülkeye döndük. Ardından ben Cumhuriyet'te mesleğe döndüm. Onun da ardından süresi dolan TC pasaportlarını da yeniledik.
"Çifte pasaportlu gazeteci" oldum.
Yurt dışında göreve yollandığımda, başka gazetelerdeki meslektaşlar vize kuyruğunda beklerken çifte pasaport, özellikle AB pasaportu sayesinde "Vize mi? O da ne" diye sorup, uçak koltuğunda yerimi alıp, haberi öteki gazetecilerden 24 saat önce geçmenin keyfini çıkarıyor, fiyakasını yaşıyordum.
Sonra bir gün…
* * *
Sonra bir gün İlhan Selçuk yukarı çağırdı. Kendisine pek yakışan tilki gülüşü ile "kih kih" güldü ve ekledi:
- Seni telef etmeye karar verdim. Bağdat'a gidiyorsun.
Gazeteci tayfasının "Irak'ta bir buçukuncu körfez savaşı" dedikleri koşullarda Irak elçiliğinde iki gün bekleyip TC pasaportuna bir aylık vizeyi kopardım.
Ertesi gün de ABD uçakları kolgezdiği için kapalı olan Irak hava sahası yüzünden Ürdün'ün başkentine, Amman'a giden bir uçağa atladım.
Ürdün'de yabancılar vizeyi havalimanında alıyorlar. TC pasaportuna 20 dolar, Alman pasaportuna 12 dolar vize harcı ödeniyor. Yoksul Cumhuriyet'in cebime koyduğu yollukla doların değil centin bile hesabını yapmak zorundayım. Ürdün giriş vizem için damgayı Alman pasaportuna bastırdım.
Bağdat'a gidecek bizim pikap dediğimiz kocaman arabalar, daha havaalanında müşteri kapıyorlar. Çok ucuza bir pikap tuttum. Çok ucuza sahiden, çünkü pikabın arkasındaki kasaya dört kocaman bidon oturtmuşlar; Irak'ta sudan ucuz benzini, mazotu alıp, benzini, mazotu sudan çok pahalı Ürdün'e öyle dönüyorlar. Hani Irak'a gideceklere neredeyse üste para verecekler…
Akşamüstü inen uçaktan sonra vizeydi, araba kiralamaydı derken gece yarısına yaklaşıyoruz. Yola çıktık. Ay filan yok; ortalık zifiri karanlık. Kötü aydınlatılmış bir kulübeler yığının önünde durduk. Benim sevimli şoför bildiği tek İngilizce kelime ile seslendi:
- Pass…
Anlaşıldı. Ürdün bitti, çıkış kapısındayız. Sonra da Irak'a gireceğiz. Ürdün vizesi Alman pasaportumda. Çıkarıp memura uzattım. Bana baktı, damgaya baktı, bir damga da o vurdu, pasaportu geri verdi.
Tekrar yola çıktık. Zifiri karanlık sürüyor. On, on beş dakika sonra silahlı, üniformalı bir takım adamlar bizi durdurdu. Şoför yine "İngilizce" konuştu:
- Pass…
Eh, Irak sınır kapısına geldik anlaşılan. Irak vizesi TC pasaportumda. Çıkardım. Dört beş kişilik silahlı birliğin komutanı olduğu anlaşılan adama uzattım. Aldı. Baktı. Sayfaları çevirdi ve bir şeyler söyledi. Arapça anlamıyorum ama yine de "vize" dediğini çıkardım. Irak vizesini gösterdim.
- Yordani cevaz, Yordani cevaz?
Ulaaan, rezillik. Besbelli Ürdün sınır kapısından çıkmışız ama henüz Ürdün ile Irak arasındaki tampon bölgedeyiz ve bunlar devriye gezen Ürdün askerleri.
İyi de benim vize Alman pasaportunda. Adam ise elinde tuttuğu TC pasaportumu gösterip "Yordani cevaz, Yordani cevaz" diye soruyor.
"Yordani" dediği Ürdün, "cevaz"ı da daha Amman havalimanında öğrenmiştim, vize demek.
Çare yok. Alman pasaportunu çıkardım. Adama vermeden Ürdün vizesi olan sayfayı açıp gösterdim.
Dil bilmeye gerek yok. Adamın suratı "İki ayrı pasaport taşıyan bir casus yakaladım" demekte. Silahlar doğrultuldu. Aşağı inmemiz emredildi. Ben, ardımdan benim şoför indik. Silahlı muhafızlar eşliğinde, zifiri karanlıkta yürümeye başladık. Herhalde bir kilometre kadar yürüdük ve karanlıkta güçbela seçilen bir kulübeye geldi.
"Casus" ve "casusun şoförü" dışarıda bekletildi. Ekibin komutanı elinde iki pasaportla içeri girdi. Epey sonra çok daha yüksek rütbeli olduğu anlaşılan biriyle çıktı. Beni işaret etti. Komutan eliyle "Gir içeri" dedi. Girdim. Derme çatma bir masa, bir gaz lambası ve birkaç iskemle. Yine eliyle "Otur" dedi. Oturdum. İki pasaport masanın üstünde. Bütün dillerde aynı anlama gelen bir el işareti ile sordu:
- Bunlar ne? Anlat bakalım…
Haydi anlat bakalım.
- Ben Almanya'da mülteciydim de; dönme imkanı yok diye oranın vatandaşlığını da aldım da; sonra da Türkiye'ye döndüm de; böylece çifte pasaportum oldu da, çalıştığım gazete fakir de; cebimde az para var da; sizde Alman pasaportuna vize 12 dolar, TC pasaportuna 20 dolar da; o yüzden sizin vizeyi Alman pasaportuma aldım da…
* * *
Bu mavranın sonu nasıl gelir sizce?
Meselâ ve büyük olasılıkla şöyle:
- … Sonra bana kelepçe vurup hapse attılar. Pasaportlarıma da el koydular…
Hayır öyle olmadı. Onun yerine sahici bir mucize oldu.
Komutan çok sevimli ve her sözcüğünü anlayabildiğim bir "Türkmen Türkçesi" ile sordu. Ben onun her kelimeyi anlayabildiği "Türkiye Türkçesi" ile anlattım.
Sonra komutan bizim Urfa dolaylarındaki "mırra"ya benzer bir kahve ısmarladı, sonra da pasaportları uzattı:
- Gısmetli adamsan vesselam. İstedigün yire istedigün kimi gidiysen. Cevaz neyün ehteyaç degildir. Hemü Turkiya, hemü Allamani. Kısmetlisen vesselam…
Mırra kahveyi bitirip, bir de cigara tellendirip ardından pikaba atlayıp Bağdat'a giden 840 kilometrelik yola çıktık.
* * *
Benim çifte pasaport mavram bu kadarla bitmedi ama yazı da çok uzadı. Çifte pasaportun bir de Bağdat dönüşü gittiğim Israil'e giriş macerası var.
Ama o haftaya kalacak…
Yazarlar
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021