Bülent KORUCU
Kanlı Elmas filmini izlediniz mi? İç savaş ve onun finansmanında kullanılan elmas ticareti bir aile dramının içinde anlatılıyor. | |
Oğlu çeteler tarafından ‘çocuk asker’ hâline getirilen bir babanın mücadelesi yürekleri parçalamıştı. Filmin geçtiği Sierra Leone’de on binlerce, dünyada ise çoğunluğu Afrika’da olmak üzere 300 bin çocuk asker bulunduğu tahmin ediliyor. Dünya geç fark ettiği bu insanlık suçunu önlemek için konferanslar düzenliyor, uluslararası sözleşmeler hazırlıyor. Ama etkin mücadele edildiğini söylemek mümkün değil. Benzer hikâyeler bizim coğrafyamızda da yaşanıyor. PKK, bugüne kadar binlerce çocuğu silahlandırdı. Kahir ekseriyeti çatışmada veya zor şartlar altında can verdi. Örgüt, bir kısmını ikna ederek lakin büyük çoğunluğunu baskı ve tehditle dağa çıkardı. Acıyı her eve pay edebilmek, endişeyi her ananın yüreğine düşürmek ve nihayetinde kini, öfkeyi büyütebilmek adına yaptı bunu. Tabii başka sebepler de PKK’nın tercihinde rol oynadı. PKK’yı en yakından takip eden aydınlardan İbrahim Güçlü şunları söylüyor: “PKK’nın, kuruluş felsefesinin, tahayyül ettiği otoriter ve faşizan toplum projesinin, tek ideoloji-tek lider sisteminin, toplumsal değerlerden uzak, biat eden, baş eğen ve itiraz etmeyen insan tipi paradigmasının bir sonucudur.” Uzun yıllar örgütte üst düzey yöneticilik yapan Şükrü Gülmüş ise konunun insani boyutuna şöyle dikkat çekiyor: “KCK konsey üyeleri, ‘kısır katırlar birliğidir.’ Duran Kalkan, Ali Haydar Kaytan, Mustafa Karasu, Rıza Altun ve bildiğim kadarıyla büyük çoğunluğu evlenmedi. Aile nedir, çocuk nasıl büyür, nasıl yetişir bilmezler.” İstanbul’da ışıklarda mendil satan çocuklara gösterilen duyarlılığın onda biri bile eline silah verilerek ölmeye ve öldürmeye gönderilen PKK’lı çocuklara gösterilmiyor. Birkaç aydın dışında ses yok. Kimse PKK’yı eleştirmiyor, dağa hazırlık kampına dönüşen kimi orta dereceli okullara dönüp bakmıyor. Özgür-Der’den Avukat Serdar Bülent Yılmaz bu çelişkiye şöyle dikkat çekiyor: “Aslında ‘çocuk’lar konusunda hem medyada hem de sivil toplumda maalesef ikiyüzlü bir tavır söz konusu. ‘Taş atan çocuklar’ olarak bilinen ve örgütün sokak eylemlerine katıldığı için ceza alan çocuklara gösterilen hassasiyet, maalesef silahlı çatışmalara sokulan çocuklar için gösterilmiyor.” Devletin üzerine ölü toprağı serpilmiş gibi. “Çocuğumuz kandırıldı ama devlet buna zemin hazırladı, Diyarbakır Cezaevi ve benzeri zulümler PKK’nın ekmeğine yağ sürdü.” ifadeleriyle 12 Eylül davasına müdahil olmak isteyen PKK’lı Sezer Aslan’ın ailesi haklıydı. Devlet kanın başlamasında ve bugün durmamasında en büyük vebalin sahibi. Acıdır ki ‘çocuk militan’lar yarasına dair bir hazırlık olduğunu bilmiyoruz; sorunun farkında olunduğundan da emin değiliz. Ne bir akademik çalışma, ne sosyal proje, ne de hukuki girişim var. Kaynak:Aksiyon Dergisi |
Yazarlar
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.07.2016
4.02.2016
1.02.2016
23.02.2016
5.02.2016
2.02.2016
29.01.2016
22.01.2016
15.01.2016
1.02.2016