Demiray ORAL
Barış hususundaki son vecizesi şöyle Kemal Kılıçdaroğlu’nun: “Hiçbir zaman bu ülkede yaşayan 76 milyon yurttaşın her birinin ben barış istemiyorum dediğini duymadım.”
Okudunuz, sonra bir kez daha okudunuz sanırım.
Hâlâ “Nasıl yani” efekti mi veriyorsunuz?
Haksızlık ediyorsunuz, CHP’nin ve liderinin barış sürecine karşı ruh hâlindeki karmaşayı gösteren nadide bir misal bu cümle.
Kılıçdaroğlu’nun tesbiti müthiş.
Neyi duymamış?
Ben barış istemiyorum dediğini...
Kimin dediğini duymamış?
Bu ülkede yaşayan 76 milyon yurttaşın her birinin...
Bunu ne zaman duymamış?
Hiçbir zaman...
Yani, bu ülkedeki 76 milyon yurttaşın her biri, hiçbir zaman Kemal Bey’in yanına gidip, kulağına “Ben barış istemiyorum” diye fısıldamamış.
Aman ne güzel, ne güzel...
Peki, bu şahane tesbiti yapan bir siyasi liderin cümlesine, tutarlılık açısından nasıl devam etmesi beklenir?
Kendi “özgünlüğü” içinde şöyle bir şey herhalde: “76 milyon yurttaşın her birinin hiçbir zaman ‘Ben barış istemiyorum’ dememesi, her birinin ‘Ben barış istiyorum’ dediği anlamına gelir. Gerçi hiçbir zaman her birinden bunu da duymadım bu ülkede, ama ‘Ben barış istemiyorum’ dememelerinden, daha doğrusu her birinden benim bunu hiçbir zaman duymamamdan böyle olduğu sonucuna varıyorum. Dolayısıyla biz CHP’liler olarak her birimiz barış sürecini hiçbir zaman destekliyoruz...”
Hayır, böyle tutarlı bir cümle kurmamış Kılıçdaroğlu, şöyle devam etmiş: “Soru şu: Barış ama nasıl? Amerika’nın çektiği Görevimiz Tehlike adlı bir film vardı. Filmde ‘Yakalanırsan ne sen bizi, ne de biz seni tanıyoruz’ denirdi. Neden? Çünkü hiçbir devlet kendini yasadışı bir organizasyonun içinde göstermez. Biz ne yaptık, masanın bir ucuna Abdullah Öcalan öbür ucuna Recep Tayyip Erdoğan oturdu. Böyle yaparsanız bir daha PKK’nın terör örgütü olduğunu söyleyemezsiniz, söyleseniz de kimseyi ikna edemezsiniz...”
Önce usûl açısından naçizane bir tavsiyem var.
Memleketin kısa pantolonlu, ergen, genç ve orta yaşlı nüfusunun Kuzey Avrupa polisiyesi tutkunu olupForbrydelsen muhabbeti çevirdiği bir devirde “Amerikalıların çektiği Görevimiz Tehlike adlı bir film vardı” diyen birisi, en iyi ihtimalle bayramda el öpmeye gidilen aile büyüğünün hatıratını dinlemek kadar cazip olur.
İçeriğe gelince...
“Yakalanırsan ne sen bizi, ne de biz seni tanıyoruz” öğüdünden çıkan netice odur ki, bu işlerin gizli kapaklı, esrarengiz bir Görevimiz Tehlike tadında yapılmasından yana Kılıçdaroğlu. (MİT mensupları Öcalan maskesi takıp Kandil’e giderek bütün militanları yurtdışına da çıkarsın mı?)
Yani CHP iktidarda olsa, büyük ihtimalle MİT Müsteşarı Hakan Fidan bir gün arabasına benzin almaya gitmişken girdiği tuvalette, 60’lık bir kaset ile zarf içinde birtakım fotoğraflar bulacak ve şu talimatı alacaktı: “Senin görevin Hakan, ülkede akan kanın durması için Öcalan ile müzakere yaparak, silahların susmasını sağlamak. Eğer bir savcıya filan ebelenirsen ne sen bizi tanıyorsun, ne de biz seni... Hadi göreyim seni koçum. Bu bant kendini 10 saniye içinde...foşşşş”
Oysa bir yandan sürekli olarak “Süreç şeffaf olmalı” diye feryat eden bizzat Kılıçdaroğlu.
Peki, CHP lideri neden bu işlerin “çaktırmadan” yapılmasını istiyor.
Çünkü nasıl olsa bu barış süreci patlayacak ya, işte ondan...
Ve bir kere masaya oturulan PKK’nın terör örgütü olduğu artık kimseye anlatılamayacak.
Valla CHP’de şu sürecin çökeceğine olan sarsılmaz inancın onda biri barışın geleceğine olsa her şey bambaşka olurdu.
Bu öyle bir inançsızlık ki, hafta içinde Cumhurbaşkanı Gül’ün “CHP sürece mutlaka dâhil edilmeli ”demesinin ertesinde, Bakan Beşir Atalay CHP’li Faruk Loğoğlu’nu aradığında siyaset kulisleri heyecan yaptı.
Herkes acaba AKP, CHP’nin sürece katılması için yeni bir teklif mi yapacak umuduyla beklemedeydi.
Heyecan yapmayan sadece Kemal Bey’di.
Atalay, Loğoğlu’na ulaşamamıştı, henüz ne diyeceği belli değildi.
Fakat Kılıçdaroğlu’nun bir gazetede şöyle bir demecini okudum: “Sayın Loğoğlu ufak bir rahatsızlık geçirdi böbreklerindeki taş nedeniyle. Belki özel arkadaşlıkları olabilir, onun için de aramış olabilir...”
Gördüğünüz üzere aslında fazla söze gerek yok.
Fakat ulusalcıların yönetim savaşını kazandığı bu yeni CHP, adamda müptela yaratıyor.
Bir kere bile yazsan hemen bünyede bağımlılık yaratıyor.
Haftaya cumartesiye kadar sıkı bir CHP detoksuna girip, yepyeni mevzularla karşınızda olmayı umut ediyorum.
Barışa emanet!
[email protected]
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.05.2015
23.09.2014
13.06.2014
2.04.2014
16.02.2014
13.01.2014
6.01.2014
29.12.2013
19.12.2013
11.11.2013