Nuray MERT
Cumhurbaşkanı, 20 Mart akşamı, bazı gençlerle buluştuğu bir TV programında, “Şehitlerimiz oluyor, ama nereden baksanız bir’e sekiz, bir’e on karşı taraf etkisiz hale geliyor” dedi. Dondum kaldım. Söz konusu olan insan canı, o halde, bir’e sekiz, sadece dokuz, bir’e on, on bir insan canı eder, o kadar. Tüm taraflar, tüm çatışmalar için bu böyle. Dünyaya böyle bakmazsak bu kör dövüşler böyle sürüp gidecek ve dahi böyle sürüp gidiyor. Kürt meselemizi bir terör sorunu olarak görmek, sonu gelmeyecek bir girdaba girmek demek diye çok kıvrandık, ama o girdabın önünde duramadık, sonuç ortada.
Diğer taraftan, “Tüm dünya aynı tehdit altında, terörün dini, milleti olmaz, hepsi aynı” kestirmeciliği de, sadece suç ortaklığı, o kadar. Tüm dünya da, aynı girdabın içinde debelendiği için, sorun bitmiyor, tam tersine büyüyor. Asıl meseleleri kurcalamak istemeyen herkes, aynı gerekçeye sığınıyor; ‘kör terör’ deyip geçiyor, ‘terörle mücadele’ deyip kırıp geçiriyor. İktidarın şimdilerde şahitliğine sarıldığı ‘Batı dünyası’ bu konuda iyi değil, ancak kötü model olabilir, bir düşünün bakın, 11 Eylül’den sonra, bir yandan terör eylemleri diğer yandan ‘terörle mücadele’ adına kaç kişi hayatını kaybetmiş, kaç kişinin hayatı sönmüş. Batılılar, bir’e sekiz, bir’e on hesabından uzak duruyor, onlar daha ‘medeni’, onların vatandaşlarının canı daha ‘değerli’. O nedenle, daha ‘etkin’ yollar buluyorlar, çoğu kez karaya inmeden Kaide’ci, IŞİD’ci öldüreceğiz diye tepeden bombalıyorlar, sayısız sivil ölüyor, bazen yanlışlıkla bir düğün hedef oluyor, bazen bir hastane, bazen bir pazar yeri, ne gam.
Gerekçe değil netice
Şimdilerde IŞİD, dehşet ve şiddeti o boyutlara ulaştırdı ki, en büyük başarısı, muktedirlerin ‘terörle mücadele’ adına kırıp geçirmesini meşrulaştırmak oldu. Oysa, yadırgatıcı gelebilir ama, IŞİD de bir gerekçe değil, bir netice, pek çok dip neden ile birlikte, son olarak Suriye’de rejim değiştirme projesinin bir ürünü. Şimdilerde bu işe birlikte başlayanlar, kâh birbirini suçluyor, kâh birbirinin başına gelene göstermelik ağlıyor, sonra da ‘dayanışma’ adına birlikte benzer maceralara girme zemini kuruyorlar. “Belçika; Avrupa bizi anlasın, biz Belçika’yı, Avrupa’yı daha iyi anlayalım” ki, elimiz rahat olsun, birbirimizin ayağına dolanmayalım, öyle mi?
Son olarak, Beyoğlu’nda kendini patlatan genç de, belki bir’e dört, beş, on hesabı yapıyordu. Biz onu, ölenler arasında saymıyoruz ama sonuçta beş kişi hayatını kaybetti. Sevgili Rakel’in ‘bir bebekten katil yaratan karanlık’ sedası hep kulağımızda, ne oldu, nasıl oldu da, çocuğumuz yaşında, yanı başımızda Gaziantepli bir genç, ‘Yahudi’yi, Hıristiyan’ı öldürme’nin yüce bir davaya hizmet olduğu vehmine kapıldı? Kötü tohum mu? Ya o tohumları ekenler,
o tohumların ekildiği iklimler? Asıl ortadan kaldırılması gereken o iklim değil mi?
Bu huzur bozucu soruları sormadan, cevap bulmadan hiçbirimiz huzur bulmayacağız, artık bunu kavrayalım. Her ölen insan ile insanlık ölüyor, bir’e karşı dört, beş, bir’e karşı on, on bir eder, bunu unutmayalım.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.03.2025
23.02.2025
16.02.2025
11.11.2024
14.06.2024
5.05.2024
6.11.2023
14.10.2023
2.10.2023
24.09.2023