Ali BAYRAMOĞLU
İngiltere'nin AB'ne “hayır” demesi, pek çok yeni soru ve tartışmayı, sallantı ve belirsizliği gündeme getirecek.
Batı dünyasında liberal demokrasinin politika ve kurumlarına yönelik bir güvensizlik eğilimi yaşanıyor. Bu dalga ABD'den İngiltere'ye, Avusturya'dan Macaristan'a uzanan geniş hatta, Türkiye'yi de kuşatan bir şekilde, muhafazakar çıkışlara ve “içe kapanma” dalgalarına yol açıyor. Ekonomik durgunluk ve terör saldırıları, göçmen akını, AB kurumlarının yaşadığı temsil krizi, Obama politikalarının görece etkisizliği gibi pek çok faktör bu dalgayı oluşturan nedenler arasında yer alıyor.
Türkiye'ye yansımalarıyla birlikte önümüzdeki günlerde yoğun olarak tartışılacağına şüphe yok.
Bunlar dışında kimi anlamlı gelişmeler de olmuyor değil.
Kolombiya'da hükümet ve Marksist FARC örgütü arasında tarihi bir ateşkes anlaşması imzalanması bu anlamlı gelişmelerden birisi.
Türkiye'nin Kürt sorunu olduğu gibi, etnik, dinsel, ekonomik nitelikli ağır, derin, tarihsel nitelikli çatışmalar, ürettikleri şiddetle, insanlık tarihinin karanlık yüzünü oluşturmaya devam ediyorlar. Ancak, kabul etmek gerekir ki, özellikle son yıllarda bu çatışmaların çözümü konusunda da yol alınıyor. Çatışma çözümleri geliştirilen teknikler, biriktirilen deneyimler hala sürmekte olan çatışmalar için umut ve model oluşturuyor.
İngiltere'nin Kuzey İrlanda krizini çözmesi, Güney Afrika'nın ayrılıkçı rejime son vermesi ve yeni anayasa hazırlaması, Korsika ve Bask'taki gelişmeler son 50 yıl içinde bu açıdan önemli örnekler oldular.
Kolombiya şiddet ve çatışma diyarı olarak, 60 yıldır, FARC gerillalarıyla devlet arasında süren çatışmalara tanık oluyor. Bunun yanında, çatışmayı bitirmek için 4 yıldır müzakereler sürdürülüyor.
Bir süre DPI'ın, çatışma çözümüyle ilgili bir inceleme gezisi için bir haftamı Kolombiya'da geçirmiş, bir dizi yazı yayınlamıştım.
Bir küçük alıntıyla, hatırlatayım:
“1948'den bu yana iç savaşlara 500.000'den fazla kurban veren, dünyanın gelir dağılımı en bozuk ülkelerinden birisi olan, ölümcül kutuplaşmaların diyarı Kolombiya, kendi öyküsüne oranla, bir mucize yaşıyor. Son çatışma 60 yıldır sürüyor ve acımasız: 200.000 ölü, 7 milyon kayıtlı mağdur, 5 milyon göçmen, on binlerle anılan kayıplar, insan kaçırmalar. Ülkenin 2000'lerde üçte birlik bölümünün gerillanın kontrolü altına girmesi, para-militer örgütler vahşeti, uyuşturucu ticaretinin çatışmanın ve gerillanın ana kaynağı haline gelmesi... Mevcut süreç barışı sağlamak için üçüncü deneme Kolombiya'da.”
Başarısız denemelerden sonra kah devletin kah gerillanın baskın olduğu ağır bir savaş dönemleri gelmiş.
Ama gelmiş.
Ziyaret ettiğim dönemde görüşmelerin kilit noktası silah bırakma ve ateşkes konusuydu. Bugün bu konuda varılan uzlaşmayla ve ateşkes anlaşmasıyla en önemli eşik atlanmış görünüyor. Kolombiya'da iş artık barış anlaşmasının imzalanmasına kalıyor. Daha sonra referandum aşaması gelecek.
Bir kenara not edelim, Kolombiya'da silah bırakma modelinin temel ayaklarını:
* FARC, barış anlaşmasının imzalanmasından sonraki 180 gün içinde silah bırakacak.
* Gerillalar için geçici geçiş bölgeleri ve kamplar kurulacak.
* Örgüt tüm silahlarını BM gözlemcileri teslim alacak.
* Darısı bize...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
18.05.2025
15.05.2025
10.05.2025
8.05.2025
4.05.2025