Serdar ESEN
7 Haziran Seçimleri sonrasında Erdoğan tarafından çözüm masasının devrilerek PKK’ye yönelik operasyonların ardından, PKK’nin de buna aynı dille cevap vermesi sonucunda otuz beş yıldır süren ve 2013 yılı başında ara verilen “kirli savaş” yeniden başladı.
20 Temmuz'da Suruç’ta patlayan bomba ve sonrasında çıkan çatışma ve saldırılarda, her kesimden iki yüz dolayında yurttaşımızı yitirdik.
Çatışmaların başlamasının ardından HDP başta olmak üzere demokrasi güçleri silahların susması, çözüm sürecinin yeniden işletilmesi için “Barış, hemen şimdi” sloganı ile çeşitli etkinlikler, kampanyalar başlattılar. Talep hem PKK’nin hem de devletin silah kullanmayı sonlandırması ve sorunun çözümü için masaya oturulması idi. Ne yazık ki bugüne kadar bu talebe olumlu bir yanıt alınamadı.
Toplumdaki genel kanı, çözüm sürecinin sona erdirilerek savaşın ve ölümlerin yeniden başlamasının baş sorumlusunun AKP iktidarı ve Erdoğan olduğu şeklinde. Bugün yayınlanan bir araştırma bulguları da bunu doğruluyor. Araştırmaya göre halk bugün yaşanan kaosun sorumlusunu yüzde 41 oranında Erdoğan ve yüzde 35 oranında da AKP olarak tanımlıyor.
Son günlerde toplumdaki bu algıyı değiştirmek, yaşananların tüm sorumluluğunu PKK ve HDP’ye yüklemek, böylece de HDP’yi baraj altına iterek AKP’nin tek başına iktidarı sağlaması ve Erdoğan için de başkanlık yolunun açılması çabaları yoğunluk kazandı. Bu amaca yönelik olarak geçtiğimiz hafta Ankara’da bazı kurumlar (adı sivil ama gerçekte yarı resmi kuruluşlar) “Teröre hayır, kardeşliğe evet” mitingi düzenlediler. Yaşanan olaylarda iktidarın, devletin rolü yok sayılarak sadece PKK’yi hedef alan, Türk bayraklarının öne çıktığı miting beklenen ilgiyi görmedi.
Pazar günü de aynı kapsamda bir başka miting İstanbul’da yapıldı. Bu kez miting “STK’ler” yaftası ardına gizlenmeden doğrudan iktidar tarafından düzenlendi. Başbakan Davutoğlu ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ile TBMM Başkanının konuşma yaptığı miting yine Türk bayraklarının öne çıktığı, PKK karşıtı sloganlar yanında HDP’ye yönelik ağır itham ve hakaretlerin yapıldığı bir içerikteydi. Devlet imkanları, bayrak ve şehitler kullanılarak muhalefet, özellikle de HDP hedef haline getirildi, bir bakıma seçim kampanyası başlatılmış oldu.
Bu mitingte dikkat çeken ifadelerden biri Erdoğan’’ın “Meclise 550 tane yerli ve milli milletvekili gönderin” talimatı idi. “Yerli ve milli” ifadesinin ne anlama geldiğini bilmiyorum ama, bu sözler ile Erdoğan’ın yine HDP’yi hedefine aldığı açıkça belli. Bu ifade ile de Kürtler, Ermeniler, Aleviler, Süryaniler gibi farklılıkları içinde barındıran HDP’nin Meclis dışı bırakılması, böylece AKP’nin tek başına iktidarı talep edilmekte.
2007 yılında kendilerini “laik” olarak tanımlayan bazı kesimler ellerinde Türk bayrakları ile “Cumhuriyet mitingleri” düzenlediğinde AKP bunu halkı bölmek, kutuplaştırmak ile suçlamıştı. 2013 yılında da MHP tarafından yine AKP’ye karşı “Bayrak mitingleri” düzenlendiğinde AKP tarafından yine aynı biçimde eleştirildi. Bugün AKP daha önce eleştirdiği şeyleri kendisi yapmakta, Türkiye halklarını çeşitli sıfatlarla ayrıştırmakta, bölmektedir.
Kendi iktidarı için diğer kimlik, inanç gruplarını ötekileştirmek, ayrımcılık yapmak ne kendilerine ne de ülkeye yarar sağlamaz. Bu anlayış farklılıkların ayrılması sonucunu doğurur. Bu ülkede farklı inançtan, kimlikten, cinsiyet ve cinsel yönelimden kesimlerin bir arada, eşit yurttaş olarak, barış içinde yaşaması “tek”çi politikalarla değil, HDP’nin öncülük ettiği “çoğulculuk” anlayışı ile sağlanabilir.
Seçilecek milletvekillerinde “yerli ve milli” olmak kıstası söz konusu olamaz. T.C. yurttaşı olan ve seçme, seçilme hakkına sahip herkes milletvekili olabilir. Yeter ki hırsız, namussuz, yalancı ve ayrımcı olmasın!
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.02.2018
17.09.2016
13.03.2016
21.12.2015
9.02.2015
26.11.2015
11.11.2015
27.10.2015
11.10.2015
23.09.2015