Yıldıray OĞUR

6 Şubat depreminin birinci yıldönümünde, depremin olduğu saat 04.17’de Hatay, Adıyaman, Maraş ve Malatya’da on binlerce insan sokaklara çıktı.
Anma için toplanan adreslerden biri de Malatya Mehmet Buyruk Caddesi üzerindeki bir boş arsaydı.
Etrafında apartmanlar olan boş arsaya dev harflerle “Adalet, 6 Şubat, Hakimbey, 04.17” yazılmıştı.
Bu hem bir adalet çağrısıydı hem de bu boş arsada bundan bir yıl önce ayakta olan apartmanın adıydı: Hakimbey Apartmanı
Hakimbey Apartmanı, etrafındaki diğer binalar ayakta kalmışken 6 Şubat saat 04.17’deki 7 saniye içinde yıkıldı.
79 insan gözlerini açamadan enkazın altında can verdiler.
Peki 79 insanın ailesinin adalet arayışında bir yılda ne oldu?
Önce bütün Türkiye’nin rakamlarına bakalım.
DW Türkçe’nin derlediği rakamlara göre son bir yılda 6 Şubat depremiyle ilgili 2 bin 622 kişi hakkında soruşturma başlatıldı.
259 kişi tutuklandı, 946 şüpheli hakkında adli kontrol kararı alındı.
190 iddianame hazırlandı, 154’ü kabul edildi. Davalar başladı. Bu davalarda 126’ü tutuklu olmak üzere 461 sanık yargılanıyor.
Mahkemeler tarafından henüz kabul edilmeyen 36 iddianamede de 8’i tutuklu, 55 şüpheli bulunuyor.
Peki bu şüpheliler ve tutuklular arasında herhangi bir kamu görevlisi var mı?

DW Türkçe’ye konuşan Adıyaman Baro Başkanı Bilal Doğan, Adıyaman’da şüpheli kamu görevlisi olmadığını söylüyor:
“Deprem soruşturmaları kapsamında savcılıklara gelen bilirkişi raporları var. Bu raporlarda kamu görevlilerine de kusur atfedildi. Ancak şu ana kadar kamu görevlilerine açılmış bir soruşturma da yok dava da yok. Onunla ilgili prosedür işliyor. Soruşturma izni alınması lazım. Ancak bildiğimiz kadarıyla verilmiş bir soruşturma izni yok.”
Kahramanmaraş’ta da durum aynı. Kahramanmaraş Baro Başkanı Muhammed Burak Gül neden böyle olduğunu da anlatmış:
“Bilirkişi raporlarında kamu görevlilerine tali kusur atfediliyor”
Hatay ve Malatya’da da soruşturmaların ucu kamu görevlililerine bir yılda ulaşmadı.
Malatya’da 167 soruşturma sonunda şu ana kadar 58 dava açıldı. Açılan davalarda 245 sanık yargılanıyor. Bilirkişi raporu beklenen 31 dosyanın da yakın zamanda tamamlanması bekleniyor.
Yargılanan şüpheliler müteahhitler, mimarlar, mühendisler, yapı denetimcilerinden oluşuyor.
Yargılanmaların temeli de binaların çökme sebebiyle ilgili üniversitelerden alınan bilirkişi raporları.
Ama o raporlarda büyük sorunlar var. Bazı raporlar şehre bile gelmeden masa üstünde hazırlanmış.
Bazılarında deprem yönetmelikleri karıştırılmış. Deprem için hazırlanan son yönetmenliğin üzerinde olan ivmesi hiç hesaba katılmamış.
Hem inşaat mühendisi hem de avukat olan Levent Mazılıgüney bu davalardaki bilirkişi sorununa dikkat diyor:
“1997 ve 2007 deprem yönetmeliklerine göre 1. Derece deprem bölgelerinde öngörülen tasarım depremi için azami yer ivmesi 0,4 g (yer çekimi ivmesinin 0,4 katı, yani yüzde 40’ı) büyüklüğündedir. 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinde elbette her yerde değil ama bazı alanlarda tasarım depremi büyüklükleri aşıldı. Örneğin Hatay merkezde ortalama ivme 1,0 g mertebelerinin üzerinde değerleri buldu. Kahramanmaraş’ta 2,1 g azami yer ivmesi ölçülen istasyonlar oldu. Vücudumuza yatay yük olarak ağırlığımızın yüzde 40’ı ölçüsünde peş peşe yumruk gelmesiyle yüzde 100’ü ölçüsünde peş peşe yumruk atılması aynı mıdır? 40 kg, 100 kg ya da 200 kg kuvvetinde yumruklar aynı etkiyi mi oluşturur?
1000 tonluk bir yapı düşünün. Yatayda gelen kuvvet için (detay hesaba girmeden) 0,4 g ile 1,0 g veya 2,0 g aynı etki midir? Binalar deprem yönetmeliğinin öngördüğü 0,4 g için tasarlanmışsa, mühendisin veya müteahhidin sorumluluğu nereye kadardır? 4 bin dosyaya bakan üniversitemizin raporlarının hiçbirinde depremin büyüklüğüyle ilgili bir değerlendirme yok.”
Yani devlet yine tuttuğunu yakaladı, vicdanları rahatlatmak için davalar açıldı, neden bu felaket başımıza geldi diye dürüst ve cesur bir kamu soruşturması açılmadı.
Binlerce davadan biri de Malatya’daki Hakimbey Apartmanı davası.
Malatya’da 6 Şubat depremlerinde yıkılması sonucunda 78 kişinin enkaz altında kalarak vefat ettiği Hakimbey Apartmanı davasında da dört kişi yargılanıyor: Mimar, iki inşaat mühendisi ve proje müellifi.
2000 yılında inşa edilen binanın müteahhiti yıllar önce ölmüş.
1975 yönetmenliğine göre yapılan Hakimbey Apartmanı’nın diğer yıkılan binalardan bir farkı var.
Aslında apartman bundan üç yıl önce bir uyarı vermişti.
24 Ocak 2020 tarihinde Elazığ Sivrice’de deprem meydana geldi.
Malatya da o depremde sarsıldı, 4 bin 947 binanın ağır hasarlı hale geldi.
Hakimbey Apartmanı’nın da zemin kattaki asansörünün etrafında, otoparktaki kolonlarında gözle görünen çatlaklar oluşmuştu.
Korkudan dört gün boyunca kimse apartmana giremedi.
İlk gelen yetkililer apartmanın ağır hasarlı olduğunu şifahen söylediler.
24 Ocak depreminden 2 gün sonra Hakimbey Apartmanı’nın sakinlerinden 32 yaşındaki Gülen Öner, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’ne bir dilekçe yazdı:

“İkamet ettiğimiz aşağıda açık adresini belirttiğimiz apartmanımızda ve dairemizde 24.01.2020 tarihinde meydana gelen depremde hasarlar ve çatlaklar oluşmuştur. Bu nedenle evimizde ikamet edemiyoruz. Hasar tespiti için yerinde testlerin yapılması için arz ederiz.”
Dilekçenin sonuna bir de not düşmüştü:
“Evde kalamıyoruz. Gelindiğinde yukarıdaki numaramdan iletişime geçilmesini rica ediyoruz”
Dilekçenin sonucunu beklerken Gülen Öner ve ablası Fatma Öner 2 ay boyunca evlerine girmediler.
Ama bir türlü dilekçeye cevap verilmedi.
124 gün sonra 30.05.2020 tarihinde Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü, apartmana “Hasarsız” raporu verdi.
Apartmanın kapıcısı Cumhuriyet Savcısına daha sonra verdiği ifadede, Sivrice depreminden sonra zemin kattaki bir dairedeki kolonlarda çatlaklar gördüğünü, giriş kattaki merdivenlerde fayansların düştüğünü söylemişti ama Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü “sıva çatlağı” deyip geçiştirmişti.
İkna olmayan kapıcı bedava oturduğu apartmandan başka bir yere taşınıp, kapıcılığa devam etmişti.
Bu öngörüsüyle ailesinin ve kendisinin canını kurtardı.
6 Şubat 04.17’de “hasarsız” Hakimbey Apartmanı’nın yıkılması 7 saniye sürdü.
79 kişi uykularında enkaz altında kaldı.
Enkaz altında kalanlar arasında “hasarsız” raporunun ardından çaresizce apartmana dönen Gülen Öner ve ablası da vardı.
Cesetleri enkazdan ancak 9 gün sonra çıkarılabildi.
Depremin ardından Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı, yıkılan diğer binalar gibi Hakimbey Apartmanı için de soruşturma açtı.
1997 yılında yapılan binanın inşaat mühendisi tutuklandı. Daha sonra 25 yıl önce bu binanın inşaatında görev almış mimar, mühendis ve yapı denetimcisi gözaltına alındı.
Halen bir kişinin tutuklu yargılandığı davada konu bir türlü 3 yıl önceki hasarsız raporuna gelemedi.
Hasarsız raporunu veren Malatya Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü uzmanı savcılığa tanık olarak ifade verdi.
“Gözlemsel bir tespitle” hasarsız raporu verdiklerini söyledi. İki gün sonraki dilekçeye rağmen incelemeyi de resen yaptıklarını iddia etti.

Peki, bu doğru olmayan ve sorumluluğunu itiraf eden ifadenin sonunda ne oldu?
“Hasarsız” raporunu veren şube müdürü terfi aldı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Şube Müdürlüğü’ne vekaleten atandı.
Malatya’yı ayağa kaldıracak bakanlığın ildeki bir numaralı koltuğuna oturdu.
Peki, mühendis ve mimarları yargılanırken bu binaya ruhsat veren belediye yetkilileri?
Savcı, depremden 11 gün sonra dönemin Malatya Belediyesi İmar Müdürlüğü çalışanı beş kişi hakkında soruşturma izni istedi.
Ama Battalgazi Kaymakamlığı bu izni ancak 8 ay sonra, Hakimbey Apartmanı skandalını KayısıHaber’in başındaki Mahir Temur yazınca verdi.
Dün Hakimbey Apartmanı’nın enkazı önündeki anmada, yıkılmaması için üç yıl mücadele ettiği binada ölen Gülen Öner’in kardeşi Sevgi Öner de konuştu:
“Biz yaşamıyoruz, 6 Şubat’ta onlarla beraber öldük. Ablam (Gülen Öner) her zaman adaletten yanaydı, herkesin hakkını arayarak gitti. 24 Ocak 2020 depremi sonrası Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’ne “Eve giremiyoruz, korkuyoruz. İncelemeye geldiğinizde bu numaradan bize ulaşın” diye bir dilekçe yazmıştı. Şimdi incelemeye gelip “O bina çok sağlam” diyenler, şimdi gelsin bir daha “O bina çok sağlam” desinler. Ağır hasar raporu verilen binayı az hasara çevirdiler, ablam Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’ne gidip “Tekrar inceleme yapmazsanız o binaya girmem” demiş. Üç kişi gelmiş, ellerinde çekiçle kolonlara vurup “Sağlam” diyorlar. O üç kişi gelsin. Üç kez incelemeye geliniyor; ağır hasar, az hasar ve hasarsız raporları veriliyor. Bu ekiple buraya gelsinler; yaşına girmemiş bebeklerin, annesiz babasız bizi dışarıda bıraktılar, bunun hakkını ödesinler. O zaman adalet yerini bulur”
Dün Adıyaman’daki anmalarda birden bire ortaya çıkan slogandaki gibi bu “sahipsiz memlekette” ölmemek için devlete karşı mücadele etmek de yetmeyebiliyor.
Ama şiirde dendiği gibi “Sussan olmuyor, susmasan olmaz” hakim bey!
Yazarlar
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrtadoğu’nun ‘Yeni Dönemi’ 9.12.2021 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.08.2025
2.08.2025
28.07.2025
26.07.2025
23.07.2025
19.07.2025
16.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
9.07.2025