Ergun BABAHAN
Dikkat ederseniz, televizyon programına çıkıp tartışmalara katılan AKP’li vekil sayısı çok az. Sadece Erdoğan’ın askerlerine veriliyor bu izin. AKP’nin görüşlerini savunmak havuz medyası temsilcilerine düşüyor. Onlar da parti üyelerinden daha ateşli yapıyorlar bu işi.
Erdoğan partiyi tamamen kontrol altına almış durumda, bırakın milletvekillerini bakanlar bile fikirlerini özgürce açıklayıp Erdoğan’la ters düşmeye korkuyorlar. Bunu yapmanın bedelinin önce koltuğu kaybetmek, sonra da Meclis dışı kalmak olduğunu biliyorlar çünkü.
Şimdi Yırca’da kömür madeni inşaatı için kesilen zeytin ağaçları meselesi var. Bu konuda Enerji Bakanı Taner Yıldız, ülkenin enerjiye ihtiyacı olduğunu söyleyerek firmaya sahip çıktı. Daha ateşli destek ise Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’tan geldi: ‘Dağ taş zeytin…
BAKAN İLK KEZ KONUŞTU
Aradan bunca zaman geçti, Çevre Bakanı İdris Güllüce bu konuda bir tavır alma ihtiyacı duydu. Güllüce, Hürriyet Gazetesi’ne yaptığı açıklamada, Danıştay kararının şirkete sızdırılmasına falan değinmedi, hükümetin sorumluluğunu görmezden geldi ve doğrudan yatırımcı firmayı suçladı. (Güllüce, Gezi Parkı inşaatına karşı çıkarken bile Erdoğan’ı referans verme ihtiyacı hissediyor çünkü şimşekleri üstüne çekmekten çekiniyor)
Zaten AKP’nin tavrı bu. Doğayı, insan hayatını hiçe sayan uygulamaları görmezden geliyorlar, bir sorun çıktığı zaman da firmaları suçlayan açıklamalar yapıp aradan sıyrılıyorlar.
Yine de Güllüce’nin açıklaması önemli çünkü parti içindeki rahatsızlığın bir göstergesi. Erdoğan’a bayılsalar da, varlıklarını ona borçlu olsalar da belli ki parti teşkilatında da, Meclis grubunda da yolsuzluklardan, hukuksuzluklardan bir rahatsızlık söz konusu. Başbakan Davutoğlu’nun Erdoğan’dan farklı kişiliği nedeniyle Afyon toplantısında rahatsızlıklarını dile getiren vekiller de var, Gezi Parkı inşaatı, zeytinlerin kesilmesine tepkisini gazete manşetinden duyurma ihtiyacı hisseden bakanlar da var.
Bu tablo, AKP’nin ana sınıfı gibi yönetildiğinin açık göstergesi. Politika üretilmesine en küçük bir katkısı olmayan, Meclis’teki varlığı parmak kaldırıp indirmeye sınırlandırılmış milletvekilleri, maden ruhsatı dönemin başbakanı tarafından elinden alındığı halde sesini çıkaramayan bakanlar…
Bu kadar sindirilmeye, susturulmaya kim, neden dayanır sorusunun cevabı 17-25 Aralık sürecinde yaşadıklarımızla ortaya çıktı.
Ganimet paylaşımına dayanan bir düzende yanlışları, çarpıklıkları savunmak bir çıkar birliğini gerektiriyor. Ancak, yanlışların boyutu gittikçe büyüyor ve vicdan sahibi insanlar arada bir çıkış yaparak kendilerini rahatlatmak istiyorlar. Yolsuzluklardan rahatsızlığın seslendirilmesi de bunun bir göstergesi.
Muhalefetin içinde bulunduğu durum nedeniyle, Türkiye’nin önündeki tek çıkış yolu da bu zaten: AKP içindeki vicdan sahibi insanların sesini yükseltmesi…
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.03.2022
7.03.2022
1.03.2022
21.02.2022
28.01.2022
11.01.2022
6.01.2022
3.01.2022
25.11.2021
18.11.2021