Gülay GÖKTÜRK
Yaşı ya üç ya dört.
Issız bir sahilde yapayalnız uzanmış yatıyor.
Kırmızı tişörtü hafif yukarı sıyrılmış, beyaz tatlı karnı ortaya çıkmış. Annesi kimbilir ne çok öpmüştür o karnı, bebeciği gıdıklanıp kıkırdasın diye... Botlarının ikisi de hala ayağında. Hayret, bağcıkları bile çözülmemiş.
Yüzüstü yatıyor. Dalganın kıyıya her vuruşunda ağzı, burnu, bütün yüzü suyun içinde kalıyor. Ama zaten o artık nefes almıyor ki.
İnsanlığın terkettiği bir çocuk Bodrum sahilinde yapayalnız uzanmış yatıyor.
O orada öylece yatarken, ekonominin global aktörleri Çin’den gelen dalganın dünya ekonomisinde yarattığı şoku, Mısır açıklarında bulunan yeni doğal gaz rezervlerinin enerji piyasaları üzerinde yaratacağı etkileri konuşuyorlar.
Onların globalleşmeden anladıkları sadece bu...
Oysa globalleşme, para ve mali hareketlerinin ötesinde; insanlığın hercümerci olarak anlaşılmalı, enternasyonalist bir bilinç olarak gelişmeliydi. Milli sınırların ayırdığı farklı milletlerin özgürlük ve demokrasi temelinde yeniden kucaklaşma çağı olarak algılanmalı, böyle yaşanmalıydı.
Sahilde uzanan o çocuğun annesi, bebeğini bombalarla paramparça olmaktan kurtarmak için kucaklayıp yola çıktığında bu bilince güvenmişti. Kıyılarına ulaşmayı kurtuluş sandığı o topraklarda insanlığın iflas ettiğini nereden bilebilirdi ki...
O sahile vuran ölü balıklar olsaydı, çocuk cesetlerinden daha çok ilgisini çekerdi Avrupalı çevrecilerin... Hemen o kıyıya üşüşür, hangi çevre felaketinin balıkların ölümüne yol açtığını incelemeye girişir, konferans üstüne konferans düzenlerlerdi.
Ama Bodrum sahillerine vuran çocuk cesetleri için, Akdeniz’in dibinde oluşan göçmen mezarlıkları için söyleyecek bir sözleri yok. Gözlerini yumuyor, kulaklarını tıkıyor ve sükut ediyorlar.
Çünkü yekpareliğe dayanan modernizmleri, global rüzgarın önüne katıp sınırlarına sürüklediği “öteki”leri varlığını hesaba katmamıştı. Eşitlik, kardeşlik, adalet mottosuyla kurdukları paradigma, yaşanan bu yeni olgu karşısında çöküyor. Akdeniz’de boğulan her göçmenle birlikte 200 yıldır kutsanan bu medeniyetin sanallığı biraz daha su yüzüne çıkıyor.
Korkuyorlar...
Sınırlarına dayanan kalabalıklarla kültürel bir melezleşme içine girmekten, “ari” Avrupa uygarlığının üstün vasıflarının bu melezleşmeyle birlikte “bulanıklaşıp” yokolmasından korkuyorlar.
Hani şehrin mutena semtlerinde, etrafı duvarlarla çevrili, kapısında güvenlik kulübesi olan siteler vardır ya, işte Avrupa’nın öyle bir site olmasını istiyorlar.
O sitede, kimsenin havuzlarına çiş yapmayacağından, arabasının küllüğünü yol kenarına boşaltmayacağından emin olmak istiyorlar.
Ama unuttukları birşey var: Bu siteler güvenlidir, temizdir, konforludur. Havuzları, tenis kortları, fitness center’ları ile hertürlü ihtiyacınızı karşılayabilir, dışına çıkma gereği bile hissetmezsiniz. En önemlisi de, orada kültür düzeyi, yaşam tarzı itibariyle size çok benzeyen ailelerle birlikte oturursunuz. Ama bir kusuru vardır: Bu siteler ruhsuzdur. Orada rahat edilir ama yaratılamaz. Dinlenilir ama üretilemez. Yaratıcılık, üretkenlik dinamizm ister; çeşitlilik ister; sürpriz ister. Kavga-dövüş, çelişki, dişe diş rekabet ister. Mutluluk kadar mutsuzluktan, huzur kadar huzursuzluktan beslenir. Kriz dediğimiz şey çoğu kez, daha üst düzeyde bir istikrarın ebesidir.
Kendilerini böyle bir site yaşamına mahkum edenler çelişkiden, rekabetten, krizden uzak durabilirler belki ama bir süre sonra, çok sevdikleri o huzurun bir huzurevi huzuruna dönüştüğünü farkederler.
Bugün o sitenin duvarlarına dayanan göçmenlerin Avrupalı’ya teklif ettikleri şey, o siteden çıkıp downtown’da birlikte yaşamaktır. Şehir merkezinin gürültüsünü de, kirini-pasını da, ama dinamizmini, renkliliğini ve üretkenliğini de paylaşmaktır. Avrupalı’yı o sitenin kısırlaştırıcı homojenliğinden downtown’ın kozmopolitizmine davet etmektir.
Göçmenlerin Avrupalı’ya yaptığı teklif, onu nezih sitesinde, ayağına fındık kadar bir taşın bile takılmadığı cetvelle çizilmiş yollarda yaptığı ve sonunda hep aynı noktaya dönüp geldiği o sabah koşuları yerine; yokuşu ve inişiyle, tehlikeli virajlarıyla gerçek yollarda ucu bilinmeyen sokaklara çıkan gerçek bir yürüyüşe çağrıdır.
Ama Avrupalı sağlamcı...
Korkuyor, risk almak istemiyor; göçmenlerin çağrısına kulak vermek yerine, kendisi için yarattığı huzurevinde atalarının mirasını yiyerek hayatını sürdürmeye devam etmek istiyor.
Vicdan azabından kurtulmak için bulabildiği tek yol da, Bodrum sahillerinde ölü balıklar gibi karaya vuran çocuk cesetlerini görmezden gelmek...
Yazarlar
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları




























































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.01.2016
8.02.2016
3.02.2016
31.12.2015
29.12.2015
27.12.2015
25.12.2015
22.12.2015
21.12.2015
18.12.2015