Namık ÇINAR
Bölünme mölünme... Lafügüzaf bunlar.
Alıp başını gidecek de ne yapacak? Erbil’e mi bağlanacak, Bağdat’a mı?
Sen olsan böyle mi yapardın da, bekliyorsun ondan bu aptallığı?
Ama senin amacın, delişmen korkular salıp borazanını öttürmeyi sürdürmektir ki, durum da zaten budur.
Şu açıkça ortadadır:
Bütün mesele, tüm siyasi yetkilerin tarih boyunca merkezin tekelinde toplanarak, en basit kararların bile bürokratik oligarşik bir sınıf tarafından alındığının asıl çile olduğunu artık kavramış olmaktır.
Şimdi önemli olan, bundan kurtulmanın ve biz halkın yerel organlarla bezenerek ve örgütlenerek, bütün o karar alma süreçlerine bundan böyle doğrudan doğruya ve ağırlıklı olarak asıl kendimizin katılacağı hakiki bir demokrasiyi kurup kuramayacak olduğumuzdur.
Şimdilerde gül yüzünü bir kez daha göstermiş bulunan bu şansı kullanabilecek miyiz; yoksa seçerek yetkilendirdiklerimiz, gargaraya getirerek bizi tekrardan buraların kadim hastalığı o meret devletçiliğin labirentlerine mi mahkûm edeceklerdir?
Burada turnusol kâğıdı “devlet” kavramıdır. Kim ki, “devlet... devlet” diye ishakkuşu gibi ötmeye meyyâldir, işte o bizim için bir daha kendisine mühür verilmeyecek adam demektir.
Sadece Kürt sorununun değil, bütün sorunların çözümündeki kritik eşik budur.
Gerisi palavradır.
Değişim
Bakar mısınız şu çelişkiye!
“Değişim”in sazını elinden, sözünü de dilinden bir an olsun düşürmeyen sözüm ona sol CHP, bir taraftan 1920’lerde kalmakta direnirken; diğer taraftaki sağ ise, aynı süreçlerin her konjonktüründe bir başka yorumla, yani toplumsal hayatın değişen her siyasal safhasında Demokrat Parti, Adalet Partisi, Anavatan Partisi, Refah ve AK Parti gibi yeni kimlikler ve tarifler edinerek, siyasal yolculuğunu yaparken içinden geçtiği iklimlere uyum gösteriyor.
Hadi deyin bakalım, bunlardan hangisi değişimci şimdi, söyler misiniz?
Gülriz Sururi
Geçenlerde televizyonda izledim onu. Gene ne denli güzel, özenli ve teatraldi, onca yaşına rağmen.
Ama o denli de Kemalist, ulusalcı ve gericiydi de, aynı zamanda.
Ne üzüldüm, bilemezsiniz.
Bu kez imbikten geçmiş bir piyes değil, kendi bireysel ezberlerini döktürdüğü kötü bir melodramdı, sergilediği.
Oysa Keşanlı Ali’deki Zilha rolüyle ne çok destanlaşmıştı, bir vakitler. Oynadığı o kimliği duyumsadığını, o insanların dünyalarını algıladığını sanırdınız ki, yanılmışız. Meğer her şey ezbermiş sadece. Meğer hiçbir şeyi anlayamamışmış.
“Sinekli dağ burası
şehre tepeden bakar
ama şehir uzakta
masallardaki kadar.”
Sinekli’lerin masalı ters yüz edip, iktidar olmalarının adıdır, şimdi beğenmeyip burun kıvırdığı o AK Parti hâlbuki.
Onca sorunlara ve her türlü eleştiriyi hak etmelerine rağmen, bu gerçek değişmez.
“Gurtarın bizi bu mezbeleden, gurtarın!” diye boşu boşuna haykırarak zaman yitirmiş bu yoksul insanların, nihayet kendi sınıfsallıklarıyla bilinçlenip kendi üslup ve yol-yordamlarıyla ayaklandıkları bir siyasal değişim sürecidir, bu yaşanan.
Evet, burjuva ölçütlerine nispetle kaba saba ve hoyrattırlar. Kaşları kalın, dişleri de şimdilik sarıdır.
Dindardırlar. Kadınları başlarını örter, erkekleri takke takar.
Ama şu saygıdeğerliğe bak ki, generallerin “Harekât Plânları”yla biçimlenmeye metelik dahi vermemişlerdir. Bu onları demokrasiye götürecek tek onurlu yoldur. Demokrasi ise dişi de temizler, ruhu da temizler. İnsanı insan yapar.
Gülriz Sururi bu sosyopolitik analizi yapamayanlar sınıfından olup, o yüzden de tıpkı onlar gibi gericidir.
Sızıntı
Bir meselenin üstünde gereğinden fazla durulunca, “Kedi kıçını yara sanmış, yalaya yalaya yara yapmış” derdi, Babaannem.
Şu “tutanak sızdırma vak’ası” bir türlü dinmek bilmiyor çünkü.
Gazeteciliği gazetecilerin harcamaya kalkmaları da, hiç yakışık alır bir tutum değil üstelik.
Hem “dördüncü kuvvetiz” diyeceksiniz, hem de kendinizi, payandası olmakta bir beis görmediğiniz yürütmeden bağımsız tutmayacaksınız.
Başbakan sizi gözlüyor ama sadece o değil ki, pek bir korktuğunuzu söylediğiniz Allah da gözlüyor.
Kılıçdaroğlu
Kılıçdaroğlu’nun en sık yinelediği bir argüman da, “darbelerden en çok CHP’nin zarar görmüş olduğu”dur.
O zaman darbecilere ne diye kol-kanat geriyorsun ki?
Eğer darbeciler en çok sana zarar verdilerse, yakalarına en fazla senin yapışman gerekmez mi?
Ya da şöyle sorayım:
Yahu arkadaş! Sen bizi neden bu kadar çok aptal yerine koyuyorsun?
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.05.2022
24.03.2022
6.02.2016
30.05.2016
24.05.2016
13.05.2016
10.05.2016
8.02.2016
3.02.2016
29.04.2016