Ahmet TAŞGETİREN
“Oldukça karışık bir resim çıkıyor. O gecenin tam belli bir resmi yok.” diyor önce ama hemen peşinden “Fakat bence kesinlikle Gülen hareketi önemli bir rol oynadı. Onların yanında belki Fethullahçı olmayan elemanlar da vardı, olabilir. Fakat kesinlikle Gülen hareketi rol oynuyor.”
Bu sözler İngiltere'nin Ankara Büyükelçisi Richard Moore'a ait. CNN Türk'te Hakan Çelik'in sorularını cevaplandırırken söylüyor.
Büyükelçi, Gülen hareketinin “terör örgütü” sayılıp sayılmaması noktasında çok net değil, “belli bir süreç var böyle adlandırmak” için diyor, ayrıca olayın “Pensilvanya'daki Fethullah Gülen ile bağlantısını biliyor muyum? Bilmiyorum” diye cevap veriyor.
Alman istihbaratının Darbe girişimi – Gülen ilişkisi konusunda daha ikircikli açıklamalar yaptığını biliyoruz.
Bu yazıyı, “Darbe girişiminin arkasında FETÖ var mı yok mu?” konusunu netleştirmek, ayrıca bu konuda Batı'da sergilenen tavırları analiz etmek için yazmıyorum.
İltisakları, iç – dış bağlantıları, bizzat idare ettikleri ya da oyuna geldikleri vs... bunlar tek tek araştırılabilir, ama bence 15 Temmuz'da o Yapı'nın elemanları kesin olarak yer aldı.
Tayyip Erdoğan'ı yok etmek istedikleri, bunun için geceler boyu “Kahhariye” okudukları, medya dilinin zehire bulandığı, devlet içindeki unsurların paralel devlet çarpıklığı sergiledikleri, Yapı'nın bütün alt kademelerine keskin bir Erdoğan düşmanlığı zerkedildiği biliniyor.
Bizzat ben yazdım: “Amerika ile, Avrupa ile birlikte olup, Tayyip Erdoğan'ı, bir Müslüman dileri dövmek istiyorsunuz, onu gözünüze kestirdiniz” diye.
N'oldu? Sonunda darbe girişimi gibi, 250 insanın katledilmesi, binlerce insanın yaralanması gibi, yani milletle savaşmak, özellikle dindarn toplum kesimleriyle vuruşmak gibi bir noktaya gelindi.
Olay, dini zeminde oluşan bir yapının fesadı gibi bir durum ortaya çıkarıyor.
Bu yönüyle geçmişteki Hizbullah çılgınlığına, Aczimendi çarpılmasına benziyor.
Hani içerde – dışarda bir düşman odak, Müslümanlara karşı kumpas kurmak üzere bir oyun planlasa, Hizbullah'ın “mezar evler”i, domuz bağı işkenceleri, bir Müslüman kadını kaçırıp işkenveye tabi tutup öldürmeleri, bir Müslüman ilim adamını domuz bağı ile öldürmeleri gibi işlerle....
Ya da Aczmendiler'in yerden pıtırak gibi bitip sokaklarda meydan okuyan tavırlarla yürümeleri gibi işlerle....
İslam'ı – Müslümanları yanyana getirme gibi bir cinayete imza atamazdı.
Hizbullah hnareketi içinde samimiyetle yer alanlar bugün o kabus gibi hafızayı unutturmaya çalışıyorlar.
Aczmendiler gibi bir tavcırla bugün islami bir çalışma yapılabilir mi, hiç sanmıyorum.
Gülen hareketi içinde bir hizmet ve iyilik hareketi diye bulunanlar, olayın nereden nereye geldiğine bakabiliyorlar mı bilmem.
Darbe girişimi ve 250 şehit. İnsanların bayrağı, salayı, ezanı, tekbiri yüreğine alıp, FETÖ'ye öfkesini bildirdiği bir gündem. Bayrak, sala, ezan, dua, tekbir.... dini zeminde oluşmuş bir yapı adına bütün bunlarla karşı karşıya gelmek nasıl bir şey?
Soru çalmak... Aman Allah'ım!
İnsanlar için suç dosyası üretmek. Aman Allah'ım!
Gavur kalesinde Müslümanları vurmak için silah konuşlandırmak. Aman Allah'ım!
Kendi memleketini Mekke, Amerika'yı Necaşi ülkesi gibi sunmak. Aman Allah'ım!
Olay, Tayyip Erdoğan'la kavga gibi sınırlandırılarak işin içinden çıkılabileceği sanılıyorsa heyhat!
Hizbullah gibi oldunuz, Aczmendiler gibi oldunuz. Belki hatta daha kötü. Kötü, şu anlamda, Hizbullah, Aczmendi, bunlar küçük yapılardı kolayca bloke edildiler.
“FETÖ” damgası, içinde öylesine akıl almaz cinayetleri barındırıyor ki, bu kir nasıl temizlenir, bilene aşk olsun!
Bu bagaj, dini zeminde oluşmuş bir yapıya taşıttırıldı. Samimi hislerle yola çıkmış insanlara taşıttırıldı. Onun için soruluyor, “Bu, başından beri mi bir kumpastı Müslümanlara?” diye. Yüzbinlerce masum insanın emeği heba oldu, artı İslam adına cürüm işlendi.
İdrak çağrısı yapıyorum onun için. Taşımamak lazım bu bagajı. Bu, bir müslüman yüreğin taşıyacağı yük değil çünkü. Nihayetinde İslam'a bedel ödetiliyor çünkü.
İZİN: İki hafta süreyle izin istiyorum. Yeniden buluşmak dileğiyle Allah'a emanet olunuz.
Yazarlar
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
9.07.2025
29.06.2025
10.06.2025
5.06.2025
22.05.2025
18.05.2025
13.05.2025