Mümtazer TÜRKÖNE
Ekrem Dumanlı'nın Çağlayan Adliyesi'nin duvarlarına sinen “Yezid'lere boyun eğmeyeceğiz” haykırışı içinden geçtiğimiz darboğazı resmeden, tarihe düşülmüş en kalıcı söz olarak kalacak.
Bir tarafta hukuksuzluk-adaletsizlik-kirlilik çamur gibi her yere sıçrarken, öbür tarafta mazlûmların ahı gökkubbeyi sessizce sarsarken asıl zor olan zulmü sürdürme gayretidir. Ya mücrim olarak eline kelepçe takılacak ya da iktidar koltuğuna yapışıp ülkeyi fitneye-fesada boğacak. Boyun eğmeyenler dimdik durdukça haramî bir gücün hükümran olma çabası nafile.
Ülkenin çivisi çıkmış durumda. İktidar bloku, Cumhurbaşkanı'ndan Hükümet üyelerine, Havuz Medyası patronlarından valisine-savcısına kadar devlet gücünü sadece iktidara tutunmak için kullanıyor. Toplumu asgari müştereklerde bir arada tutmak yerine, neye mal olursa olsun iktidarda kalmak için çılgınca sağa-sola saldıran, elindeki her şeyi sömüren bir yamyam aklı ülkeye egemen oluyor. Demokrasi sadece sandık onlara onay verdiği sürece var, hukuk ayak bağından ibaret. İçerde ve dışarda ülke sorunları onları iktidarda tutma potansiyeline göre ilgiye mazhar oluyor. Putin'e kurtarıcı gibi sarılanların sonra hayal kırıklığına uğrayanların tek derdi uluslararası fırsatlardan içerde kullanacakları bir koltuk değneği çıkartmaktı. Kameralar karşısında ağızlardan dökülen cümlelere, Havuz Medyası'nın içeriğine, devlet adına verilen kararlara bakarak kolayca hüküm verebilirsiniz: Hükümran akıl, sahibinin bile taşıyamayacağı ölçüde zıvanadan çıkmış durumda. Bu kadar tahripkâr bir yönetimin sürdürülmesi kabiliyeti artık kalmadı. Tek çare o kontrolsüz gücü ellerinden almak, etme-bulma dünyasında başlarına gelecekler için üzülerek-acıyarak kaybedeceğimiz zaman yok. Dağılanları, yıkılanları nasıl tekrar bir araya getireceğiz? Vatandaşın birbirine ve ortak kurumlarına güven duymasını, sorunların üzerinden gelmek için yeniden dayanışma ve işbirliğine girmesini nasıl temin edeceğiz? Birlikte bu ülkeye ve geleceğine nasıl sahip çıkacağız? Kısaca boğazına kadar pisliğe bulaşmış bir iktidarın üzerimize savurduğu kirden-pastan silkinip nasıl kurtulacağız ve nihayetinde kaybettiklerimizi tekrar nasıl bulacağız?
Dün gazetemizin “Okur Buluşması”nda idik. Nöbet değişikliği ile Ekrem Dumanlı'dan bayrağı devralan Abdülhamit Bilici “bütün kesimlerle kucaklaşmak” için yeni bir hamleye girişiyor. Bu kadar dağınıklığı toparlamak lâzım. Zaman Gazetesi, o kadar olan-bitenden sonra derlenip-toparlanmak için ideal bir adres; çünkü tahrip edilen ortak değerlerin korumasını ısrarla ve kararlılıkla üstleniyor. Türkiye'nin ortak referanslarını hatırlamalı ve üzerine yeni bir uzlaşma ve gelecek inşa etmeliyiz. AK Parti'yi bir zamanlar askerî vesayet düzenine karşı yükselten sonra uzaklaştığı değerleri hatırlayalım. Hangi sınıfa, siyasî inanca ve etnik-mezhebî kökene sahip olursa olsun insanların üzerinde uzlaşacağı prensipler bunlar. AB'nin Türkiye İlerleme Raporu'nda yer alan üç temel eleştiri, aslında eksikliğini hissettiğimiz bu referansları gösteriyor: Yolsuzlukların soruşturulması, yargı bağımsızlığının yeniden tesis edilmesi ve ifade hürriyeti başta olmak üzere demokratik-hukuk devletinin vazgeçilmezleri bunlar. İktidarlar kuruluyor, değişiyor ama demek ki bu referanslara olan ihtiyacımız değişmiyor. “Hortumlarını keseceğiz”, “Üstünlerin hukuku değil, hukukun üstünlüğü” sloganları, bugün geçmişte bu değerleri savunarak halkın temsilini üstlenenlere karşı öne çıkıyorsa, o zaman temel problemimiz iktidarın denetlenmesi sorunu olacak. Her kim olursa olsun, kişilere değil bu prensiplere ve iktidar sahiplerinin denetlenmesine yani kendimize güveneceğiz.
Zaman Gazetesi, geçmişte genel bir uzlaşma ve paylaşım ortamı oluşturarak bu değerlerin taşınmasını ve ileri götürülmesini üstlendi. Farklı olana eşsiz bir hoşgörü göstererek ve örnek oluşturarak bu ilerlemeye eşsiz katkılarda bulundu. Bugün yozlaşan ve kirlenen ve üstelik ar damarı çatlamış vaziyette dikta rejimi inşa etmek için akla zarar hukuksuzluklara müracaat eden iktidar karşısında yine aynı prensipleri savunacağız.
Kaptan gemiyi, hatalarını örtmek için fırtınalı denizlere sürüyor ve batarken etrafındakilerin sırtına basarak hükmünü sürdürmeye çalışıyor. En dibe vurduk, yavaşça yükselmeli ve toparlanmaya başlamalıyız; herkese seslenerek, herkesi uzlaşmaya davet ederek, kırmadan, dökmeden, incitmeden ortak hukukumuza sahip çıkarak.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.06.2025
17.06.2025
1.06.2025
27.05.2025
23.05.2025
13.05.2025
12.05.2025
6.05.2025
5.05.2025
5.05.2025