Fehim TAŞTEKİN
Amerikan silahlarıyla Yemen’i yerle bir ettiği halde Husi milisleri ve devrik Başkan Ali Abdullah Salih’e bağlı ordu güçleri karşısında başarısızlığa uğrayan Suudi Arabistan ve ortaklarının Irak ve Suriye’de sahaya ordu indirmesi fevkalade fantastik bir vizyon.
Bir tehdit olmadan ‘krişa’ olmaz. Krişa hizmetini kabul ettirmek için önce tehdidi var edeceksin! Krişa, Rusya’da mafyaların firma ya da şahıslara verdiği ‘dayatmalı koruma’ hizmetinin adı. ‘Çatı’ anlamına geliyor. Nereden çıktı bu krişa?
‘Jöleli’ başkan Donald Trump’ın Suudi Arabistan’la yaptığı 380 milyar dolarlık anlaşma ile ilan edilen İslam ordusunu koyabileceğim kefeyi ararken Moskova’da Çeçenlerin başını çektiği krişa aklıma geldi.
Suudiler epey zamandır Amerikalılardan İran’a karşı diş gıcırtısı istiyordu. Bu tehdit algısını satın alan ‘tüccar’ Trump, Suudi Arabistan’la 110 milyar dolar, Birleşik Arap Emirlikleri’yle de 2 milyar dolarlık silah anlaşmasına imza attı. İşte size Amerikan krişası. “Ben sizi korumazsam İran sizi yutar!” Küresel mafya ile Rus krişası arasındaki fark, krişa bedel alır bedel öder, küresel mafya ise sadece ödetir!
***
Suriye ve Yemen’de müttefiklerinden istediği askeri desteği bulamayıp büyük bir hezimet yaşayan Suudi Arabistan bir süredir çıkış yolu olarak yeniden İslam NATO’sunu kurma peşindeydi. Bu çerçevede Suudi Arabistan 15 Aralık 2015’te, Teröre Karşı İslami Koalisyon ilan etmiş ama bu güç kadük kalmıştı.
Esasen Amerikan yönetimi, Suudilerin kendi bölgesel liderliklerini perçinlemek için yıllarca düşünü kurdukları İslam NATO’su fikrine karşıydı. Ola ki kontrolden çıkar ve Amerikan çıkarlarına zeval gelir diye.
Bununla birlikte İran’a karşı İsrail ve ABD’nin arka planda orkestra şefliği yaptığı, İsrail’le istihbarat paylaşımına gidildiği bir Arap askeri koalisyonu fikri tartışılıyordu. Bu konuda Mısır, Ürdün, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile temaslar sürüyordu. Bu konsept, İsrail ve ABD’nin olası bir çatışmaya doğrudan katılmayacağı, Sünni’nin Şii’yle düşmanlığı üzerine kurgulanmıştı. İran’la anlaşma yoluna giden Obama yönetimi bu türden cin fikirli işlere mesafeliydi. Ancak Trump’ın İran’ı baskılama stratejisi bir şeyleri değiştirdi ve Suud’un umutlarını yeniden yeşertti. Trump, Suriye ve Irak’ta işe yarayabileceği beklentisi içinde bu oluşumu silah anlaşmasıyla pışpışlamaya başladı.
Suudi Arabistan, 20-22 Mayıs’ta Trump’ı Riyad’da ağırlarken İslami Askeri Koalisyonu adıyla yeni bir ordu ilan etti. Sözde bu ilan, Arap-İslami-Amerikan Zirvesi’nin sonuç bildirisine (Riyad Deklarasyonu) imza atan 55 ülke adına yapıldı. Amaç terörle mücadele ancak Suudiler ve Amerikalıların aklındaki düşman İran. Zirvenin başından sonuna kadar İran’ın ne denli şeytan bir güç olduğu tezi işlendi. Trump 55 ülkenin temsilcilerine “İran rejimi barış ortağı olmak isteyene dek tüm vicdan sahibi ülkeler onu tecrit etmek için çalışmalı” diye seslendi.
Arap-İslami-Amerikan Zirvesi’ne paralel olarak gerçekleşen Suudi Arabistan-ABD Zirvesi’nin ortak bildirisinde de “İran’ın bölge ülkelerindeki şeytani etkisini kırmak için güçlü birleşik bir güvenlik yapısının kurulması” ve “2015’te İran’la yapılan nükleer anlaşmanın bazı koşullarının gözden geçirilmesi” gerektiği vurgulandı.
Trump’ın Riyad ziyareti öncesinde İslam NATO’su tartışması iyice ısıtılmıştı. Yemen savaşının sorumlusu İkinci Veliaht Prens ile Savunma Bakanı Muhammed bin Selman ve bölgesel konularda Suud’la ‘rekabet içinde ortaklık’ güden Birleşik Arap Emirlikleri’nin Veliaht Prensi Muhammed bin Zayed el Nahyan ayrı ayrı Beyaz Saray’da ağırlanmıştı. İkisiyle de İran tehdidi konuşulmuştu. Damat kontenjanından Beyaz Saray’a danışman olarak giren Jared Kushner de perde arkasında yeni ortaklık konsepti için mekik diplomasisi yürütmüştü.
***
Riyad Deklarasyonu’nda İslami Askeri Koalisyonu için hedef, “gerektiğinde Irak ve Suriye’de konuşlandırmak üzere 34 bin asker toplamak” olarak belirlendi.
Amerikan silahlarıyla Yemen’i yerle bir ettiği halde Husi milisleri ve devrik Başkan Ali Abdullah Salih’e bağlı ordu güçleri karşısında başarısızlığa uğrayan Suudi Arabistan ve ortaklarının Irak ve Suriye’de sahaya ordu indirmesi fevkalade fantastik bir vizyon.
Suudi Arabistan’ın 2015’te ilan ettiği Teröre Karşı İslami Koalisyon’un kapasitesini dünya alem gördü. İslami Askeri Koalisyonu, eski koalisyonun Trump’tan destek görmüş halidir. Kâğıttan kaplanın eline silah tutuşturulduğunda gerçekten bir ordu ortaya çıkabilir mi ya da bu ordu operasyonel bir çerçeve kazanabilir mi?
Çok şüpheli. Görünürde Suud’un askeri cemaati kalabalık; koalisyona 41 ülke destek veriyor. Ama çoğunun desteği göstermelik. Bir kere koalisyona destek verenlerin bakışı, körün fil tarifini andırıyor. Burada asıl hedefin İran olarak tanımlanmasına karşı çıkan çok. IŞİD’in odakta olduğu bir terörle mücadele konseptine itiraz eden yok ama hangi bölgede kime karşı savaşılacağına dair herkesin teröristi ve önceliği farklı. Mesela Arap ve İslam dünyasında ordu denilince ilk akla gelen Mısır’ın önceliği Libya ve Tunus’un istikrara kavuşturulması. Darbe sonrası Riyad’ın finansal desteğine rağmen Aldulfettah el Sisi, Yemen ya da başka bir yerde Suud’un askeri olmak niyetinde değil. Mısır yönetimi Suriye’ye karışmak istemediği gibi İran’la da ilişkileri tamirden yana.
Eski Pakistan Genelkurmay Başkanı General Rahil Şerif’in liderlik ettiği mevcut koalisyon, Suud karşısında boynu kıldan ince olan Pakistan’ın dahi tam desteğini alabilmiş değil. Nüfusunun yüzde 20’si Şii olan Pakistan, ‘Şii eksenine karşı Sünni kalkan’ diye algılanan böyle bir oluşumunun ülke içindeki mezhepçi çatışmayı körüklemesinden korkuyor. O yüzden mümkünse İran’ın da koalisyona girmesini istiyor. Bu da Suudi-Amerikan niyetine ters.
Nükleer güç Pakistan’ı parlamento vetosu yüzünden mayın eşeğine dönüştüremeyen Suudiler bir ara NATO’nun ikinci büyük ordusuna sahip Türkiye böyle bir misyonu üstlenir diye heveslendi. Erdoğan’ın ‘milliyetçi Pers yayılmacılığı’ suçlamasıyla ikide bir İran’a çakması Türkiye’nin Sünni koalisyonda boşluğu dolduracağına dair beklentileri artırdı.
Suudiler geçmişte sekiz yıl İran’a karşı savaştırdıkları Irak’taki Baas ordusunun yerini dolduracak yeni bir gücü bulamayacaklarının farkında. O yüzden de Trump’ın İran’ı durdurma politikasını kendi planları için yeni bir katalizöre dönüştürmeye çalışıyorlar.
Bu gücün yaratacağı etkinin boyutunu İran’ın verdiği tepkide de görmek mümkün. İran’la dolaylı dolaysız, örtülü açık her türlü cepheleşme 39 yıldır sürüyor. Şimdi de yeni Suudi-Amerikan koalisyonundan tırsmış gibi durmuyorlar. İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif taşı gediğine koyan bir açıklamayla karşılık verdi:
“Trump’a (ev sahibi Suudilerle) bölgeyi ateşe veren terörist ve tekfircilerin önlenmesi ve 11 Eylül gibi saldırıların tekrarlanmasının yollarını tartışmasını tavsiye ederiz.”
Malum 11 Eylül’de İkiz Kuleler ve Pentagon’a dalan 19 hava korsanından 15’i Suudi vatandaşıydı.
İkinci kez cumhurbaşkanı seçilen Hasan Ruhani de Riyad zirvesini “Siyasi değeri olmayan ve sonuç doğurmayacak bir merasim” olarak niteleyip hem Körfez ağalarına hem de Trump’a seslendi:
“Paranızı süper güce vererek terör sorununu çözemezsiniz. İran olmadan bölgesel istikrarın tesis edilebileceğini kim söyleyebilir? Amerikalılar bölgeyi bilmiyor ve akıl verenler onları yanlış yönlendiriyor.”
***
İsrail’in bu tür bir Sünni ordudan beklentisi çok. Trump’ın ise birden fazla hesabı var: Silah üreticilerini memnun etmek, bir dış politika hüneriyle Kongre’deki baskılardan kurtulmak, Neo-Con’ları arkasında tutmak, İsrail’in Arap dostlarının sayısını artırmak ve ABD’nin küresel liderliğini güçlendirmek.
Bunlara ilaveten Trump, Suriye ve Irak’ta İran’ı baskılarken Suudilerin formüle ettiği Sünni orduyu nasıl kullanacağını da düşünüyor olmalı. Trump’ın Suriye ve Irak’ta izleyeceği strateji tam olarak netleşmiş değil. Bazı ipuçları var. Trump IŞİD ile savaşı, İran’ın etki alanını ve Suriye ordusunun kontrol sahasını daraltacak şekilde yönlendirmek istiyor. Tampon bölge planları Suriye’yi şekillendirmede yeni bir müdahale aracı olarak devreye girerken başka bir şey daha hedefleniyor: İran’ın Irak üzerinden Suriye’ye, oradan Lübnan’a kesintisiz bir koridor kurmasını önlemek.
Biri Ürdün üzerinden, diğeri Rakka ve Deyr’uz Zor hattından geliştirilecek iki hamleden söz edilebilir.
Ürdün’ün sınır kenti Mafrak civarında Amerikan askeri varlığı giderek artıyor. Konuşulan senaryoya göre ABD, Ürdün’de eğitilen muhalif güçleri (Yeni Suriye Ordusu) güneyden sahaya sürerek Suriye ile Irak arasındaki Tanaf geçişini kesecek. Geçenlerde Tanaf’a 25 kilometre yaklaşan Suriye ordusu ve Ulusal Savunma Güçleri’nin Amerikan uçakları tarafından bombalanması bu stratejinin bir parçası. İkinci hamle Elbu Kemal (Kaim) sınırına yönelik olarak geliştirilecek. Yine senaryoya göre Suriye Demokratik Güçleri (SDG), Fırat hattı boyunca Rakka’dan sonra Deyr’uz Zor’u temizleyecek ve oradan Elbu Kemal’a kadar ilerleyecek. Bu şekilde Suriye’nin Irak’la bağlantı noktaları kesilecek. Bu çerçevede ABD’nin, Suriye ordusunun Deyr’uz Zor’a ilerlemesini önleyecek müdahalelerde bulunacağı görülüyor.
Musul’da IŞİD ile savaşan Irak güçlerinin, savaşı, Suriye sınırlarında da sürdürme planı Amerikalıların biraz keyfini kaçırmıştı. Irak ve Suriye güçlerinin birleşmesi, ABD’nin İran’ı baskılama stratejisine ters.
Tekrar senaryoya dönersek; buna göre Ürdün üzerinden gelecek hareketin bir kolu da kuzeybatıya doğru ilerleyecek. Yani Dürzi bölgesi Süveyde’den Dera ve Kuneytra’ya kadar çıkan alanda bir tampon bölge kurulacak. İsrail zaten birkaç yıldır Golan Tepeleri’nde Nusra Cephesi’ne korunaklı bir alan yaratarak bu bölgenin tekrar Suriye ordusunun eline geçmesini önlemeye çalışıyor.
***
Bu hesaplarda Suudilerin başını çektiği İslami Koalisyon’un nasıl bir rolü olabilir? Ortada somut bir ordu olmadığı gibi net bir plan da yok. Rusya bu hamleler karşısında eli kolu bağlı durur mu? Suriye ordusu ne yapar?
Bush yönetimi işgal ettikleri Irak’ta, İran’la dolaylı da olsa işbirliği yapmadan bir düzen kuramayacaklarını çok geçmeden anlamıştı. Obama yönetimi de bu gerçeğe uygun yaklaşımlar geliştirdi. Trump da Ortadoğu gerçeğini öğrenecektir. Tabii keseyi dolduruncaya kadar serencama devam edecektir. Bu bölgenin nasibine düşense her zamanki gibi kaos ve düşmanlık olacaktır.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrtadoğu’nun ‘Yeni Dönemi’ 9.12.2021 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
18.06.2025
29.05.2025
10.03.2025
6.03.2025
3.03.2025
27.02.2025
24.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
7.02.2025