Fehmi KORU
Her şey ne güzel gidiyordu. Bir yandan, ABD ile –Donald Trump üzerinden- stratejik olmasa da özel bir ortaklık tesis ediyor ve bu sayede Suriye’de ‘güvenli bölge’ oluşturmayı başarıyorduk; diğer yandan da, giderek stratejik ortağımız haline gelmeye başlayan Rusya ile Vladimir Putin üzerinden kurduğumuz ilişki sayesinde ‘güvenli bölge’nin ötesinde de devriye görevine çıkıyorduk.
Dün geç saatlerde bu güzel görüntü bozuldu.
ABD’de Temsilciler Meclisi 1915 olaylarında Türklerin Ermenilere karşı ‘soykırım’ uyguladığına dair bir karar tasarısını görüşüp büyük bir çoğunlukla onayladı. Aynı metin Senato’da görüşülüp oradan da onay alır ve Trump’ın gücü gelişmenin önünü kesmek için yetmezse, Türkiye’nin neredeyse yarım asırdır çıkmasını önlemek için büyük gayretler sarf ettiği ‘Ermeni tasarısı’ bu defa ABD Kongresi tarafından kabul edilmiş olacak.
Konu her 24 Nisan’da gündeme geliyor ve Baba Bush’tan itibaren ABD başkanları olaydan farklı deyimlerle söz ediyorlardı. Senatör iken ‘Ermeni tasarısı’nı desteklemiş olan Barack Obama’nın başkanlığı ile birlikte ‘Mets Eghern’ (büyük felaket) deyimi kullanılmaya başlanmıştı.
ABD’yi oluşturan 50 eyaletten 49’u yerel parlamentolarında ‘soykırım’ kararları çıkartmış bulunuyor.
Birkaç başkan döneminde Kongre yine ‘Ermeni tasarısı’ için kolları sıvamış, konu bir-iki kez karar aşamasına kadar gelmişken, Beyaz Saray devreye girerek, Türkiye’nin önemi sebebiyle son adımın atılmasını engellemişti.
İsterse -ve tabii gücü de yeterse- Trump da bunu yapabilir.
Kim/ler/in canı acıyacak
‘Ermeni tasarısı’nı şu dönemde Kongre gündemine taşıyanların bunu Türkiye’nin -ve AK Parti iktidarının- canını acıtmak için yaptıkları çok belli.
Her yıl 24 Nisan dolaylarında yaşanan gerilimin şimdiye çekilmesinin başka bir anlamı yok.
Ayrıca, ‘Ermeni karar tasarısı’ ile birlikte, eş-zamanlı olarak, bir süredir gündemden düşmüş görünen Türkiye’nin Suriye politikası ile ilgili ağır yaptırımlar da yine dün gece Temsilciler Meclisi’nden geçirildi.
Suriye politikası ve son zamanlarda kurduğu Rusya ile yakın ilişkileri yüzünden Türkiye’nin yalnızca ABD’den silah ve donanım alması yasaklanmakla yetinilmiyor, başka ülkelerin Türkiye’ye silah satması da engelleniyor. Bu arada, her iki politikanın izlenmesinde rol almaları sebebiyle bazı isimlere de yaptırım öngörülüyor; vizeleri iptal ediliyor, ABD’de hesapları varsa donduruluyor. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın servetinin araştırılması da karar kapsamına sokuluyor. Halkbank dosyası da metne eklenmiş görünüyor…
Stratejik ortaklığı bir tarafa bırakın, düşman koymaz böyle kapsamlı yaptırımları…
Kararın Türkiye’nin ve AK Parti iktidarının canını acıtmak için çıkarılmak istendiği o kadar belli ki…
NATO üyesi bir ülkeye ilk kez böyle bir yaptırım uygulamaya kalkışmış değil ABD; 1974 Kıbrıs harekatı sonrasında da silah ambargosuna maruz kalmıştı ülkemiz. Ancak ABD’nin bu kadar kapsamlı bir yaptırım paketini NATO üyeliğinden dolayı ‘stratejik ortak’ diye bellenen bir ülkeye uygun görmesi bir ilk.
Ülkemiz ABD’li politikacılar tarafından, bu karar tasarısıyla, İran, Venezuela ve Rusya ile bir tutulmuş oluyor.
Umarım her iki girişim de tasarı halinde kalır.
Tasarıyı görüşen Temsilciler Meclisi’nın canını acıtmayı gözüne kestirdiği bir başka isim daha var: Donald Trump o. Bir süredir kamuya kapalı komisyon toplantılarıyla gündeminde tuttuğu Trump’ı azletmeyle sonuçlanma çabalarında sona yaklaşıldı ve yarın soruşturmanın açık toplantılarla sürdürülmesi oylanacak.
Doğal olarak Trump’ın ve kadrosunun bütün dikkati azil soruşturması üzerinde yoğunlaşacak.
Kendi derdine düşmüş Trump, hakkında karar verecek Demokrat Parti ağırlıklı Temsilciler Meclisi ile, Türkiye yüzünden ters düşmeyi göze alabilir mi dersiniz?
Başa çıkılmaz değil, ama şartı var
Zor, gerçekten çok zor.
Her şey düne kadar ne kadar güzel gidiyordu; hiç değilse görüntü öyleydi. Oysa alttan alta işleyen paralel bir süreç daha vardı ve Ankara o süreci fark etse bile galiba fazla önemsemedi.
Trump’la her şeyin kolayca çözülebileceği düşünülmüş olmalı.
O paralel sürecin ne olduğunu ve başa açabileceği dertleri hayli zamandır burada işleyip duruyorum. Trump kendi koyduğu yaptırımları kaldırdığında, neredeyse herkes gibi en korkulanın geride bırakıldığını düşünmedimse, sebebi, o paralel sürece göz önündeki süreçten daha fazla önem vermemdir.
Maalesef dönülmesi güç bir noktaya yaklaşıldı.
Temsilciler Meclisi’nin girişimi Senato’dan döndürülse veya ikisi de oylayıp onayladıktan sonra Trump sayesinde kararlar kadük hale getirilse bile, şu anda yaşananların Türkiye üzerinde bırakacağı tortunun olumsuz etkileri kolayca giderilemeyecektir.
Vaktiyle değil sadece birkaç gün önce, “Tuhaf günlerde yaşıyoruz” diye yazmıştım; çok daha zor günlere doğru yol alacağa benziyoruz. Tuhaf günlerden zor günlere doğru…
Bari şimdi biraz serinkanlı olunsa, sağduyu galip gelse, sesi yüksek perdeden çıkanların değil bilenlerin görüşlerine itibar edilse.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
16.06.2025
10.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025
18.05.2025