Mehmet Acet
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, parti yönetimi ile partisinin belediye başkanlarını buluşturan Kızılcahamam kampının açılış konuşmasında uzun uzun seçim değerlendirmesi yapmıştı.
Konuşmanın bir bölümünde bazı yerlerden isim vererek söz edip oralarda yaşanan sıkıntılara atıf yaptı.
Şöyle dedi:
“Kırşehir, Bayburt, Bolu, Karaman gibi yerlerde; Yozgat gibi, Erzurum gibi yerlerde ilçe düzeyinde pek çok örnekte bu sıkıntıyı yaşadık. Bu konularda da derinlemesine çalışılıyor. Hazırlıklarımızı yapıyoruz. Bu muhasebeyi yaparken asıl gündemimizden kopmayacağız.”
Erdoğan, isimlerini zikrederek bahsettiği bu yerlerde neler olup bittiği kendisine rapor edildiği için bir takım bilgiler üzerine böyle konuşuyor.
Örneğin Kırşehir’de Ak Parti adayı ile bir milletvekili arasında yaşanan kavga; Bayburt’ta, Bolu’da tekrar aday yapılmayan belediye başkanlarının, küskün kalmakla yetinmeyip Ak Parti adayının karşısında bir yerlerde pozisyon alması.
Konuştuğum bir Genel Başkan Yardımcısı, “Daha önce küsenler köşesine çekilirdi, çalışmazdı. Ama şimdi ilk defa ‘ihanet’ durumuyla karşı karşıya kaldık” sözleriyle yaşanan hayal kırıklığını ifadelerine yansıtıyor.
Erdoğan’ın “Derinlemesine çalışılıyor” dediği konunun çerçevesi bu.
Seçim döneminde gözlenen teşkilat zafiyetleri, partililer arasındaki didişmeler, aynı partide görev almalarına rağmen birbirleriyle kavga etmekle de yetinmeyip rakiplere çalışmak…
Bunları yapanlar derinlemesine bir çalışmayla belirlenecek.
İsmi zikredilen yerlerde seçimlerin kaybedilmesinde bu sorunların ciddi anlamda rolünün olduğu değerlendiriliyor.
BAŞKANLARIN ORTAK DERDİ: BORÇLAR VE PARASIZLIK
Kızılcahamam kampında Cumhurbaşkanı Erdoğan, büyükşehir ve il belediye başkanlarıyla heyetler halinde kapalı görüşmeler yaptı.
Erdoğan, bu görüşmelerinde belediye başkanlarından özellikle halkla ilişkiler konusunda dikkatli olmaları yönünde uyarılarda bulundu.
Yatırımlar ve hizmetler bahsi konuşulduğunda ise, Belediye başkanlarının ortak derdi gündeme geldi.
Borçlar ve para sorunu.
Bir büyükşehir belediye başkanı, “Kimsenin kolunu kıpırdatacak durumu yok” sözleriyle durumu özetliyor.
Erdoğan, bu konular gündeme gelince başkanlardan sabırlı olmaları yönünde telkinlerde bulundu.
Ekonomideki sorunların belli bir süre içerisinde çözüleceği vaadinde bulundu, bu süre zarfında belediye başkanlarının durumu idare etmesini istedi.
Büyükşehir belediye başkanlarının bir bölümünün bir başka derdi daha var.
Elde edilen gelirlerde yaşanan adaletsizlik.
Belediyelere merkezi yönetim tarafından sağlanan gelirler, milli gelire yaptıkları katkı oranı gibi değişik kriterlere göre dağıtılıyor.
Bu durum, nüfusu daha kalabalık olmasına rağmen bazı şehirlerin aleyhine işliyor.
Kampta bu konuda gündeme geldi ve bu paylaşımın daha adil olması için çalışma yapılmasına karar verildi.
ERDOĞAN BEKLEMEDE REVİZYON İÇİN ACELE ETMEYECEK
31 Mart seçimlerinin üzerinden aşağı yukarı bir aylık bir süre geçti.
Her seçim sonrası olduğu gibi, Kabinede, parti yönetiminde, teşkilatlarda bir değişim olacak mı sorusu şimdilerde de bolca konuşuluyor.
Erdoğan ise, hem parti toplantılarında hem de açık beyanatlarında acele etmeyeceğine dönük mesajlar veriyor.
Bir taraftan da gelen görüşleri dinleyip not ediyor.
Sadece kendi çevresini değil, Cumhur ittifakındaki ortağı Bahçeli’yi de dinliyor örneğin.
MHP kaynaklarından aldığımız kulis bilgisine göre 31 Mart sonrası Beştepe Külliyesi’nde gerçekleşen son görüşmede Bahçeli, şöyle bir görüş dillendiriyor:
“Birileri talep ediyor diye, kabinede değişiklik yapmanıza gerek görmüyoruz.”
Bahçeli’nin bu ve benzeri konularda Erdoğan’ın, Ak Parti’nin işlerine karışmama tutumu izlediği bilinmeyen bir şey değil.
Bu görüşünü de zaten talep olarak değil, değerlendirme olarak iletiyor.
Kendisinin ilettiği bu görüşün Erdoğan’ın bugüne kadarki tutumuyla örtüştüğünü de not etmiş olalım.
Yani Cumhurbaşkanı ‘seçim mesajlarını’ zamana yayarak hayata geçirmeyi bir prensip olarak benimsemiş görünüyor.
Önümüzdeki 2-3 aylık dönem içerisinde, birbirleriyle ilişkisi de ayrılamaz hale gelen ekonomi, ABD ile ilişkiler, Suriye’deki güvenlik tehditleri, S-400 krizi gibi konulara yönelmeyi öncelikli gündem olarak belirlemiş durumda.
Türkiye ittifakından söz ederken bu konulara yaptığı atıflar da, bunu gösteriyor.
Seçim dönemlerinin getirdiği atmosferden hızlıca çıkıp, ülkenin temel meseleleri konusunda mümkün olabilecek en geniş konsensüsü sağlama arayışı diyebiliriz buna.
Konuştuğumuz MHP’liler de “Türkiye ittifakı” ifadesinden kastın böyle bir arayış üzerine oturduğunu fark ettiklerini dile getiriyor.
Görüldüğü kadarıyla Erdoğan, Ak Parti’ye yeni bir siyasi partner arayışında değil.
Aksine MHP ile sağlanan seçim ittifakının ruhunu önümüzdeki dönemde de korumaya özen gösterecek.
Kısa vadede ‘takvime bağlı’ ciddi sınamaların ufukta göründüğü bir ortamda, o alanlara kanalize edilmesi gereken enerjinin başka yerlerde tüketilmesini tercih etmeyecek.
Böyle de diyebiliriz.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.07.2021
28.06.2021
15.05.2021
17.04.2021
20.07.2020
15.07.2020
24.06.2020
20.06.2020
13.06.2020
8.06.2020