Akif BEKİ
AK Parti'nin belli bir anda savunduğu hemen hiçbir şey yok ki, başka bir anda tam tersini savunurken karşımıza çıkmasın.
Son örnek, 'Çoklu Baro' teklifi...
"Bir köyde iki muhtar, bir şehirde iki vali olmaz, olursa kaos kargaşa olur, ikilik çıkar" argümanı terse döndürüldü.
Düne dek tek başlılığın faydalarını, çok başlılığın zararlarını AK Parti anlatıyor, muhalefet çürütmeye uğraşıyordu.
Koronayla mücadelede CHP'li belediyelerin ayrı yardım toplaması ve dağıtmasına bile buradan yüklenilmiyor muydu?
Valilikler varken halka ayrı ekmek dağıtmaya kalkarak bozgunculuk yapmakla, paralel devlet kurmaya çalışmakla suçlanmıyorlar mıydı?
Sanki bir lise münazarası düzenleniyor da taraflar rolleri değişti. Tersini ispatlamakla görevliyken iktidardan bu kez düzünü haklı göstermesi isteniyor.
Bir köyde iki muhtarın, bir şehirde birden çok baronun düzeni bozmayacağına, fitne fesada yol açmayacağına, çift başlılığın aslında tek başlılıktan daha yararlı olacağına ikna turları atıyorlar.
Grup Başkanvekili Cahit Özkan başkanlığındaki AK Parti heyeti, Meclis'teki CHP, İYİ Parti ve HDP gruplarına gidip destek arıyor. Ezelden beri bunu bilir bunu söylerlermiş rahatlığıyla...
Avukatlık Kanunu'nu değiştirip barolara, kendi yönetimlerinde istemedikleri çoğulculuğu, çok sesliliği getirmeyi öneriyorlar. Faziletlerini saymakla bitiremeyerek. Allayıp pulladıkları vaat bu.
"Bir köyde iki muhtar, bir şehirde iki vali nasıl olmazsa altertanif baro da ondan olmaz, tabiatına aykırı" görüşünü iktidara benimsetmek de muhalefete düşüyor. Çırpınıyor, diretiyorlar ama AK Parti'ye çok yabancı geliyor bu tezler.
Daha önce hiç duymadıkları garip, uçuk fikirlermiş gibi...
CHP lideri Kılıçdaroğlu, kendi argümanını ödünç alarak iktidara karşı kullanıyor. Şunları duyunca ne hissediyorlar acaba:
"Anayasal hüküm var; bunlar kamu tüzel kişiliği. Kamu tüzel kişiliği bölünmez. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin de bir tüzel kişiliği vardır. Merkez Bankası örneğini verdim; bir tane merkez bankası olur, iki tane olmaz. Yani bir ilde, 3 tane baro olmaz; bir tane baro olur. Bir ilde bir tane vali, bir tane defterdar olur. Bir ilde bir tane nüfus memuru olur; beş tane nüfus memuru yapamazsınız. Bu çerçevede bakmak lazım..."
Yadırgıyorlar mıdır, bir yerlerden anımsıyorlar mı dersiniz?
Çaktırmadan içten içe tebessüm ediyorlardır belki de.
Sizi bilmem ama ben gülmekten kendimi alamıyorum.
Macron'a karşı Erdoğan'ı tutan Fransız
Bizim iktidar medyasının tam bayıldığı cinsten bir haber. Anadolu Ajansı geçti, üstüne atlayıp köpürttüler.
Fransız dergisi Le Canard Enchaine, "Libya'da sadece Türkiye dürüst oyun oynuyor" demiş. Başlıktan hem de.
Cumhurbaşkanları Macron'un "Türkiye Libya'da tehlikeli oyun oynuyor" sözlerini görünüşte eleştiriyorlar. O lafları hatırlatıp yalanlamaktan çekinmiyorlar.
Gerçi "Le Canard Enchaine bir siyasi mizah dergisi, o yazı ironi, kafa buluyorlar, oltaya takıldınız" diyen malumatfuruşlar oldu. Ama o kadarcık kusura bakılır mı?
Ne bozuntuya verdiler, ne ciddiyetlerinden taviz verdiler. Öyle dahi olsa, şakası bile kulaklarına hoş geliyor.
Sevinçlerine turp sıktırmadılar.
Oysa bir Fransız dergisinin takdirine, onayına ihtiyaç mı vardı!
Türkiye'nin Libya'daki pozisyonu zaten sağlam. Dayanakları da aşağı kalmayacağı gibi, Fransa'nınkinden çok daha haklı. Ortada her insaf sahibinin teslim edeceği bir başarı da duruyor.
Yine de bir Fransız dergisinden bunu duymak, gururlarını okşuyor.
Olabilir, tadını çıkarmalarına lafım yok, keyiflerini kaçırmanın alemi ne!
Fakat insan sormadan edemiyor. Kendi ülkeleri ve çıkarlarına karşı başkasına hak vermek, sadece Fransız medyasında mı seviliyor?
Macron'a karşı Erdoğan'ı tutan Fransız, bizde hakperest ve kahraman. Alkışlanıyor. Ülkesinde de hainlikle, düşmanı sevindirmekle suçlanmaktan korkmadığı açık. Ne de "Macron nefretinden gözlerinin köreldiği"yle...
Peki farklı bir durumda tersi mümkün mü?
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.08.2025
5.08.2025
29.07.2025
26.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
15.07.2025
10.07.2025
19.06.2025
5.06.2025