Perihan MAĞDEN
Ankara’da naçar tarihimizin en kanlı kitle katliamı yaşandı ya-
IŞİD’in Dokumacılar Grubu’ndan, ya da bilmemne grubundan, iki ya da daha fazla intihar bombacısı, hala netleşmemiş sayıda insanımızı parça parça etti ya-
(Yoğun bakımda da hatırı sayılır sayıda insanımız var hala.)
İki muhtemel bombacının aileleri ortaya çıkıp ”Biz defalarca uyardık, şikayet ettik; yetkililere işin vahametini anlatamadık, dinletemedik!” dedi ya-
Ankara’nın tüm yüce devlet sembollerimizle çevrelenmiş, en merkezi, en mühim noktasında akıl almaz güvenlik zafiyeti sayesinde de, bunca cana kıyılabildiği ortaya çıktı ya-
Keyfiyle / özgüveniyle arasına hiç bir şeyin girmesine izin vermeyen Başbakan Davutoğlu DAEŞ – PKK- DHKPC isimlerini olağan şüpheliler olarak, anında telafuz ediverdi!
Yahu; ”Önce Diyarbakır, sonra Suruç; şimdi de Ankara!
Adım adım İstanbul’a yaklaşılırken, tamamen Kürtler’in ve solcuların katledildiği böyle bir vahşeti , hangi vicdanla PKK’ya mal edersin?” demenin, pek bir manası yok galiba.
Zira DHKPC’nin adı eksiltildi, PKK’nınki koyultuldu.
Çamur Havuzu Medyası, bu medyanın arlanmazlığı açıkgözlük salan fedai kalemleri devreye girdi.
Efendim, öylesine alçak bir PKK söz konusuymuş ki, kendi insanlarını da işte böyle havaya uçurturmuş!
Bunların yapmayacağı hainlik, verdirtmeyeceği kurban yokmuş!
Başladılar Komplo Sisleri makinelerini çalıştırmaya.
Listeler dahi düzdüler: ihbar listeleri.
İnanılır gibi değil. Bu insanların maaşlarını, varlık nedenlerini alçaklıklarından kelime kelime, sıka sıka çıkartmaları, korkunç tabii.
E, havuz medyası bu nedenle oluşturuldu.
Onca yaratık o köşelere gerektiğinde sağa sola pislik atıp kafaları karıştırsın, ortalığı bulandırsın diye oturtuldu.
Ekranlarımız bunların kapanmak nedir bilmeyen çeneleriyle, tam da böylesi zamanlardaki işlevleri nedeniyle, abluka altına aldırıldı.
Azıcık farklı bakışların, görüşlerin duyulmasına, tam da bu yaratıkların tekelini pekiştirme gayretiyle izin verilmez oldu.
Davutoğlu çıkıp ”İster PKK olsun, ister DEAŞ. Zaten bir ülkeyi zaaf içindeymiş algısı yaratmak istiyor,” diyebiliyor.
Ben de diyorum ki: PKK olsun istiyorsun. Tüm bu hainlikleri PKK’nın yapmış olması en büyük dileğin, en vahim duan. Zira ”bana İslamcılar adam öldürüyor dedirtemezsiniz” çizgisindesin. Topyekün savaş açtığın Kürt Hareketi’ni suçlu gösterebilirsen, hayalindeki tek başına iktidara kavuşabileceğini zannediyorsun. Kurbanı katil ilan etmek gibi bir hainliğe düştükten sonra, düşebileceğin başka bir çukur artık mevcut değil. Seni temin ederim.
YAYIN YASAĞI getirmenin mantığı var mı?
Var! Eğer işini yapmıyorsan, yapamıyorsan; vatandaşlarının başkentin orta yerinde paramparça edilmesini önleyemiyor, HİÇBİR tedbir almadığın hakikatiyle yüzleşmek istemiyorsan, getirirsin yayın yasağını, oturursun aşağı.
Sonra da ”Soruşturmanın selameti açısından önemli,” dersin.
”Görülüyor ki birileri KOKTEYL TERÖR diyebileceğimiz bir şeylere kalkışıyor”, diye ilave edersin.
Köktenci Müslümanların arasına başka şüpheliler yerleştirmek, özellikle Kürtler’i işaret etmek, evet Dünya Alçaklık Tarihindeki haklı yerini, bir gün mutlaka alacaktır.
Buna şüpheniz olmasın.
*Perihan Mağden'in Nokta dergisinde yayımlanan yazısının tamamı için tıklayın
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.10.2018
5.02.2016
28.06.2016
21.06.2016
14.06.2016
6.02.2016
31.05.2016
24.05.2016
17.05.2016
26.04.2016