Ergün Diler
TÜRK ASKERİ AFRİN'e doğru adımlarını sıklaştırdıkça başka başka adreslerden yankılar gelmeye başladı. Türkiye, SURİYE'de yeşeren terörü haklı olarak tehlike görüyor ve gereğini yapacağını ilan ediyor. Sonra da yürüyüşünü buna göre ayarlıyor. Ancak SURİYE ile arasında binlerce kilometre olanlar rahatsız. Anlaşılmayan bu!
Bizim de pas geçtiğimiz konu sanırım bu PARANTEZ!
Açalım biraz…
Çok önceleri yazdım.
Adım adım gidelim.
Çünkü olaylar yakında çok farklı bir boyuta taşınacak! İKİNCİ DÜNYA SAVAŞI'ndan sonra YALTA'da ÜÇ BÜYÜK BİR ARAYA geldi… 4-11 Şubat 1945'te, SSCB'nin tatil yöresi Yalta'da, Livadia Sarayı'nda; ABD, SSCB, İngiltere aynı masayı paylaştı.
ABD'yi Başkanı Roosevelt, İngiltere'yi Başbakan Churchill, SSCB'yi de Sovyetler Birliği Genel Sekreteri Stalin temsil etti.
BURADA DÜNYADAKİ PAYLAŞIM YAPILDI. Okullarda okutulmayan buydu.
ELMA gibi ikiye bölünen dünya bu dengede yaşadı… Bize KOMÜNİZMLE mücadele düştü. Hiç gelmeyeceği halde…
Yıllar geçti… ABD BAŞKANI Kennedy oldu. KATOLİK Kennedy garip bir şekilde bu dengeye karşı çıktı. Bozması kolay değildi. Ama karşı çıkıyordu. Israrla hem de… Almanya'ya gitti. "BEN BİR BERLİNLİYİM" dedi. Bu ÜÇ BÜYÜK'e vurulmuş büyük darbeydi. Niyet ortadaydı.
İNGİLTERE, YALTA'da ABD'nin içlerine çekilmişti. Dengede olmasına rağmen öne çıkmayan bir güçtü… Kennedy DENGEYİ bozacaktı. Bütün işaretler artık netti. Ama izin verilemezdi. BÜYÜK SAVAŞTAN sonra kurulan denge bir insanın kaderine bırakılamazdı. Bırakılmadı. Ömrü yetmedi.
ABD'nin derin yapısı bunu engelledi.
BAŞKAN ÖLDÜRÜLDÜ! Film kötü bitti!
Yıllar akmaya devam etti. İKİ DÜNYA SAVAŞININ İÇİNDE OLAN 'CERMEN'lerin oyunları bitmedi bitemezdi.
Gerçekten de büyüktüler! Avrupa'nın içine sıkışıp kalamazlardı. Hedefleri vardı.
İki büyük savaşın içinde de vardılar!
Nedenleri belki kendileriydi! Ama iki savaş istediklerini getirmedi… Fakat fırsat kolluyorlardı. Vazgeçmiş değillerdi. Zaman aktı. ABD'ye TRUMP Başkan oldu. Merkel kalktı gitti. Trump yüzüne bile bakmadı.
Dünyanın önünde TRUMP, ALMANYA'yı aşağılıyordu. Merkel çaresiz bakışlarla durumu toparlamaya çalışıyordu… Yakasına yapışacak hali yoktu. Ancak bu tavrı gösteren Trump kendi ülkesinde güçlü değildi. PENTAGON onu ya yola getirecek ya da tasfiye edecekti… Çünkü SOVYETLER'in dağılmasından sonra YALTA'da kurulan denge bitmişti. Yenisine ihtiyaç vardı. ALMANYA başrol istiyordu…
Bizler bilmesek de PENTAGON Kennedy'nin isteği olan ALMANYA ittifakına "EVET" demişti. Bu çok ama çok önemli bir durumdu. Trump bunu istemediği için MERKEL'e sırtını dönüyordu. Kennedy gibi düşünmüyordu yani… Bir yanda İPEK YOLU geliyor DOĞU'da eller kenetleniyor öte yandan CERMEN AKLI gidip ABD ile yani içindeki İNGİLTERE'yi atmaya çalışan Washington ile masaya oturuyordu… Bakın son birkaç yıla! Hep ALMANYA ile itiş kakış içerisindeyiz. Eskiden olmayacak işler oluyor TÜRKİYE, ALMANYA'ya çalışan isimleri tutukluyordu. ABDliler'i de… Araya kim girerse girsin serbest de bırakılmıyordu. Almanya'ya çalıştığı ileri sürülen AJANLAR alınıyor Berlin'e yakın durmaya özen gösteren siyasetçiler tasfiye ediliyordu… Bir günde hem de…
Derken; İNGİLTERE içinde CERMEN aklının da olduğu BREXIT ile AVRUPA'dan çıktı… Aynı zaman dilimlerinde ABD de İNGİLTERE'yi içinden atmak için düğmeye basıyordu.
Sadece burada bunu gören çok kişi yoktu… ABD ile İNGİLTERE ayrılığı sancılı oluyordu. TERÖR bir ABD'de bir İNGİLTERE'de kendini gösteriyordu… İkisinin de canı yanıyordu. Yıllarca iç içe yürümüş iki dev yollarını ayırıyordu… Lord ISMAY ne demişti: "Rusya'yı dışarıda tutmak, Almanya'yı alaşağı edilmiş halde kontrol etmek, Amerika'yı da içeride tutmak için NATO kuruldu..." Bu söz çok şey anlatıyordu...
İki devin ilişkisi artık mahkemelikti.
2014'te GALLER'de NATO toplandı.
İngiltere orada NATO'nun sahibi olduğunu olacağını ABD'ye gösterdi.
Galler önemli bir figürdü çünkü! Mesaj alındı alınmasına ama aradan iki yıl geçti bu kez NATO VARŞOVA'da toplandı. İKİ KUTUPLU DÜNYANIN MİMARLARI İKİ KUTUBUN ASKERİ ORGANİZASYONLARI ÜZERİNDEN MESAJ veriyordu. DEMİR PERDE'nin ittifakı bildiğiniz gibi VARŞOVA PAKTI'ydı! ABD ile ALMANYA "Bütün askeri organizasyonların patronu biziz" cevabını veriyordu… Türkiye de bu hesaplaşmanın tam ortasındaki bir coğrafyayı tutuyordu…
İPEK YOLU da güvenlik de enerji koridorları da denizler de buradaydı… 3 KITANIN MERKEZ NOKTASI burasıydı. Kendi halimize bırakılmayacak kadar önemliydik! Ve bırakmamak için düğmeye bastılar… 15 Temmuz KALKIŞMASI'na giden yol NATO toplantılarında KENDİNİ GÖSTERMİŞTİ ZATEN… ALMANYA UZUN ZAMAN SONRA
HESABA DAHİL OLMUŞTU. Ve gereğini yapmak için hiç tereddüt etmiyordu. Fırsat kapıdaydı onlar için. Yapacakları en önemli hamle TÜRKİYE'yi kontrol eder hale gelmekti… İşte ABD-ALMANYA ittifakı NATO içinde DARBE için anlaştı. Ancak İngilizler de bunu ıskalamıyordu! Haberleri vardı.
Düğmeye bastılar ve hep birlikte 15 TEMMUZ'u yaşadık… Kan akıttılar can yaktılar. Ama DEVLETİ ele geçiremediler!
MİLLET sokaklara çıkarak OYUNU BOZDU. Elbette ERDOĞAN burada çok hayati bir hamle yapıyor hem kendi çıkıyor hem de milleti yanına çağırıyordu. OYUN BOZULUYORDU! Tarih yazılıyordu…
DARBE olmayınca işin içindeki çok kişi nereye kaçıyordu? Elbette ALMANYA'ya… Zaten ABD'ye akın vardı.
Giden gidiyordu! ALMANYA kendine sığınan TÜRK ASKERLERİNE hemen sahip çıkıyordu. Sivillere de… Tereddütsüz!
Bu ABD-ALMANYA ortaklığının en güzel işaretiydi! 15 Temmuz'dan sonra da ALMANYA gerginliği sürdü! TÜRK DEVLETİ içerideki adamlarını kısıtlıyor ve oyun kuramaz hale getiriyordu. Haliyle bu büyük sıkıntı veriyordu. Ama ANKARA dönmüyordu. Almanya ile doğrudan kavga ederken ABD ile YPG ve FETO üzerinden çatışıyorduk. Güney sınırımız ABD'nin kullandığı terör grupları ile kaplıydı! Para da silah da asker de destek de yağıyordu.
15 TEMMUZ DEVAM EDİYORDU! ANLAMIYORDUK! DEVAM DA EDECEKLERDİ ISKALIYORDUK!
Bunu bilen TÜRK DEVLETİ, AFRİN'e girdi… Karşımızda YPG yoktu! ABD ile ALMANYA vardı… AVRUPA da arkadaki sıradaydı! Durum kısaca buydu!
DERİN AMERİKA ile DERİN ALMANYA elleri kenetlenmiş halde üzerimize yürüyordu. SUUDLAR, İsrail, BAE, Mısır zaten yanlarındaydı. Bizi de aldıkları an işlem tamamdı! YENİ DÜNYA DÜZENİ, ABD-CERMEN ittifakı olarak kurulacaktı… İPEK YOLU da onlara hizmet edecekti. ÖNEMLİ HAMLENİN YİNE TÜRKİYE üzerine yapılması gerekiyordu. Bu dün de böyleydi bugün de böyle… Medyadan siyasete oradan iş dünyasına ve orduya kadar uzanan bir eksenden söz ediyorduk! Karşıdaki ittifakın etkili olduğu yerler ESKİ TÜRKİYE'de sanılandan çoktu! Şimdi zayıflasa da yine var! YPG'ye, güney sınırımıza böyle bakmakta büyük fayda bulunmakta. YPG üzerinden YENİ DÜZEN için savaşıyoruz.
Geleceğimiz için MEHMETÇİK sınırın öteki tarafında…
Karşıdakiler de belli. SIR yok…
Büyükada'da alınan Almanlar, Rıza Sarraf Davası, YPG'ye verilen silah ve mühimmat, Suudi Arabistan'daki saray darbesi, Mısır'daki SİSİ vakası, GEZİ olayları, 17-25 Aralık, 15 Temmuz daha sayamayacağımız pek çok şey hepsi bu mücadelenin cepheleriydi…
Bütün bu operasyonların içinde bilerek isteyerek yer alanların bir kısmı kaçtı. Gittiği yerde kucak açıldı. Zorluk çıkarılmadı.
100 yıl sürecek bir PAYLAŞIMDA bizim küçük çocuk olarak köşede ayakta beklememiz istendi. Türkiye buna itiraz etti.
Kendi oyununu kurdu ve adımını attı… Bu beklenmeyen bir şeydi… Düne kadar söz dinleyen bir ülkeydik ne de olsa. Şimdi işler değişti. Kaçtıkları yere kadar kovalayan bir TÜRKİYE var… OPERASYONLARLA ele geçirilemeyen manşetlerle dizayn edilemeyen bir DEVLET-MİLLET var artık… Sıkıntı bu! Yakında belli ki yeni oyunlar yeni kurgular göreceğiz… AFRİN'e yaklaştıkça AVRUPA'nın sesi daha fazla çıkacak. ALMANYA tesiriyle tabii… Hem ABD'den hem AB'den saldıracaklar… Farkında olunması gereken bu… Önceden PARTİLERİ içeriden darbelerle ele geçiriyorlardı. Anlamıyorduk bile. Medya yazmaz yazamazdı… AK PARTİ'de bu da tutmadı. Hiçbir saldırı hedefi bulmadı. Moral bozuklukları bu nedenle umduğumuzdan fazla. Bu demek değil ki vazgeçtiler!
HAYIR! Sadece neden savaşıyoruz neden sınırlarımızı koruyoruz bilelim… OYUN içte de dışta da devam edecek…
McMaster'ın ziyaretinden sonra önümüzü daha rahat göreceğiz… Son kartlar masaya gelecek. Sonra herkes kendi yoluna…
Çok şey değişecek…
Sıkıntılı olsa da değişecek….
Yazarlar
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları












































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.01.2018
31.10.2018
30.10.2018
25.10.2018
24.10.2018
23.10.2018
18.10.2018
12.10.2018
11.10.2018
10.10.2018