Kurtuluş TAYİZ
Siyaset iki kere ikinin dört ettiği o değişmez sanılan gerçeğin sınırlarını zorladığında heyecan kazanıyor. Sürprizlere kapalı olan partiler fazla uzun ömürlü olamıyor.
Değişim gücünü yitiren liderler de silinip gitmekten, tarihe karışmaktan kurtulamıyorlar.
Liderlerin seçim meydanlarında var güçleriyle ‘yeni’ projeler açıklamaları, ‘yeni’ sözler vermeleri boşuna değil; bu kaybetme korkusundan kaynaklanıyor.
Ancak halk hangi sözün, projenin ‘yeni’ olduğunu şaşmaz bir kesinlikle anlayabilecek sezgilere sahip, onları kandırmak kolay değil.
Sıkıcı geçen seçim kampanyalarının içinde şimdi heyecan uyandıran bir tarih öne çıkıyor; 1 haziran. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ümitlenmeye en çok ihtiyacı olan Diyarbakır’da verdi bu müjdeyi: “Başbakanımız 1 haziranda Diyarbakır’da herkesi tatmin edecek açıklamalar yapacak.”
Halka ümit vermek güç işidir. Doğrusu şu an Türkiye’de bu güçte Başbakan Erdoğan’dan başkası yok. Kürt siyasetinin Kürtlere ümit verecek mecali kalmamış. Barış için konuşamıyorlar ama savaş için konuşmakta sınır tanımıyorlar. Şu aralar sağduyularını neredeyse yitirmiş durumdalar. Şüphesiz bu karamsarlığın oluşmasında bölgede devam eden çatışma ve ölümlerin de etkisi bulunuyor. Ama her şeyi buna bağlamak da bana pek gerçekçi gelmiyor.
Sadece Öcalan var, Kürt siyasetinde sürpriz yapma iradesine sahip olan. O da İmralı’da hapis. Örgütle daha serbest iletişim kurabileceği ortama ihtiyacı var. Devletle müzakere ediyor ama aralarında henüz yeterli güven bağı kurulamamış. Öcalan, AKP’den kendi pozisyonunu güçlendirecek adımlar atmasını ve barışın önünü açmasını bekliyor.
Başbakan Erdoğan’ın 1 haziranda yapacağı konuşma, Güneydoğu’da kontrolden çıkma eğilimi gösteren son çatışmalar nedeniyle büyük önem taşıyor. Başbakan, Kürt sorununda yeni bir sayfa açabilir.
Öcalan’ın 1999’da Türkiye’ye teslim edilmesiyle ortaya çıkan ve kaçırılan barış fırsatını Erdoğan, 1 haziranda yeniden yakalayabilir. Tuhaf bir tesadüf belki; hayat çözemediğimiz sorunları yeniden karşımıza çıkarabiliyor ama bu kez çözmek kaydıyla. Şöyle ki: 1 haziran, PKK’nın 15 Ağustos 1984’ten sonra başlattığı ikinci ‘silahlı mücadele hamlesinin” yıldönümüne denk geliyor. PKK, Öcalan’ın yakalanmasından sonra sürdürdüğü beş yıllık suskunluğunu 1 haziran 2004’te bozarak, silahlı mücadeleye yeniden dönme kararı almıştı. İşte tarih, 12 yıl önce kaçan barış şansını tekrar Erdoğan’ın ayaklarına kadar getirdi ve sadece “konuş” diyor.
Başta da dediğim gibi; Başbakan’ın Diyarbakır’da yapacağı açıklamaya şimdiden büyük ümitler bağlamakta haksız sayılmayız. Güneydoğu’da dibe vuran ümitsizliği ancak kayda değer bir konuşma, kesin bir barış mesajı tersine çevirebilir. Başbakan Erdoğan’ın bunu yapacak gücü var. Öcalan’ın da PKK’yı durdurabilecek gücü var. Öcalan, Güneydoğu’da dinlenen neredeyse tek isim. Bölgede saygı gören kuşkusuz pek çok Kürt siyasetçi var. Ama onlar garip bir şekilde barış adına konuşmaktan men edilmiş görünüyorlar. Barış adına konuştuğunda Kürtleri arkasına alacak tek kişi Öcalan. Bu durumda geriye sadece Başbakan Erdoğan’ın silahları tümden devre dışı bırakmaya dönüşebilecek tarihi bir adım daha atması, söz söylemesi kalıyor.
Peki Başbakan, tarihin “konuş” dediği yerde susarsa veya bu şansı geçiştirmeye kalkarsa ne olur?
Diyarbakır, Batman ve Van’da 10 gün gezdim. AKP politikalarının Güneydoğu’nun kalbi sayılan illerde etkisini kaybettiğini gözlemledim. Başbakan ve partisi için ne kadar önemli bilmem ancak AKP, bu illerde daha şimdiden kaybetmiş durumda. Bunun farkında olmadıklarını sanmıyorum. Yine de hatırlatma gereği duyuyorum; “makul” çoğunluğun oylarına boşuna bel bağlamayın. Zira ne TRT Şeş, ne başka popülist çıkışlar Güneydoğu’yu bugün içine düştüğü ateşten çıkarabilir. Bugün yaşanan çatışmaların, gelen cenazelerin tek bir açıklaması var; kabul edelim, hükümet çözümsüz kalmıştır. Bu kez gözle görülür, elle tutulur, sonuçları hayata yansıyan adımlar atmak gerekiyor. Başbakan için iki kere ikinin dört ettiği o mutlak sanılan gerçeklerin sınırlarını zorlama vakti; kurtarın artık Türkiye’yi sıkıştığı bu ölüm cenderesinden.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları



















































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019