Üzüntülü haberle sarsıldığımız Torun İnşaat’taki işçi katliamı Türkiye’deki işçi cinayetlerini gündeme getirdi.

DİSK ve TÜİK verilerine göre, 12 yılda 13 bin 168 işçi hayatını kaybetti. Türkiye, işçi ölümlerinde El Salvador ve Cezayir’in ardından dünyada üçüncü, Avrupa’da birinci oldu.

Taraf’ın haberine göre Torunlar GYO’ya ait gökdelen inşaatındaki asansörün düşmesi sonucu 10 kişinin hayatını kaybetmesi, Türkiye’de son yıllarda yaşanan failinin belli olduğu ancak ceza almadığı iş cinayetlerini akla getirdi. Torunlar GYO’da şimdiye kadar üst düzey yetkililer, inşaata ruhsat veren kurumlar, inşaatın denetiminden sorumlu ilgili bakanlıklardan hiçbir yetkili ifadeye çağırılmadı. Sadece asansör firmasından iki kişi gözaltına alındı. İfadeye çağrılmaları da sonucu değiştirmiyor. Yaşanan tüm iş cinayetlerinde çoğu kez takipsizlik kararı verilirken medyanın gündemine gelen büyük felaketlerde ise uzun süren yargılamalar yapılıyor. Bu yargılamalar sonucu yine gerçek kusurlular ceza almadan davalar kapatılıyor.

Nazım Hikmet'in dizelerinde dediği gibi;

hayat pahalı biraz bizim memlekette.

Mesela iki yüz gram et alabilirsiniz, koyun eti,Ankara'da 23 sente,

yahut iki kilo kuru soğan,

yahut bir kilodan biraz fazla mercimek,

elli santim kefen bezi yahut,

yahut da bir aylığına

yirmi yaşlarında bir tane insan.

...

Peki ya kürt ölümlerinde kaçıncıyız?

Antalya'nın Kaş ilçesinde 20 yaşındaki Mahir Çetin'in  bir grup tarafından  "Pis Kürtler" denilerek öldürüldü.

Bunun adı ırkçılık değilde nedir?

Kayıtlara geçen haber de gurup deniliyor gurubun temizlik ve pisliğine dair herhangi bir açıklama yok,daha doğrusu etnik kimliklerini bilmiyoruz.

Öğrendiğimiz tek şey zihinlerinin temiz olmadığı, yoksa bir insanı salt etnik kimliğinden dolayı "pis" diyerek öldürmeye yeltenen nefret, kin ve öfke kokan zihniyet hangi haklı duygularla beslenmiş olabilir.

Bir insanı öldürecek kadar gözü dönmüş guruptakilerin hastalıklı kirli ve pis olan zihniyetlerinin kendisidir.

Bu günden sonra hepimiz MAHİRİZ hepimiz Kürt'üz desek yada TÜİK VE DİSK'i Kürt ölümleri ile ilgili araştırmaya davet etsek ırkçılık yapmış olur muyuz?