Sezin ÖNEY
2007’den bu yana Türkiye üzerine yayımlanan akademik makalelerin ezici çoğunluğundaki klişe, demokrasi düşmanı ve seçkinci Cumhuriyetçi kesimlerin, demokrat muhafazakârlarla olan mücadelesi...
Bu klişe, Hrant Dink’in öldürülmesinden e-muhtıra verilmesine kadar geçen boğucu dönemde, benim de sık sık tekrar ettiğim bir klişe idi.
O zamanlar bu kalıp, bir nevi slogan gibi, devletin içindeki derin gölgelere karşı savaşta tutulan tarafı da simgeliyordu.
Aradan yedi yıla yakın zaman geçti. Hrant Dink cinayetinin arka planı da muamma, e-muhtıranın nedenleri, nasılları da...
Demokratikleşmede kim, ne tarafta?
Princeton Üniversitesi’nden değerli tarihçi hocamız Şükrü Hanioğlu da, geçen hafta Sabah’ta,“‘Liberal’ Seçkinciler, Demokrat Muhafazakârlar” başlıklı bir yazı yazmış.
Bu yazıdan çok yararlandım; geçen kış, Prens Sabahattin üzerinden Osmanlı’nın son döneminde “liberalliği” incelemiştim.
Hanioğlu’nun Sabah’taki yazısı da, Prens Sabahattin ile ilgili okumalarıma ışık tutuyor ve 19. yüzyılı anlamak için son derece aydınlatıcı detaylar içeriyor.
Ne var ki, günümüzü anlayabilmek için, Karagöz ve Hacivatvari, “Liberal Seçkinci” ve “Demokrat Muhafazakâr” gibi adeta şablon kesim tiplemelerden daha derine inen, çok boyutlu kavramalara ihtiyacımız var.
Sürekli bir “savaş psikolojisi” ile, trajikomik derecede “yassıltılmış”, “tek boyut” tiplemelerle, 21. yüzyılın toplum labirentlerini, bireylerin karmaşık yapılarını anlamak mümkün mü?
Batıcı- seçkinci ve darbeci karakter figürümüz ile, Doğulu- muhafazakâr- demokrat tezadının gerçekten de, gölge oyunu kahramanlarından farkı yok. Televizyon ekranlarındaki çoğu siyasi tartışma programı da, zaten modern gölge oyunları olarak kurgulanmışa benziyor.
Karagöz ve Hacivatlar dışında, “artan çoğulculuğun” tezahürü olarak, gölge oyununun klasik karakterleri Kürt, Laz, Kayserili ve siyasi tartışmalara renk katmak için Hokkabaz, Beberuhi gibi figürler de, medya perdesinden yansıyor.
Hanioğlu, Türkiye ve Mısır gibi ülkelerde Batı’nın, ‘liberal’ diye tanımladığı bireylerin, “gerçekte Weberyen anlamda seçkinci bir statü grubu oluşturarak demokrasi karşıtı siyasî yaklaşımları içselleştirdiklerini” yazıyor.
Hanioğlu, “Batı ile ‘aşk-nefret’ ilişkisi yaşayan sözkonusu ‘liberaller’” gibi de bir tanımlama yapmış.
Oysa; “Batı ile aşk ve nefret ilişkisi” yaşayan, aslında “Batı dışı” olarak tarif edilen herkes değil mi?
Batı ülkesi diye, tarihimizin “aşk-nefret” odağı Fransa’yı ele alsak, burada da, ülkenin kendi içindeki göçmenleri, Müslümanları geçtim, sadece coğrafi olarak bile doğu-batı ayrımı yok mu?
Batısından doğusuna, Türkiye’deki tüm kentlerin, köylerin, mahallelerin “batısı”- “doğusu”, neresi?
Kaldı ki, Hanioğlu’nun düşünce çizgisini izlersek; “Türkiye’de, ‘muhafazakârlık’ın, üzerinde oluşan baskı nedeniyle demokrasi talebinde bulunan bir çizgiye kaymış olmasının, liberal bir pozisyona karşılık gelmediğinin gözden kaçırılmaması gerektiği” savıyla karşılaşıyoruz.
Yani, Mısır ve Türkiye gibi ‘Doğulu’ ülkelerde, kimse göründüğü gibi değil.
Son kertede, Batılı gözükenler de liberal değil, Doğulu gözükenler de...
Mutlu son ise, “gerçek liberallerin” sahneye çıkmasıyla sözkonusu olacak. Yani, “darbe destekçisi sözde liberallerin yerini gerçek liberallerin alması” ile...
Böylelikle, “liberal demokrasi”nin “şimdilik”, “Batı”ya özgü bir insanlık hâli olduğunu da kabullenmiş oluyoruz.
Oysa, temel dert, “Batı”da da, “Doğu”da da, kavramların sığlığının gizlediği çok yönlü, çok boyutlu, çok tezatlı insani durumların es geçilmesi; ve bu “çokluğu”, “tek tipleştirmeden” yaşatacak kurumların yaratılabilmesi değil mi?
Yazarlar
-
Nevzat CİNGİRTKelbaşa Şimşir Tarak… 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİran yeniden menzilde 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciPahalılık turisti de vurdu... 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTuhaf yasa maddeleri 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanGenel Yapay Zeka aslında bir büyük yalanın mı adı? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelTek adama alışmış bir ülkede CHP'de ‘çift lider’ stratejisi ne kadar çalışır? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRDünyanın temel düzeni sarsılıyor: Yeni bir ütopya, krizlerden çıkışın anahtarı olabilir 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞFAİLİ MEÇHULLER BİR “DEVLET POLİTİKASI” MIYDI? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKKM kalktı, müjde! 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAKürt Halkı: Barışın ve Demokratik Toplumun Evrensel Öncüsü... 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava Tümseği 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENDiyanet iğneyi çuvaldızı kendisine batırırsa… 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKIlımlılar, İslamcılar, Fundamentalistler: “Batı Türkiye’ye Nasıl Bakıyor?” meselesi 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün10 yıl sonra nasıl bir Türkiye? 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNENeler olacağını bilmek 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKalıcı toplumsal barış: Engeller, imkanlar 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluDemokratikleşme paketleri beklenirken hangi kanunlar gelecek? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKeser döner sap döner… 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKGerçekten emperyalist güçler bölgede Kürdistan istiyor mu? Irak ve Suriye’de olanlar bu tezi yalanlı 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMete Tunçay mı yanılmıştı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİslamcı, sosyalist ve milliyetçi bir düşünür 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBir hâkim Caprio'muz niye yok? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRİddia: Ziraat’te ‘Gizem B. skandalı’! “Günooo kızlar… Paralar sizin için yükleniyor” 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNSuriye’de dahil olunacak bir ordu var mı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKardeşlik 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUAklını başına, vicdanı kalbine toplasan ya! 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBir Devletin ve Toplumun İçten İçe Çözülüşü 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunBarışın gerekleri, Cumartesi Anneleri ve Ablam… 22.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.02.2025
29.01.2025
17.01.2025
7.11.2024
6.11.2024
24.10.2024
27.06.2024
7.06.2024
26.05.2024
20.05.2024