Fehmi KORU
Yesarizade Servet Bey’in hisarbuselik makamında bestelediği, sözleri de kendisine ait “Bir hadise var can ile canan arasında” diye başlayan şarkısı “Kaldım yine bir ateş-i hicran arasında” diye devam eder.
Şarkı da güzeldir de sözleri bana bayağı anlamlı gelir.
Ülke siyaseti son zamanlarda bana bu şarkıyı hatırlatıyor.
AK Parti ile MHP iktidarın iki ortağı. 2018 öncesinden başlayarak ülke bu iki partinin farklı bir anlayışla sürdürdüğü koalisyon tarafından yönetiliyor.
Farklılık, bildik koalisyonlarda ortakları temsilen hükümette bakanlar bulunurken, ortağının hükümetlerine MHP bakan vermek istemiyor. Buna karşılık, ortağının devlet kurumlarında en geniş biçimiyle temsiline AK Parti ses çıkarmıyor.
Hiç değilse görünüm böyle.
AK Parti-MHP koalisyonu bu günlere kadar iki ortağın da yararına çalıştı. O kadar iyi çalıştı ki, dıştan bakılınca ayrılmaları için cerrahi müdahale gereken ‘Siyam ikizleri’ görüntüsüne kavuştu o beraberlik.
Şimdilerde ise durum değişmeye yüz tuttu.
MHP genel başkanı Devlet Bahçeli, kendisinin çerçevesini çizdiği bir çıkışın, daha önce çeşitli konularda olduğu gibi bu defa da, AK Parti genel başkanı da olan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından benimseneceğini düşünmüş olmalı.
Partisinin grup toplantısında dile getirdiği, Abdullah Öcalan’ın İmralı’da yaşadığı tecrit durumunun kaldırılarak Meclis’e gelmesine izin verilmesi, DEM Parti grubundan PKK’ya silahları bırakma çağrısında bulunması ve bunun karşılığının alınması halinde de ona ‘umut hakkı’ sağlayacak yasal değişilkiğe gidilmesi teklifinin…
Bahçeli’nin bu teklifini işitmez göründü Cumhurbaşkanı Erdoğan…
Ortağını öven cümleleri esirgemedi, ama teklifinden hiç bahis açmadı…
Aynı teklifin, aynı keskinlikte cümlelerle, MHP grup kürsüsünden ve bizzat Bahçeli tarafından kaç kez tekrarlandığını saymakta zorlanıyorum.
Bütün Türkiye duyduğu ve tartıştığı halde…
“İşitmez göründü” dememin sebebi AK Parti’den gelen karşı hamleler…
Önce, Bahçeli’nin çetrefil bir konuda risk de içeren bir çıkış yapmasını önemseyen CHP hedef alındı: CHP’den seçilmiş İstanbul/Esenyurt belediye başkanı Prof. Ahmet Özer cezaevine gönderildi ve yerine kayyım atandı.
Ardından, Bahçeli’nin projesi için verdiği adreslerden biri olan DEM Parti’ye sıra geldi. Partinin üç belediye başkanının yerinde de kayyımlar var bugün…
Kayyım atanan Mardin’in belediye başkanı Ahmet Türk daha önce iki kez görevden alınmıştı ve ikincisinde kendisini cezaevinden Bahçeli’nin müdahalesi kurtarmıştı.
Yerinden edilen üçüncü belediye başkanının görev yeri Halfeti Öcalan’ın doğduğu yer…
Hiç kuşkusuz her üç görevden alma da Bahçeli’nin çıkışlarına, CHP ile DEM’in o çıkışa olumlu bakışlarına yönelik mesajlar…
MHP bir uyarıyı da, Hürriyet yazarı Hande Fırat’ın konunun MHP için önemini içeren bir yazısı üzerinden yaptı ama yine sonuç alınamadı.
Sıraya Bahçeli’nin sitem içeren videoları girdi; hem de Külliye’de yapılacak görüşmeden hemen önce…
Can Canan’a -MHP AK Parti’ye veya Bahçeli Erdoğan’a- aralarında ‘hadise’ oluşturan mesajlarını her yolu deneyerek vermeye devam etti.
Külliye’de yapılan ve bir saat sürdüğü anlaşılan görüşme iki taraf arasındaki anlaşmazlığı gidermeye yaradı mı peki?
Yaramış görünüyor mu?
Eğer görüşmeden aradaki ‘hadise’ ortadan kalkarak çıkılmış olsaydı, üzerinden geçen 48 saat içerisinde kamuoyu da bir biçimde haberdar olurdu.
Olduk mu peki?
İki taraf da susuyor.
Tabii onlar susunca, özellikle iktidarın büyük ortağına yakın kalemler arasından karnından konuşanların mide gurultuları ortalığı kaplıyor; her zaman olduğu gibi…
İktidar ortakları arasındaki bağın kopmazlığını hatırlatan hatırlatana…
Kopmaz sanılan bağlara sahip ilişkiler geçmişte başkalarıyla da yaşanmıştı ve o ilişkilerin nasıl sona erdirildiğini görmüştük oysa…
Lafı fazla uzatmaya gerek yok: İktidarın iki ortağı arasında var olan senkron artık yok.
Kopuş olacak mı? Olacaksa nasıl gelecek o kopuş? Hemen -yani erken- bir sonuç mu getirecek, zamana mı yayılacak?
MHP önceki gün serzeniş içeren yeni bir video daha yayınladı. Onu izleyin, anlarsınız…
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
16.06.2025
10.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025
18.05.2025