Mehmet TEZKAN
Soru şu: Trump başaramayacağını bile bile neden işi Kongre'nin basılmasına kadar götürdü?
Neden darbe girişiminde bulundu?
Neden kendini rezil etti?
Neden 4 yıllık ABD Başkanlığı dönemini kanlı noktaladı?
Neden bu çılgınlığı yaptı?
Yanıt: Yeni bir partinin temellerini attı. Müesses nizama karşı gelen, ırkçı, yabancı karşıtı, İslam düşmanı, radikal bir parti kuracağının mesajını verdi.
2024 seçimlerinin ilk mitingini de yaptı.
Demokratlar ve Cumhuriyetçilerden sonra popülist ırkçı radikal Trump partisi geliyor.
Tutar mı?
Önce şu notu düşeyim: Trump dört yıl boyunca, dünyaya kafa tutan, muhataplarını (öteki devlet başkanlarını veya başbakanları) aşağılamaktan çekinmeyen, "önemli olan Amerika vatandaşlarıdır dünya umurumda değil" diyen, kurumları hiçe sayan her şeye kendisinin karar verdiği popülist bir politika izledi.
Reagan'dan sonra orta sınıf Amerikalıların hoşuna giden lider oldu.
Telefonla işi bitiriyor, dünyayı telefonla yönetiyor. Denge menge tanımıyor. Yerleşik düzeni yerle bir etmeye çalıştı, kurum falan tanımadı.
Aslında sevildi, Korona salgını sırasındaki vurdum duymaz politikası olmasaydı, "Korona da neymiş Çin'in oyunu, bize bir şey yapmaz" politikası izlemeseydi büyük ihtimalle şimdi başkandı.
Gelelim sorunun yanıtına.
Şimdilik kaydıyla; tutacak gibi görünüyor.
* * *
Meselenin birinci kısmı bu. İleride dünyanın da sorunu olabilir (çünkü Washington'dan başlayan o dalga dünyaya yayılır) ama şimdilik en çok Amerikalıları ilgilendiriyor.
Gelelim ikinci kısmına.
Trump'ın "Halk beni istedi, sistem Biden'i getirdi" sloganıyla taraftarlarını sokağa dökmesi, oylamayı engellemek için Kapitol binasını bastırması tehlikeli bir kapıyı araladı.
Trump gibi popülist politikalarla ayakta duran birçok iktidar sahibi seçimi kaybedince aynı yöntemi izleyebilir. "Biz yenilmedik, rakibimiz hile yaptı, aslında galip gelen biziz" diye taraftarlarını sokağa dökebilir. Kanlı çatışmalara zemin hazırlayabilir.
Denilecek ki, ama başarılı olmadığı görüldü.
Doğru ama nedeni belli.
ABD'de güçlü kurumlar var, güçlü demokrasi geleneği varlığını sürdürüyor, güçlü medya var, güçlü sivil toplum örgütleri var.
Bunların olmadığı ülkede aynı yolu izleyen, seçim sonucunu kabul etmiyorum diyen popülist bir lider kaba kuvvetle iktidarını devretmeye bilir.
Bakın ABD'de bile polisin yavaş davrandığı, bu olayların çıkacağı günler öncesinden belli olduğu halde yeterince önlem almadıkları konuşuluyor.
Baskın bize şunu öğretti; demokrasinin yaşaması için güçlü kurumlar şart. Olmazsa olmazı...
* * *
Üçüncü kısmı da şu: Toplumları kutuplaştırmak, insanları birbirine düşman etmek işte böyle tarihe kara leke olarak geçen olaylara neden oluyor. Trump dört yıl boyunca ABD halkını kutuplaştırarak oyunu konsolide etmeye çalıştı. İçlerinde radikalleşenler oldu, siyasi söylemler onları bileyledi, keskinleştirdi. Oylamayı basan, şiddete başvuran grup onlardı.
* * *
Dördüncüsü ve son kısma gelelim. Milletvekilleri/senatörler güçlerini partilerinin liderlerinden veya etkili kurullarından değil doğrudan halktan almalı.
Demokrasi kavramı lafta kalmamalı, seçilmişler içselleştirmeli. ABD'deki kargaşa bu gerçeği bir kez daha gösterdi.
Trump'a Cumhuriyetçi senatörler bile karşı çıktı. ABD Başkanı Trump "Seçim sonuçlarına itiraz et" deyince yardımcısı Pence "Anayasayı savunmaya yönelik ettiğim yemin buna izin vermiyor" diyerek reddetti.
Bu tavır çok az ülkede görülür.
Bu gelişmeleri değerlendirenler "ABD demokrasisi bu girdaptan güçlenerek çıktı" diyorlar.
Bir yere kadar doğru. Ama bekleyelim; bakalım peşine takılanlar yeni bir güç odağı oluşturacak mı? Trumpçı bakış ABD demokrasisini nasıl etkileyecek?
Ama en önemlisi, Trump'n başlattığı "Halk beni istedi ama sistem onu kazandırdı" söyleminin demokrasinin tam oturmadığı ülkelerde taraftar bulup bulamayacağı. Aynı yolu izleyenlerin çıkıp çıkmayacağı.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.01.2025
27.02.2023
14.06.2022
23.05.2022
7.03.2022
7.02.2022
30.08.2021
19.08.2021
17.08.2021
11.08.2021