Sezin ÖNEY
Kuzey Akım 2, Avrupa’nın şu an için gerçekleştirilmekte olan en büyük enerji projesi. ABD ile Avrupa Birliği; ama daha çok da ABD ve Almanya arasına da giren kara kedi.
Kuzey Akım 2, 2011’de devreye giren Kuzey Akım 1’e ek olarak Rusya’nın doğal gazını, Baltıklar üzerinden Kuzey Avrupa’ya ve oradan da, Avrupa geneline taşımayı hedefleyen bir proje. Bu proje ile, yaklaşık 10 milyar Euro gibi bu tarz dev projeler için “çekirdek-çerez” mahiyetinde bir maliyet karşılığında, Kuzey Akım 1’in kapasitesini ikiye katlayacak bir enerji hattının Avrupa’yı ısıtması söz konusu.
ABD Senatosu, Donald Trump yönetiminin de desteklediği bir politika çizgisi oluşturmuş; 2019’da Kuzey Akım yani “Nord Stream 2” projesinde yer alan şirketlerin yaptırıma uğraması kararını almıştı. O dönemde, ABD Senatosu tarafından kabul edilen “Ulusal Savunma Yetkilendirme Yasası’na” göre, sadece Kuzey Akım projesine katılan değil, aynı zamanda “Türk Akımı” (Turkish Stream) projesine iştirak eden şirketler de, yaptırıma uğrayacaktı.
Türk Akımı, Türkiye’ye Karadeniz üzerinden Rusya doğalgazını getirecek ve Türkiye üzerinden Avrupa’ya BOTAŞ ve Gazprom ortaklığında dağıtılmasını sağlayacak yaklaşık 11,5 milyar Euro’luk bir proje. Kuzey Akım 2’nin yanında, hem daha maliyetli hem de sağlayacağı enerji akımı açısından çok daha küçük ölçekli bir proje Türk Akımı. Ancak, Kuzey Akım 2 ve Türk Akımı beraber düşünüldüğünde, Ukrayna’yı tamamen devreden çıkaracak ve enerji bakımından Avrupa’yı Rusya’ya yüzde yüz bağımlı hale getirecek dev projeler. Ayrıca, Türk Akımı projesinin de öncelikle Rusya’yı ama dolaylı ve önemli biçimde Türkiye’yi de ilgilendiren bir yaptırım kararının hedefi olduğunu zihnimize not alalım. Başka bir deyişle, bugün Kuzey Akım 2 üzerinden alevlenen ve Avrupa’yı özellikle de Almanya’yı zora sokan yaptırım senaryosu da, dönüp dolaşıp Türkiye’yi de etkileyecek bir emsal oluşturabilir.
Peki, Kuzey Akım 2 neden ABD’nin hedefi oldu?
ABD, Rusya’nın Kuzey Akım 2 projesini Avrupa üzerindeki siyasi baskısını arttırmak için bir araç olarak kullanacağını düşünüyor. Bir anlamda bu tarz dev enerji projeleri ABD için, Avrupa’yı Rusya’ya kaybetmek manasına geliyor. Bu yaklaşım, Trump yönetimi döneminde olduğu kadar Joe Biden’ın başkanlığında da sürecek bir “devlet politikası”.
BİTMESİNE 160 KM. KALA DURAN PROJE
Ne var ki, bugüne değin ABD’nin jeopolitik olarak ağırlığını koymasının ötesinde, Avrupa’nın kendi içinde Rusya’nın insan hakları sicili ve Vladimir Putin’e olan alerji dolayısıyla şekillenen muhalif yaklaşım da, Kuzey Akım 2 projesinin ilerlemesini durduramadı.
Şimdiyse, tamamlanmasına 160 kilometre kala Kuzey Akım 2, ilk kez, sekteye uğrama tehdidi ile karşı karşıya. Bunun başlıca sebebi de, Rus muhalif Alexei Navalny’nin 2020 yazında zehirlenmesi ve Almanya’daki tedavisi ertesi, 17 Ocak 2021’de ülkesine döner dönmez tutuklanması. Diğer bir deyişle, Navalny’nin askeri teçhizat kapsamındaki sinir gazı Noviçok ile zehirlenmesi ve bir de üzerine, ülkesine döner dönmez tutuklanıp hapse atılması, Avrupa genelinde Putin yönetimine yaklaşımda “bardağı taşıran son damla” oldu. Önce Avrupa Parlamentosu, Rusya’ya can yakıcı yaptırımlar uygulanması kararını aldı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (ECHR), Navalny’nin bir an önce serbest bırakılması gerektiğine hükmetti. Ve ardından, Avrupa Birliği Dışişleri Bakanları da, 22 Şubat 2021’deki zirvelerinde Navalny’nin tutuklanmasında rol oynayan Rus yetkililere yaptırım kararı aldı. Kremlin’in Avrupa kurumlarının geliştirdikleri siyasi tepkilere verdiği karşılık ise, Navalny’yi Moskova’daki hücresinden “bilinmeyen bir yere” nakletmesi oldu. “Bilinmeyen yer” muhtemelen, Gulag tipi bir hapishane.
Avrupa’nın Rusya’ya karşı almakta olduğu ve bundan sonra alacağı tavırlar, AB’nin 2020 sonunda devreye soktuğu, “Küresel İnsan Hakları Yaptırım Rejimi”nin gücünü ölçecek. AB, söz konusu yeni uygulamasıyla, insan hakları ihlallerinim gerçekleşmesini sağlayan, aracı olan siyasetçi, bürokrat ve görevlilerin, mallarına el konulması, hesaplarının dondurulması ve seyahat engelleri getirilmesi gibi yaptırımlar uygulanmasını öngörüyor.
AB’nin tehdit algısında, Rusya büyüyor... Zira, yine 2020 sonunda Çin ile büyük ticaret anlaşmaları tamamlandı; ilişkiler büyük ölçüde yoluna konuldu.
Eş zamanlı olarak, ABD’nin yeni işbaşı yapan Biden yönetimi de, tehdit algısında Rusya’nın en tepe noktada olduğu sinyallerini verdi. ABD başkanları arasında belki de dış politika tecrübesi ve birikimi en yüksek isim olan Biden, dünya siyasetine ilişkin ilk telefon görüşmesini Putin ile gerçekleştirdi. Ve bu görüşme, gerek Trump döneminde gerekse de ülke politikası genelinde, ABD’nin “düşman gördüğü” ülkeler listesinin tepesinde yer alan Çin lideri Xi Jingping ile daha sonra gerçekleştirilen iki saatlik telefon konuşmasından çok daha sert, çok daha fazla uyarılarla dolu bir görüşme idi.
BIDEN, KARTLARINI YAVAŞ AÇIYOR
Biden yönetimi, ABD’nin yeni dış siyaset rotasını belirlerken kartlarını bugüne kadar ilk etapta çok açık etmemeyi tercih ettiler. Bir kere, bunun pratik sebepleri var: ABD Dışişleri Bakanlığı, Trump yönetimi süresince çok yıprandı. Biden yönetimi; diplomat ve bürokratların kaydırılması, caydırılması, işten soğutulması, uzaklaştırılması ötesinde, siyasi analiz ve istihbarat akışı bakımında da çok zayıflamış bir kurumsal dışişleri yapısını devralmak zorunda kaldı. Ayrıca da, Joe Biden ve ekibi, Trump sonrası kaygan zemin üzerinde ayakta durmaya çalışırken, ABD içinde kutuplaşmanın ve dışında da güç ve güven kaybının negatif etkilerini aşmak zorundalar. Bu yüzden de, kartlarını yavaş yavaş açıyorlar.
Kuzey Akım 2 konusunda, Biden tarafının Trump döneminin çizgisini devam ettireceğinin ilk tüyolarını alan da, proje çerçevesinde yer alan Alman şirketler oldu. Projeden ilk çekilen, Biden yönetiminin işbaşı yapmasına günler kala bu kararı alan, Alman inşaat ve mühendislik grubu Bilfinger idi. Bilfinger’in çekilmesi, ABD Hazine Bakanlığı’nın gene aynı günlere denk gelen ve Kuzey Akım 2’nin boru hatları için mal taşıyan bir gemiye yaptırım uygulanması kararını almasının hemen ertesine denk geldi.
25 Şubat 2021’de uluslararası medyaya yansıyan bir habere göre, Fransız sigorta şirketi AXA ve Amerikan enerji şirketi Baker Fields’in arasında bulunduğu dev iştirakler, Kuzey Akım 2’den çekildi.
Alman Münchener Ruckversicherungs-Gesellschaft (Münich Re) de, önceki gün yaptığı açıklamada, alt kuruluşu Munich Re Syndicate’nin Kuzey Akım 2’yi sigortalamayacağını duyurdu.
Bu şirketlerin kararının ardında da, 19 Şubat 2021’de, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Kongre’ye Rus tankeri Fortuna ve sahibi KVT-RUS’a, Kuzey Akım 2’nin inşasında yer aldıkları için yaptırım uygulanacağı bilgisini iletmesi yatıyordu. Yaptırım, tek gemiyle de kalmayacak; Kuzey Akım projesine hizmet veren 15 tankere daha da uzatılacaktı. Trump döneminde, 2 tanker bu şekilde “yaptırım yemiş” ama uyarı ateşi, Kuzey Akım 2’nin inşasını engellememişti. Yani, Trump’ın yaptırımları, Avrupa’da bu projeyi destek veren ve projeye yatırım yapanları etkilememişti. Kuzey Akım 2’nin ardındaki ana çark olan Almanya Şansölyesi Angela Merkel’in Trump yönetiminin yaptırımlarına verdiği karşılık da, ABD’ye 1 milyar Euro yardım yapmayı teklif etmek olmuştu. Almanya merkezli çevre hakları konusunda çalışan örgüt Çevre Hareketi Almanya (Deutsche Umwelthilfe e.V. – DUH), Merkel’in Trump’a iki ülkenin Maliye/Hazine Bakanlıkları aracılığıyla gerçekleşen görüşmelerde, “Kuzey Akım 2 ile uğraşmaktan çekilmesi karşılığında, ABD’nin enerji projelerine 1 milyar Euro’luk destek” teklifi götürdüğünü belgelemişti. DUH’un kamuoyuna açıkladığı belgelerde, Almanya Maliye Bakanı Olaf Scholz’un Trump’ın Hazine Bakanı Steven Mnuchin’e hitaben kaleme aldığı özel mektupta, açıkça “Kuzey Akım 2’nin akamete uğratılmaması karşılığında, ABD’den likitleştirilmiş doğal gaz-LNG ithalatı projesine 1 milyar Euro fon desteği sağlayacaklarını belirtiyordu. Scholz’un, Almanya’nın Hıristiyan Demokratlar’ın koalisyon kabinesinde, Sosyal Demokratlar kanadının en güçlü ismi olduğuna da dikkat çekelim.
Fransa da, 21 Şubat’ta Almanya’ya “Nalvalny hapisteyken Kuzey Akım 2’yi durdur” çağrısı yaptı. Emmanuel Macron’un da, ağırlığını ABD’den yana koyması, Almanya Şansölyesi Merkel’i iyice yalnızlaştırıyor.
Yaklaşık yüzde 95’i biten Kuzey Akım 2, tamamen rafa kalkabilir mi? Bugünlerde bir durup bir başlayan inşaatı, tamamına erdirilebilir mi?
Bu olan biten, 1 Ocak 2021’de yürürlüğe giren ABD Ulusal Savunma Yetkilendirme Yasası’nın tıkır tıkır işlediğinin bir kanıtı. Kuzey Akım 2 karşıtlığı, Cumhuriyetçiler ve Demokratları birleştirmek ne kelime, “zamklayan” konuların başını çekiyor. Mesele sadece Rusya da değil: Kuzey Akım 2’nin çevreye de ciddi zararları söz konusu. Almanya’da da en çok destek alan 2. parti konumuna yükselen ve 2021 sonbaharındaki genel seçimlerden koalisyon ortağı olarak çıkması çok muhtemel Yeşiller, projeye “ölümüne karşı”.
Kuzey Akım 2’ye darbe vuran yaptırım tehdidi, aslında Angela Merkel’in artık Avrupa politikasında “son kullanma tarihinin” yaklaştığının göstergesi. Merkel, bugüne değin, Rusya ve Putin’den hiç hazzetmese de, “maliyet-kâr dengesi” nedeniyle büyük bir inatla desteklediği Kuzey Akım 2 projesinin ilerlemesi için elinden geleni yaptı. Ve, Rusya gibi (ve tabii Türkiye gibi), insan hakları ihlalleri yaşanan ülkelerle arka kapı diplomasisi ile işlerin çözülebileceğine inandı. Şimdi, bu proje onu Titanik gibi dibe de çekebilir. Artık, siyaset sahnesinde sadece 6 ayı kalan Merkel’in desteklediği Kuzey Akım 2’nin önüne gelen engeller de gücün adresinin değişmeye başladığını vurgulama mesajları. Transatlantik ilişkilerinde, son sözün kimde olacağına da güçlü bir vurgu.
Yazarlar
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları



































































































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.10.2025
28.09.2025
25.04.2025
3.02.2025
29.01.2025
17.01.2025
7.11.2024
6.11.2024
24.10.2024
27.06.2024