Ekin GÜN
Aslında bu geç kalınmış bir yazı.
Lakin seçimden sonra terörün patlak vermesi, koalisyon görüşmelerinin trend haline gelmesiyle böyle bir yazıyı kaleme almak pek mümkün olmadı.
Sonuç olarak erken seçimlere gidiyoruz.
Hem de o klasik tabirle “birlik ve beraberliğe ihtiyacımız olan şu günlerde”
Türkiye kritik bir süreçten geçiyor ve bu gerçeği kabul edip artık partiler sahalarda halka kendisini göstermek için mücadele edecek, en azından etmesini umuyoruz.
Yaşadığımız tüm problemlerin çözümü siyasette yatıyor, hatta daha fazla siyasette ısrarcı olmakta.
Ben 7 Haziran seçimlerinde oyumu AK Parti'ye vermiş bir bireyim.
Erken seçimlerde de oyumu AK Parti'ye vereceğim.
Çünkü mevcut olan siyasi partiler içerisinde Türkiye'nin problemlerini AK Parti'den başka çözebilecek bir parti göremiyorum.
Diğer partilerin de seçime 3 ay kala bana bu problemleri çözebileceğine inandırması da pek mümkün görünmüyor.
Ve işin aslı umudum da yok.
Kabul edelim etmeyelim 7 Haziran seçimlerinde AK Parti en yakın rakibine %16'lık bir fark atmış olsa da diğer taraftan geçmiş seçime göre %9'luk bir oy kaybı da yaşadı.
Ben bugün bu oy kaybının sebeplerini ve erken seçimde AK Parti'nin neler yapması gerektiğini hiçbir yere bağlı kalmadan sırf vicdanım ve fikirlerimle izah etmeye çalışacağım.
Belki böyle bir yazıdan sonra artık kamuoyunda AK Parti'yi eleştirince pek alışagelmiş bir şekilde eleştiri yapıcı olsa bile beni “kripto” ilan eden de çıkacaktır, “AK Parti düşmanı” ilan edende.
İnanın hiç umurumda değil.
Ben AK Parti'nin hala bu ülkeye bir şeyler kazandırabileceğini bildiğimden maksimum potansiyeline ulaşması için elimden geleni dün yaptığım gibi bugün ve gelecekte de yapmaya devam edeceğim.
Ben bir gazeteciyim.
Hatta taraflı bir gazeteciyim.
Zaten taraflı olmadığını söyleyenler de açıkça yalan söylüyordur.
Lakin taraf olmam taraf olduğum yerin daha iyi olması için eleştirmeyeceğim manasına gelmez.
Bundan rahatsız olanlar da anlata anlata bitiremedikleri o “harika” gazeteciliklerini bırakıp reklamcılık sektörüne ya da siyasetin sularına kendilerini gönül rahatlığıyla bırakabilir.
Tercihleri kendilerine kalmış ama iki işin bir arada yürümeyeceğini de onlara şimdiden tavsiye edebilirim.
Biz konumuza dönelim ve maddeler halinde başlayalım.
Birincisi… AK Parti'nin 7 Haziran seçimlerinde gündem belirleyemediğini düşünüyorum.
Şöyle ki 7 Haziran'dan sonraki süreçte “AK Parti'nin seçimlerde projesi neydi?” diye halka soracak olursanız birçok kişinin cevap veremeyeceğini görebilirsiniz.
Ben AK Parti'yi ilk kez bir seçimde bu kadar projesiz ve gündem belirlemekten uzak gördüğümü ifade etmeliyim.
Hatta öyle ki AK Parti eskiden gündem belirler ve diğer partiler bu gündeme cevap yetiştirmeye çalışırken, bu sefer tam tersi oldu ve diğer partilerin söylemlerine cevap vermeye çalıştı AK Parti.
Bizim alışık olduğumuz AK Parti'den çok uzak bir görüntü bu.
Demek ki önümüzdeki seçimlerde AK Parti'nin gündemi ve halka söyleyebilecek yeni projeleri olması gerekiyor.
İkincisi… AK Parti'nin seçim meydanlarında başkanlık sistemini iyi anlatamadığını düşünüyorum.
Doğan Medyası ve Paralel Medyanın organlarında “Halk Başkanlık Sistemi'ni İstemedi” diye algı operasyonu yapılmasının temel sebebi AK Parti'nin seçim meydanlarında başkanlık sisteminin ne kadar mühim bir şey olduğunu anlatamamasında saklıdır.
Kabul edelim ki dünya yarılsa yan yana gelmeyecek olan ama AK Parti ve Erdoğan nefretinden dolayı artık birbirinden farkı kalmayan Doğan/Paralel/Ulusalcı medyalar Başkanlık Sistemi'nin bir çeşit “diktatörlük” getireceği algı operasyonunu daha iyi yaptı.
Oysa AK Parti'nin bu seçimlerde birinci anlatması gereken şey başkanlık sistemiydi.
Başkanlık sisteminin halkın gündelik hayatına neler kazandıracağını, G-8 ülkelerinde olan bu modelin parlamenter sistemle birlikte daha iyi yürüyebileceğini, cumhuriyetin tüm statükocu ve vesayet odaklarının bu parlamenter sistem içinde palazlandırıldığını AK Parti iyi bir şekilde anlatmalıydı.
Artık cumhurbaşkanını halkın seçtiği bir ülkede başkanlık sisteminin Türkiye'ye çağ atlatacağını ve tüm şer odaklarının hedefinin de Erdoğan'ı başkan yapmamak üzerine çalıştığını düşünürsek erken seçimde birinci anlatılması gereken şey başkanlık sistemi olmalıdır.
Bunun da altyapısını çok iyi bir şekilde hazırlayarak.
Üçüncüsü… AK Parti'nin en sönük seçim kampanyasının bu 7 Haziran seçimlerinde olduğunu düşünenlerdenim ve bunun da birinci sebebinin il-ilçe teşkilatlarında olduğunu düşünüyorum.
Türkiye'nin belli illerini sene içinde geziyorum ve konuştuğum insanlar gerek partili olsun gerek partisiz olsun bulunduğu şehrin il-ilçe teşkilatlarından rahatsızlar.
Bu seçimde rahatsızlığın artık daha fazla dillendirildiğini gördüm.
Öyle ki ben bile Mayıs'ın ortalarına kadar Türkiye'de bir seçim var mı yok mu ikilemine düştüm.
Eskiden ev ev gezen parti teşkilatları bu sefer “nasıl olsa kazanırız” diyerek büyük bir rehavete kapıldı.
Ve bu rehavetin sonucu da ortada.
Ayrıca parti teşkilatlarında 2002 ile 2015 yılları arasında yaşanan değişime bakacak olursak AK Parti davasının ne olduğunu anlayamayan insanlarla dolup taştığını görebiliyoruz.
Bu insanların partide olmalarının sebebi ya siyasette bir kariyer sahibi olmak ya da belli bir çıkarı gütmekten başka bir şey değil.
Bugün HDP'nin %13'lük seçim başarısının temel sebeplerinden biri AK Parti'nin kazanmış olduğu diğer seçimlerdeki taktiği uygulamasında yatıyor.
Her mahalleye girdiler, ulaşabildikleri her türlü insana ulaşmaya çalıştılar.
Bu erken seçimin artık geriye dönüşü olmayacağına göre AK Parti'nin il-ilçe teşkilatları aynı eski yıllarda olduğu gibi evleri tek tek gezmeli, ulaşabildiği kadar tüm insanlara ulaşmalı ve AK Parti'nin seçim programını iyi bir şekilde anlatmayı başarmalıdır.
İnsan gücünün de en fazla AK Parti'de olduğunu düşünürsek bu konuda avantaj sahibi tek parti de AK Parti.
Dördüncüsü… AK Parti'nin kendi hikayesini anlatamadığını düşünüyorum.
AK Parti'nin 2002 yılında bir çıkış hikayesi vardı.
Evet belki kadrolar Milli Görüş çizgisinden geliyordu ama bu çizgi kendini güncelleyerek bir kitle partisi olma yolunda büyük mesafe almıştı.
Bu kitlesel parti Türkiye'de Kemalist rejim tarafından aşağılanan, sindirilen, ezilen ve hor görülen her kesimi kapsıyordu.
Bunun sonucu olarak bu ülkenin tüm mağdurları, mazlumları AK Parti'de birleşti ve AK Parti mağdurların bir sesi olarak ortaya çıktı.
Bakıldığında tüm şer odaklarının hedefi aynı şekilde hala AK Parti olduğuna göre AK Parti bu mağdurların partisi olma rolünü aynı şekilde taşıyor.
O zaman bunu doğru cümleler ve doğru uygulamalarla, mağdurları iktidara getirme amacını güderek ve bu yönde politikalar gerçekleştirerek halka anlatmak gerekiyor.
Onun içinde aday listelerinde doğru isimler seçmek gerekiyor.
Beşincisi… AK Parti aday listelerinde doğru isimleri belirleyemedi, belirlediği doğru isimleri de seçilemeyecek sıralara koydu.
Özellikle AK Parti'nin bu seçimlerde Güneydoğu'da kaybetmiş olduğu oy oranının yüksekliğine bakacak olursak belli bölgelerde belli isimlerde hatalar yapıldığını görme şansımız mümkün.
Sosyolojik açıdan Batı seçmeni oy verirken partiye bakıyor, Doğu seçmeni ise oy verirken partisinin göstermiş olduğu adaylara bakıyor.
Bu iki ayrımın iyi okunamadığını düşünüyorum.
Hem Güneydoğu'dan hem de batıdan konuştuğumuz insanlar da bu konudaki şikayetlerini dile getiriyorlar.
AK Parti'deki o üç dönem kuralının siyasi açıdan partilere çok büyük bir reform getirdiğini söylemek mümkün.
Lakin seçim atmosferini kaldırmak da başka açıdan büyük bir mesele.
Özellikle yukarıda bahsetmiş olduğum il-ilçe teşkilatlarının durumları ortadayken ve AK Parti'nin hikayesini anlamayan birçok insan parti içinde mevcutken bu kişilerin aday yapılması halkın heyecanını da bir ölçüde tüketti.
AK Parti büyük projeleri gerçekleştiren bir parti ve büyük projeler de doğru isimlerle yapılmalı.
Erken seçimlerde bu tür bir hataya düşülmemeli.
Altıncısı… AK Parti medyası AK Parti'nin bugüne kadar ki toplumu dönüştürücü gücünün çok gerisinde kaldı.
Örneğin başkanlık sisteminin “diktatörlük” getireceğini şer medyası daha iyi bir şekilde PR çalışması yaparken AK Parti medyası bu süreçte başkanlık sisteminin en demokratik sistem olduğunu daha iyi anlatabilirdi.
AK Parti medyasının gücüne çok inananlardanım.
Bu medyada çok iyi kalemlerin ve çok iyi habercilerin olduğunu da düşünüyorum.
Erken seçimlerde AK Parti'nin mücadelesini AK Parti medyası çok iyi bir şekilde anlatmalı hem şer medyasına hem de şer odaklarına gereken dersi vermek adına seslerini daha da yükseltmeli ve altı dolu argümanlarla da bunları desteklemelidir.
Yedincisi… AK Parti özellikle PKK'nın Temmuz ayında barışı bozmasından sonra milliyetçilik dalgasına kapılmamalı.
Ben bu süreçte Erdoğan'ın vakti zamanında söylediği “Biz milliyetçiliği ayaklar altına aldık” sözünü çok önemsiyorum.
Milliyetçiliğin ne kadar kötü ve ne kadar insanları birbirine düşüren bir şey olduğunu AK Parti'nin bu erken seçimde çok iyi anlatması gerekiyor.
Bu saatten sonra insanların can ve mal güvenliği sağlanmadan ve de PKK silahları bırakmadan demokratik talepleri konuşmanın ve Çözüm Süreci'ne devam etmenin bir rasyonalitesi yok.
Lakin çok tehlikeli bir şekilde Kürtlerle PKK'yı eşitleme noktasında hem sosyal medyada hem de bazı AK Partili'ler de bir eğilim var.
Böyle bir yanlışa düşmek hem teröre hizmet eder hem de Kürtlerin AK Parti'den uzaklaşmasını sağlar.
Milliyetçilik nereden gelirse gelsin tehlikelidir noktasında durulmalı ve Anadolu'nun kapılarını birlikte açan Türklerle Kürtlerin ittifakına her daim vurgu yapılmalıdır.
Sekizincisi… AK Parti'nin erken seçimdeki tek muhatabı halk olmalıdır.
Özellikle koalisyon olsun mu olmasın mı gibi bir referandum manasını da taşıyacak olan erken seçimde AK Parti bir partiyle ya da partilerle uğraşmamalı ve en önemlisi bir partiyi de baraj altı bırakmak için mücadele etmemelidir.
AK Parti 13 senedir bu ülkedeki varlığını halka yaptığı hizmetlere ve genişlettiği özgürlük sınırlarına borçludur.
Bunların hepsini de bu halkla beraber bu halkın dönüşüm ve değişim talepleriyle yapmıştır.
Onun için bundan sonraki süreçte de muhatap alacağı tek kitle halk olmalıdır ve sadece halka hitap etmelidir.
İlk etapta AK Parti için aklıma gelenleri bu şekilde özetleyebilirim.
Şimdiden AK Parti'ye oyunu vereceğini açıklayan biri olarak oy verdiğim partinin de en doğru şekilde mücadele etmesini isterim.
İnsan yeri geldiği zaman canından çok sevdiği ailesini bile eleştirebiliyorken belki de bu ülkede milyonların ikinci ailesi olan AK Parti'yi yapıcı bir şekilde eleştirmek de bizi 2023 hedeflerine taşımanın en sağlıklı yolu olacaktır.
AK Parti'nin halka sunacağı şeylerin temelinde insanların artık iyice bayatlaşan muhalefet partilerine bakıp da alternatifi olmadığını görüp alternatifsizlikten AK Parti'ye oyunu vermesinden ziyade AK Parti'ye AK Parti olduğu için oyunu vermesi en önemli hedef olmalı.
AK Parti'nin bu hedefi gerçekleştirmesini istemek de oyunu AK Parti'ye veren bir yurttaş olarak en doğal hakkımız.
Yazarlar
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrtadoğu’nun ‘Yeni Dönemi’ 9.12.2021 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
-
Burak Bilgehan ÖzpekVesayet Nedir, Nasıl Kurulur, Niçin Çöker? 16.04.2021 Tüm Yazıları
-
Firuz TÜRKERDARBE GİRİŞİMİNE HAZIR OLMAK 4.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız RamazanoğluYeni metin ne söyleyecek? 25.03.2021 Tüm Yazıları
-
RAGIP DURAN'Bir tek kişinin otoritesi suçtur!' 22.03.2021 Tüm Yazıları
-
Sevilay YALMANMesele Gergerlioğlu meselesi değil! 19.03.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKBACAKİZMİT KÖRFEZİ YAKIN, DENİZ BİZE ÇOK UZAK! 17.03.2021 Tüm Yazıları
-
Ural ATEŞERANADİL... 21.02.2021 Tüm Yazıları
-
Demir Küçükaydınİki Devrimci – Türeci ve Şahin 4.01.2021 Tüm Yazıları
-
Perihan MAĞDENHayaller: ETHOS, Gerçekler: BİR BAŞKADIR BENİM MEMLEKETİM 18.11.2020 Tüm Yazıları
-
Talat ULUSOY9 Eylül 1922, İzmir’in “KURTULUŞ” Günü’nde… 9.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mahmut ÖVÜRAK Parti mi “İhvan’cı” siz mi operasyon çekiyorsunuz? 8.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mustafa Yurtsever2010 YILI REFERANDUMU’NUN BİTMEYEN HİKAYESİ 29.08.2020 Tüm Yazıları
-
Hilâl KAPLANİstanbul Sözleşmesi yaşatır mı? 7.08.2020 Tüm Yazıları
-
Eşref ÇAKARKonca Yazışmaları... 5.08.2020 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunOsmanlı Kudüs’ü 4.06.2020 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANÜmitliyim, çünkü… 26.05.2020 Tüm Yazıları
-
Kadri GÜRSELTürkiye’de darbe mi olacak gerçekten? 16.05.2020 Tüm Yazıları
-
Sinan ÇİFTYÜREKTürbülanstan mayın tarlasına dalış yapan AKP! 13.05.2020 Tüm Yazıları
-
Yaşar YAKIŞTürkiye’nin iktidar partisi yardımlaşmayı da tekeline almak istiyor 25.04.2020 Tüm Yazıları
-
Orhan PamukEski salgınlar ve bugün biz 24.04.2020 Tüm Yazıları
-
Bejan MATURÖlüm hangi boşluğu doldurur? 12.04.2020 Tüm Yazıları
-
Umut ÖZKIRIMLIKorona ve milliyetçilik 8.04.2020 Tüm Yazıları
-
Raffi Hermon Araks‘ARTSAX (Dağlık Karabağ) MESELESİ, NEDİR VE NE DEĞİLDİR? 1.04.2020 Tüm Yazıları
-
Serdar KAYAİslam, Bilim, Virüs, Kumaş 24.03.2020 Tüm Yazıları
-
Markar ESAYANKarantina günlerinde yalnızlık... 20.03.2020 Tüm Yazıları
-
Eyüphan KAYACorona Virüs bir musibettir 19.03.2020 Tüm Yazıları
-
Metehan DemirMoskovanın samimiyet testi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Merve Şebnem OruçSürreel bir devrim: Gezi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Tayfun AtayGoebbels korosu söylüyor: "Her şey mükemmel efendim!" 18.02.2020 Tüm Yazıları
-
Hüseyin GÜLERCECHP, şimdi de İlker Başbuğu alet ediyor 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın AKDOĞANBirilerini suçlama yarışı 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Ufuk COŞKUNCemevleri için Cumhurbaşkanı’na Çağrı! 20.01.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın ERGÜNDOĞANGökdelen hançeri tam İzmir’in kalbine saplanıyordu ki… 16.12.2019 Tüm Yazıları
-
Nihat Ali ÖzcanOrtadoğu’nun karmakarışık halleri 22.10.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TenekeciDün ve bugün 11.09.2019 Tüm Yazıları
-
Haşmet BABAOĞLUİçerisini iyi anlamak için dışarıya bak! 9.09.2019 Tüm Yazıları
-
Esat KORKMAZYOLDAŞIM YAVUZ ÇANAK 29.08.2019 Tüm Yazıları
-
Ali KİREMİTCİDÜNYADA VE TÜRKİYE’DE SİYASET YENİDEN ŞEKİLLENİYOR 13.07.2019 Tüm Yazıları
-
Tayfun TURANAYILANA GAZOZ, BAYILANA LİMON. 11.07.2019 Tüm Yazıları
-
Mustafa DAĞCIÖTEKİLEŞTİRMENİN ÖTESİ= DÜŞMANLAŞTIRMAK 3.07.2019 Tüm Yazıları
-
Gürkan-Zengin23 Haziran seçimleri: Bir vak’ayi hayriyye 25.06.2019 Tüm Yazıları
-
Serdar ESEN"Herşey Çok Güzel Olacak" mı? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Celal DENİZIRKÇILIĞIN TEDAVİSİ VAR MIDIR? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet AY14 Mayıs güzellemelerinin anlamı 15.05.2019 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
29.10.2018
24.09.2018
9.02.2018
19.08.2018
29.07.2018
15.07.2018
1.02.2018
14.06.2018
4.02.2018
9.02.2016