Eser KARAKAŞ
Bu yazının yaklaşık aynısını yirmi senedir, 28 Şubat 1997’den beri yazıyoruz.
Yazıyoruz diyorum çünkü bu konu ile çok yakından ilgilenen Prof. Mehmet Altan maalesef yaklaşık bir buçuk senedir bu olanağını yitirdi, umarım en kısa sürede o parlak zekasını, bilgisini ve üslubunu tekrar gazete köşelerine taşıma olanağına kavuşur.
“Memur maaşları skandalı” başlığı maaşların düzeyi ile, en azından bu yazı çerçevesinde, ilgili değil; memur maaşlarının düzeyi nitelikli bir kamu hizmeti için, özellikle belirli sektörler için, mesela, yargı, eğitim, sağlık gibi, çok düşük, umarım başka bir yazıda bu düzey meselesini ele alma olanağımız olur.
Aşağıda basından aldığım son memur maaşları listesi-bilgisi var.
Lütfen bir bakın, bu listede ne eksik?
Fazla aramayın, ben size hemen söyleyeyim.
Listede müsteşar var, kaymakam var, vaiz var, profesör var.
Peki kimler yok?
Subaylar ve yargı çalışanları, hakimler ve savcılar yok.
Neden?
Bilmiyorum.
28 şubat döneminin o karanlık günlerinde dönemin siyasal iktidarı askere bir kıyak yapmak istedi, subay maaşları bir zam gördü ama mukayeselerden de kaçırmak için bu listeden 1998’den günümüze askerler artık yok.
Kimse yanlış anlamasın, Türkiye’de çok zor şartlarda görev yapan subayların, orduları yöneten generallerin maaşları hala çok düşük, ama benim sorun ettiğim mesele bu değil.
Sorun kamu gelirlerinden maaş alan kimselerin bir bölümünün maaşlarının bilgisinin kamudan gizlenmesidir, bu demokratik bir hukuk devletinde asla kabul edilebilir bir şey değildir.
Bu konuyu sürekli gündeme taşımak istedik Mehmet ile ama karşımızda adeta bir duvar vardı.
2005’de benzer bir maaş artışı yargı çalışanları için AKP tarafından yapıldı ve hemen arkasından da Maliye Bakanlığı’nın her sene açıklanan bu zam oranları listesinden hakimler ve savcılar da çıkarıldı.
Artık zam oranları listesinde ne askerleri ne de hakim ve savcıları görebiliyoruz; daha önce de belirttim, hakim ve savcılar da, yapılan zamma rağmen çok düşük maaş alıyorlar ama mesele maaşın düzeyi değil, bu maaşın kamudan gizlenmesi.
“Bilgi edinme hakkı” çerçevesinde bu konuda bilgi isteyen vatandaşlara da konunun “özel ve gizli” olduğu yönünde saçma sapan yanıtlar geliyor; unutmayalım, mesela Cumhurbaşkanlığı danışmanlarının maaşları için de yapılan bilgilenme başvurularına da bu tür saçma sapan yanıtlar verildi.
Saçma sapan diyorum zira kamu gelirlerinden maaş alan bir kişinin maaş bilgisi asla özel ve gizli bir konu olamaz, demokratik hukuk devletinin alfabesidir bu.
2004, 2005 senesinde liberal demokratların AKP’yi karınca kararınca destekledikleri senelerdi ama aslında bu maaş gizleme meselesi AKP’nin nereye ve nasıl evrildiğini çok iyi gösteriyordu ama tam göremedik galiba.
Konuyu dönemin Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e şahsen açtığımı hatırlıyorum, Sayın Şimşek de “Haklısınız, düzeltiriz” mealinde bir yanıt vermişti ama bu sohbetin üzerinden en azından yedi sene geçti, düzelen bir şey yok.
Memur maaşları skandalı, bu yazı çerçevesinde maaşların düzeyi değil, bazı maaşların kamunun bilgisinden kaçırılmasıdır.
Kimin malı kimden kaçırılıyor, anlamak mümkün değil.
Mehmet Altan yazı yazabilse idi “daha 1215 İngilteresinin Magna Carta düzeyine gelemedik” yorumunu yapardı muhtemelen.
Haksız mı olurdu?
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları




























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.12.2025
18.12.2025
8.12.2025
1.12.2025
26.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
3.11.2025
28.10.2025
23.10.2025