Aydın ENGİN
Ah, yazı günüm değildi. Parmaklarım kaşındı, bilgisayarın tuşları “Haydi başla, haydi” filan diye
yazıya çağırdı.
Nafile. Sonunda o Tırmık bugüne kaldı.
Reis’in son incisinden söz ediyorum.
AKP ilçe kongrelerine kadar inip konuştuğu günlerden birini yaşıyorduk. Belleğimi yokladım ve bir partinin ilçe kongresinde konuşan bir “cumhurbaşkanı”nı tarih yazmış mıdır diye, sordum soruşturdum. I-ıh, çok aşınmış bir medya jargonu ile söyleyeyim: Reis bir ilke imza atmıştı...
İlçe kongresinde konuşan bir cumhurbaşkanına fit oldum. Belki yakında partisinin semtlerde yapılan delege seçimlerine filan da katılıp konuşursa şaşırmayacağım.
Okumuşsunuzdur, Reis, AKP Pendik İlçe Kongresi’nde konuştu. Partisinin Pendik delegelerine ve salona futbol tribünlerini hatırlatan “Reeeecep Taaayyip Erdoğan... Recep Tayyip Erdoğan” türküsü söylemeye gelenlere seslendi.
En can alıcı bölümlerini aynen aktarıyorum:
“..... Bazılarının burayı yaşanmaz bulup yurtdışına gitmeyi söylediğini duyuyorum (.......) Türkiye’de, İstanbul’da yaşayamam diyenler ülkemize değil hayata küsmüş demektir. Bunların bilet paralarını verip göndermek lazım.”
Vay be!..
“Körle yatan şaşı kalkar” diye bir halk deyişi vardır. Buna da “MHP ile yatan milliyetçi kalkar” dense yeridir.
Özellikle 70’li yıllara damgasını vuran
o kara ünlü MHP sloganını hatırlar mısınız? Hani “Ya sev ya terk et” deyip Türk milliyetçiliği konusunda MHP’den farklı düşünenlere bu ülkede yaşam hakkı tanımadıklarını ilan eden sloganı?
Reis’in partisinin söyledikleri bu sloganın günümüze uyarlanmışı, yani moda deyimle güncellenmişi değil de nedir?
Ve bunu söyleyen “millet” değil, “ümmet” kültürü ile büyümüş, bu kültürü benimsemiş bir siyasal İslamcı.
Ve bunu söyleyen 2013 Şubatı’nda “... Bu süreçte kimse bizim karşımıza Kürtlükle de Türklükle de çıkmasın. Biz her türlü milliyetçiliği ayaklarının altına almış bir iktidarız” diye kostaklanmış bir siyasetçi.
***
Birileri bu ülkeyi yaşanamaz bulup yurtdışına gitmeyi düşünüyor mu?
Evet. Reis’in kulağına gelen benim de, bizim de kulaklarımıza geliyor elbette.
Peki, kim bunlar?
KHK denen “Kanuna uygun, hukuka aykırı” kararlarla işinden atılan, herhangi bir başka işe girmesinin önü devlet zoruyla kesilen, neredeyse fırıncıların ekmek vermesi yasaklanmış akademisyenler, öğretmenler, gencecik öğrenciler, hekimler, sağlık emekçileri, yargıçlar, savcılar. Haklarında akıldışı hapis cezaları istenen gazeteciler, komutanlarının emirlerine uymak dışında hiçbir suçları bulunmayan askeri öğrenciler...
Eğer bir ülkede birileri bu ülkeyi yaşanmaz bulup yurtdışına gitme eğilimi, kararı, düşüncesi taşıyorlarsa sorumlu ve iktidar sahibi bir siyasetçi önce ve mutlaka “Bu ülkenin bazı yurttaşları acaba neden böyle düşüncelere kapılıyor, böyle eğilimler besliyor” diye sorsa gerek.
Bunu yapmayıp alay edercesine “Bunların bilet paralarını verip göndermek lazım” diyen bir siyasetçiye birilerinin dönüp “Yav biz pek çoğuz. Bütçe bu kadarını kaldıramaz. En iyisi ülkeyi bu hale getirenleri, bilet paralarını biz aramızda toplayıp yollayalım.. İster Katar’a, ister Suudi Arabistan’a, ister Trump’ın yanına, ister Putin’in koltuk altına” dese...
Haksız mı olur?
Sanmıyorum.
Peki, bunu dediği için suç işlemiş mi olur?
Haaa, bak bu mümkün. İyisi mi ben demeyeyim, siz de demeyin.
N’olur, n’olmaz...
Yazarlar
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Karamsarlık yaymak’ 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYargıda yine mi temizlik başlamış? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021