Fehmi KORU
NATO tatbikatı sırasında yapılan gerçekten büyük bir edepsizlik…
Yapılan bir askeri tatbikat; orada Türkiye’nin ilk (Mustafa Kemal Atatürk) ve son (Tayyip Erdoğan) cumhurbaşkanlarını ‘düşman’ ve ‘düşman ile işbirliği halinde’ göstermeye kalkışılmasının ve buna geçit verilmesinin hiçbir mazereti olamaz.
Türkiye’nin tepkisi elbette yerindedir; sadece bilgisayar programını hazırlayan bir-iki eleman değil, emir-komuta zincirinin her halkası bu densizlikten sorumlu tutulmalıdır.
Bunu yaparken de densizlik sergileyenlerin niyeti konusu hep aklımızda olmalı.
Niyet okuyacağız, evet…
Ortak tatbikat Norveç’te yapılıyor ve 40 Türk Silâhlı Kuvvetleri (TSK) mensubu da masa üzerinde bilgisayar oyunu tarzında yapılan tatbikatta yer alıyordu.
‘Düşman’ ve ‘düşman ile işbirliği halinde’ gösterilen Atatürk ve Erdoğan’ın yakışıksız biçimde sunulmasının katılanlar tarafından fark edilmemesi herhalde düşünülemez.
Sadece Türk askerleri değil, diğer ülkelerden katılan askerler de yapılan kepazeliği ânında fark etmişlerdir.
O halde şöyle düşünmemiz yanlış olmaz: Bu sunum fark edileceği bilinerek hazırlanmıştır.
Hatta bir adım daha ileri gidip şunu da kayda geçirebiliriz: Sunumu hazırlayan ve sunulmasına izin verenler Türkiye’den gelecek tepkileri de hesap etmişlerdir.
Peki ama neden?
Son zamanlarda yabancı televizyon dizilerinde Türkiye’nin adı sıkça geçiyor. Bazı dizilerde doğrudan, bazılarında dolaylı yollarla Türkiye ve daha çok yönetimi hakkında kötü izlenim bırakacak mesajlar veriliyor.
Tesadüf müdür? Sanmam.
NATO tatbikatına sunumu hazırlayanlar işi daha ileri bir noktaya taşımış oldu.
Belli ki, Türkiye gündemde kalsın ve tartışılsın isteniyor.
Tartışılsın ve sonunda Batılı kurumlar içerisinde yer alır durumdan çıkarılsın…
Çıkarılsın ki, Norveç’teki sunumda olduğu gibi, ‘düşman’ hale getirilebilsin…
Burada biraz durun ve şimdiye kadar yazdıklarım üzerinde düşünün…
Haçlı Seferleri’ni düşünün…
Protestanlığın kurucusu Martin Luther’in Türkleri ‘Deccal’ olarak tanımlamasını, tarih boyunca Avrupa’nın ‘Türk’ sözcüğünü ‘Müslüman’ ile eş-anlamlı olarak kullanmasını…
Osmanlı’nın çöküşüne giden yolda çıkarılmış ‘Şark Meselesi’ üzerinde de düşünün…
‘Avrupalı’nın zihin yapısını oluşturan tarihi hakikatler bunlar…
Türkiye 20. yüzyıl içerisinde bu zihniyeti kırmak için Batı kurumları içerisinde yer alıyor.
NATO, içinde ABD ve Kanada da yer aldığı için, o kurumlardan en önemlisi; esasen Türkiye’nin NATO üyeliğini Avrupa ülkelerine kabul ettiren de, en başta, ABD’ydi..
Avrupa Türkiye’yi kendi birliği içerisine almakta hep nazlandı, hâlâ nazlanıyor; geçmişte NATO dışında bir ‘Avrupa Ordusu’ kurma projelerinin her gündeme gelişinde, ‘AB adayı ülke’ konumunda Türkiye bulunduğu için, o konuda fazla mesafe alınamamıştır.
Turgut Özal’ın Paris’te buna isyan ettiğinin tanığıyım.
Şimdilerde ‘Kalıcı Yapılandırılmış İşbirliği’ veya kısa adıyla PESCO diye yeni bir Avrupa savunma anlaşmasının çalışmaları sürdürülüyor ve içerisinde Türkiye’nin adı geçmiyor.
NATO’dan ayrılırsak geride kalanlar arasından çok fazla üzülen çıkacağını sanmıyorum.
Ayrılmalı mıyız?
Türkiye’yi yönetenlerin, özellikle son zamanlarda, NATO’dan sıtkı sıyrılmış görünüyor. 2002 öncesinde de farklı itirazlar yükseliyordu NATO’ya karşı; ancak şimdilerde yeni unsurlar da o klasik itirazlara eklendi.
Bazı temel askeri ihtiyaçlarına kulak tıkanıyor Türkiye’nin; o ihtiyaçları alternatif kaynaklardan (sözgelimi Rusya’dan) karşılamasına da hoş gözle bakılmıyor.
En önemlisi de, 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında NATO’dan çıkan kınamaların cılız oluşuydu. NATO karargahlarında görevli çok sayıda subay da çağrıldığı halde ülkeye dönmek yerine değişik ülkelerden sığınma hakkı talep etmeyi yeğledi.
Sığınma hakkı isteyen subaylara arka çıkan açıklamalar yapan NATO yetkilileri oldu.
Norveç’te yapılan tatbikatta slaytlara yansıtılan rahatsız edici görüntüleri bu arka-plana bakarak değerlendirmemiz gerekiyor.
Belli ki, bir mahfil, yöneticilerinin NATO’dan zaten sıtkı sıyrılmış Türkiye’yi rencide edeceği ve en sert biçimde tepki verileceği düşünülerek hazırlanmış tatbikat sunumuyla, ülkemize kapıyı gösteriyor…
Kapıyı sertçe vuralım ve çıkalım mı?
Bunu yapabiliriz elbette, ancak bu konuda da biraz düşünmemiz gerekiyor.
İskoçya’nın Turnbury kasabasında yapılan liderler zirvesinden (1990) beri, NATO, bir savunma birliği olmaktan adım adım uzaklaşıyor. En son bu yıl Brüksel’de yapılan olağanüstü toplantısında IŞİD’le mücadeleye NATO’nun da katılması kararlaştırıldı.
Turnbury’de, evsahibi ülke başbakanı Margaret Thatcher, daha sonraki stratejik görevin “İslâm Dünyası’ndan gelebilecek tehditler” olacağını söylemişti.
NATO üyesi olarak Türkiye, mücadelenin, bir ‘Hilâl-Salip Savaşı’na dönmemesinin sigortası…
Çağdaş Haçlı Seferleri’ni NATO’daki varlığımız engelleyebilecek bir unsur.
İçinde Türkiye’nin yer almadığı bir NATO’nun ‘düşman’ kavramına yükleyeceği anlam farklı olacaktır.
Atatürk ve Erdoğan fotoğrafları kullanılarak yapılan çirkin ve edepsiz sunum, Türkiye’nin kapıyı çarpıp çıkması durumunda, her NATO tatbikatında kullanılabilir hale gelebilecektir.
Size de öyle gelmiyor mu?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
16.06.2025
10.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025
18.05.2025