Hidayet Şefkatli TUKSAL
“Sanatkârlarına karşı bu denli şedit, bu kadar acımasız başka bir ‘devlet’ var mıdır bilmiyorum. Kimisi sosyal adalet duygusuyla sosyalizme gönül vermişti, kimisi İslâm irfanının peşindeydi, kimisi ‘ekmeksiz yaşarım hürriyetsiz asla’ diyordu, kimisi, memleketini, kadınları ve özgürlüğü çok sevdiğini söylüyordu. Ufukları bu denli dar, bu kadar buyurgan ve farklı düşünenlere karşı alabildiğine hoşgörüsüz başka bir iktidar olmuş mudur bilmiyorum. Geride o kadar çok gözü yaşlı, örselenmiş, yaralanmış ve acı çeken evlat bırakan başka bir ‘devlet baba’dan söz edilebilir mi? Oysa bütün bunlar, ‘uygar, hürriyetçi, halkçı ve cumhur’dan yana bir toplumsal düzen’ uğruna yapılıyordu...”

Bu sözler, Sadık Yalsızuçanlar’ın 2011 yılında yayınlanan Cumhuriyetin Gözü Yaşlı Çocukları kitabının arka kapağındaki tanıtım yazısından bir alıntı. “Cumhuriyetin Gözü Yaşlı Çocukları” kitap başlığı olmadan önce 2007 yılının Cumhuriyet bayramında Genç Siviller tarafından düzenlenen bir etkinlikti. Ben de, sanırım Yıldıray Oğur’un dâvetiyle, o dönemin mağdurlarından Nezihe Muhittin konusunda bir sunumla katılmıştım. Hem kendi sunumuma hazırlanırken (ki Yaprak Zihnioğlu’nun Kadınsız İnkılâp kitabından yararlanmıştım), hem de dinlediğim başka sunumlardan çok şey öğrenmiştim. Ömrüm boyunca idrak ettiğim Cumhuriyet bayramlarının en anlamlısıydı; böyle hissetmiştim ağlamaktan kızaran gözlerimi silerken.
Bugün başka bir niyetle yazmaya oturmuşken, o günü hatırladım, 29 Ekim 2007’yi. Kim vardı, kimleri konuşmuştuk diye internette gezinirken işte bu kitaba rastladım. Yukarıdaki alıntıyı yaptığım yerde “Türk Kafka’sı” olarak takdim edilen Sadık Yalsızuçanlar şöyle başlamıştı kitabına:
“29 Ekim 2007 Pazartesi günü, Genç Sivillerin Bilgi Üniversitesinde düzenlediği ‘Cumhuriyetin Gözü Yaşlı Çocukları’ etkinliğinde Adnan Menderes’ten Seyyit Rıza’ya, Nazım Hikmet’ten Aziz Nesin’e, Bediüzzaman’dan Ahmed Arif’e onlarca bilge, aydın ve şaire dil olmaya çalıştık.
“Gün boyu bir ‘sivil Cumhuriyet’ sınıfının panosunda elliye yakın mağdur ve mazlum değer resm-i geçit yaptı. Bunlar bilinen ve ünlenmiş mazlumlar. Geride bilinmeyen yüz binlerce belki milyonu baliğ mazlum var. Sadece Dersim’de altmış bin insan ölmüş. Onlarca kalkışmanın ardından yüz binlerce beden toprağa karılmış, darağacında sallanmış veya mazgalların ardına tıkılmış.
“Adnan Menderes’i anlatan Murat Belge haklı ve ironik biçimde sordu: “Dünyanın demokratik ülkelerinin hiç birinde tek büyük adam ve tek heykel yoktur. Mutlaka birden fazla büyük adam vardır. Ama bizim ülkemizde, tek büyük adam vardır ve başka büyük adamlar hep haindir!” Dînî rehberleri, bilgeleri ve âlimleri bir yana bırakalım, şairlere yaptıklarımızı düşünelim sadece. Ya hapsettik, ya idam ettik, ya fâili meçhulle yok ettik bu değerleri.”
Ve yazarımız, Âfet İnan’ın Hatıralar ve Belgeler kitabına dayanarak, yeni rejimin edebiyatçılara yönelik talimatlarından ve zulmünden bahsettikten sonra devam eder:
“Buna yol açan veya imkân veren bir Cumhuriyet’in sorunlarının alabildiğine derinleştiği, kronikleştiği ve giderek onlarca çözümsüz alan ürettiği kavurucu bir daralmanın içinden geçiyoruz. Müslüman dindarların, Kürtlerin, gayr-i Müslim kökenli vatandaşların, sayısı bir elin parmaklarını geçmese de özgürlükçü, adalet duygusu güçlü, hukuk devleti anlayışını önde tutan ve onurlu bilim adamlarının, gazetecilerin, egemen sistemin nosyonlarına itiraz eden, eleştiren, sorgulayan düşünce ve sanat insanlarının lanetlendiği bir akıl tutulması süreci bu.”
Ve Kafka’mız, Bediüzzaman’ın bir savunmasından uzun bir alıntı yaptıktan, Sokrates’in savunmasındaki bir inceliğe değindikten sonra, kitabın önsözünü şöyle sonlandırıyor:
“Elli yedi yıl önce bugün ‘insan hakları bildirgesi’ne imza koyan devletimiz, umarım bir gün hem ‘insan hakları bildirgesi’nin muharriri kim?’ diye sorabilir ve hem de en şerefli varlık olarak yaratılan insanın onuruna yaraşır bir hukuk düzeninin, bir bilim, sanat ve düşünce dünyasının kapılarını aralayabilir.”
Vallahi ne yalan söyleyeyim, şu naklettiğim satırlar, bana hem bir asır kadar uzak geliyor, hem de bugün kadar yakın.
Biz o günlerde, bunları demokratik vizyonu içinde konuşabildiğimiz AK Parti’yi gerçekten çok sevmiştik.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
4.04.2021
28.03.2021
12.12.2020
23.11.2020
2.01.2020
13.10.2020
29.09.2020
21.09.2020
13.09.2020
5.09.2020