Mehmet TIRAŞ

ÜLKE KALKINIYOR BÜYÜYOR DA VATANDAŞ NİYE FAKİRLEŞİYOR
3.02.2018
938

 Türkiye İstatistik Kurumu(TÜİK) 2017 yılında Türkiye’nin yüzde 7. 4 büyüdüğünü açıkladı.

Bu açıklama üzerine iktidar mensupları pek bir şey açıklamadılar,neden acaba?

İnandırıcı değil ki?

TÜİK’in açıklamasından bir kaç gün önce ekonomiden sorumlu Bakan Mehmet Şimşek ekonominin gidişatının iyi olmadığı doğrultu da sinyaller verdi, hatta iş adamlarına borçlanmayın çağrısı yaptı..

Erdoğan Bakanına anında fırçayı bastı ne oluyor bize yav, kendi ayağımıza kurşun sıkıyoruz diye..

Erdoğan’ın ekonomi baş danışmanı Yiğit Bulut Erdoğan’ın ardından bakana lafı sokuşturdu,kurşun içeriden dedi.

2008 yılından beri ülke ekonomisi yerinde sayıyor ve 800 milyar dolar bandına takılı kaldı.

Sorularımıza  devam edelim..

Ülke büyüyorsa  bu vatandaşın alım gücüne niye yansımıyor?

Enflasyon neden 10-12 seviyelerde  ve çift rakamlarda seyrediyor?

Ülke bu kadar ciddi bir büyüme oldu ise, işsizlik niye düşmüyor,yüzde 12 açılandı ve 3.5 milyon işsiz..

Bu resmi rakam başka kuruluşların sendikaların araştırmalarında işsizlik yüzde 20’lerde çıkıyor.

Üniversite mezunu her dört gençten birisi işsiz..

Ekonomide  zenginleşiyorsak  17 milyon insanın yoksulluk içinde,  günde 2 dolarla hayatını idame ettiğini nasıl ifade edeceksiniz?

Bin 604 TL olan  asgari ücret  dolar karşısında 400 dolara düşerken..

Türkiye büyüyor kalkınıyor ama gelir dağılımındaki  makasta  gittikçe açılıyor..

Zengin daha zengin olurken,fakir sayısı gittikçe artıyor..

İşte rakamlar.

Akp’e iktidara geldiğinde toplumun yüzde 1’i milli gelirin yüzde 30’nu alırken..

 2017 yılında toplumun yüzde 1’i milli gelirin yüzde 67’sini alıyor.

Yani 800 milyar doların, 536 milyar dolarını 800 bin kişi alıyor.

İnanılacak gibi değil ama bu bir vaka.

Ekonomik büyüme toplumun refahını artırdığı ölçüde değerlidir.

2008 yılında  kişi başı milli  gelir 10 bin 931 dolarken,2017’de 10 bin 597 dolara düştü..

Ya doların ateşini düşürülememesi  4 Tl etrafında dolaşması,TL’nin dünyada dolar karşısında en fazla değer kaybeden para olmasına ne diyeceksiniz?

Benzinin Litresini 6 TL’ye dayanması?

Ülke büyüyorsa bu zamların neyin nesi?

Zam demek bütçe açığını kapatmak demek!.

Elektriğe zam kapıda bekliyor.

Vatandaşın temel gıdası olan kuru gıdaların fiyatlarının el yakması ve Nohut ve Kuru fasulyenin ortalama 10 Tl’den aşağı düşmemesi.Sebze ve meyvelerin kilosunun 5 TL’den aşağı olmaması!.

Tarım ve hayvancılık neredeyse bitme noktasında ve  iktidar mensupları bunları konuşmamak için köşe bucak kaçıyorlar.

Böyle giderse kırmızı etin bazı türleri yenilecek değil tadımlık olacak.

Anlamakta zorlanıyoruz durmadan kırmızı et ve sığır  ithal ediyorlar ama et fiyatları düşmüyor?

Çıkıp da bir yetkili etraflıca gerçeği  dile getiren bir açıklama yapmıyor.

Muhalefeti ve gerçek özgürlüğün sahibi olan  tarım ve hayvancılıkla uğraşanlara kulak veren yok.

Demokrasi ve hukuktan uzaklaşırsanız hiç bir sorunu çözemezsiniz..

OHAL ile ülkeyi yönetmeye devam ederseniz, bugünleri arar olursunuz ve ekonomi her alanda dökülmeye devam edecek.

Hem büyüyoruz diye TÜİK’e açıklama yaptırıyorlar ardından ekonomini kötü gidişinden kendileri tedirginler.

Hangisine  inanalım.

Ekonomiden sorumlu bakanın söyledikleri vatandaşın ızdırabıyla örtüşüyor..

OHAL ilanın ardından, bir de Afrin’e TSK’nin  yaptığı operasyon ile hiç bir konuyu ve sorunu çok yönlü etraflıca tartışamaz ve dile getiremez olduk.

İş cinayetleri başka bir insanlık dramı olarak devam ediyor.

Hergün Türkiye’de 5 işçi iş kazası adı altında katledilirken,7 işçi sakat kalarak iş göremez durumuna düşüyor..

Akp’nin 15 yıllık iktidarında 20 bin 800 işçi cinayet ekonomisi sonucu  hayatını kaybetti.

2018 yılında da cinayet ekonomisi hız kesmeden devam ediyor.

 Ocak ayında 141 işçi ölürken,Şubat ayında 121 işçi yaşamdan koparıldı.

Sağ olsun anlı şanlı iktidar destekli işçi sendikalarımızdan bir basın açıklaması yaparak,iş cinayetlerini kınama lüksüne bile tenezzül etmiyorlar.

Erdoğan demedi mi iş kazaları için  bu işin fıtratında var..Bunu diyen Erdoğan protesto edileceği yerde  işçi konfederasyonlarının Genel Kurullarında,  sendikacılar ve delegeler tarafından ayakta alkışlandı.

Sendikacılar ve işçiler memnun ki halinden/ alkışlamak geliyor içinden.

Yine de biz son sorumuzla yazıya noktaya koyalım..

Ekonomi büyüyorsa vatandaşın alım gücüne niye yansımıyor?

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar