Mustafa ARMAGAN
800 yılının Noel günü Roma’daki Sen Piyer Bazilikası’nda bir taç giyme töreni vardı. Bizim “Şarlman” diye bildiğimiz Karolenj Kralı Charlemagne, Papa III. Leo’nun önüne diz çökmüş, başına “Romalıların İmparatoru” unvanıyla tacın konulmasını beklemektedir. Papa aslında minnet borcunu ödemektedir.
Birkaç yıl öncesine kadar iyice gözden düşmüş olan III. Leo, bir tören sırasında kendisini zina yapmak ve yalan yere yemin etmekle suçlayan rakiplerinin saldırısına uğramıştı; saldırgan gözlerini oyacak ve dilini kesecekti ki, son anda kurtarıldı. Ardından Şarlman’ın yanına gitti. Şarlman Papa’yı koluna takarak Roma’ya gelmiş, onu tahta oturtmuş, kendisi de beklenmedik bir şekilde Roma tacını giymişti.
Roma diriliyor, onun ezeli rakibi Bizans ise bundan hoşlanmıyordu. Zira Papalık, Roma İmparatorluğu çöktükten sonra onun devamı olan Bizans İmparatoru veya İmparatoriçesi’ne dayanıyordu. Ancak artık Avrupa’da Franklar diye bir siyasî kudret doğmuştu. Papa onlara dayanarak Bizans’tan yakasını kurtarabilirdi. (G. Kerr, Avrupa’nın Kısa Tarihi, Kalkedon: 2011, s. 13-16.)
İşte istifa hadisesiyle yeniden gündeme gelen Bizans’tan kopmuş Avrupaî Papalık kurumu Romalı III. Leo ile sarışın Şarlman’ın işbirliğiyle kurulmuştu.
Papalığı yabana atmayın, zira Avrupa’yı kuran ve ona aslî kimliğini kazandıran kurumdur. Bizim tarihimizle de yakından ilgilidir. Mesela İslam dünyasını yüzyıllarca uğraştıracak Haçlı seferlerinin başlaması Papa II. Urban’ın marifetidir. Endülijans, yani para karşılığı cennetten tapu dağıtma uygulaması, “Roma’daki Ayasofya” olarak tanımlanan Sen Piyer Kilisesi’nin inşasına yardım toplamayı amaçlayan bir girişimdi.
Fatih Sultan Mehmed’e ‘bir avuç su” (aquae pauxillum) karşılığında vaftiz olup Hıristiyanlığa geçmeyi teklif etmesiyle övünen edebiyatçı Papa II. Pius, tabii ki bu mektubu hiçbir zaman göndermedi.
Burada dikkatinizi, vefatının 95. yılında Abdülhamid Han ile bir Papa arasındaki diyaloğa çekmek istiyorum.
İşte Papa XIII. Leo (1878-1903) ile II. Abdülhamid’in arşiv belgelerine yansıyan ilişkilerinden birkaç sayfa.

Sultan Abdül-hamid’in yapımına katkıda bulunduğu Roma’daki Gioacchino in Prati Kilisesi.
Tebrikler, taziyeler
Papa IX. Pius 1878’de ölmüş ve yerine XIII. Leo geçmiştir. Yeni Papa, bir piskoposu gönderir Abdülhamid’e ve taziyesine teşekkür etmesini ister. Padişaha saygısını belirten Papa, Osmanlı topraklarında yaşayan Katoliklerin “tam bir itaat ve oğula yakışacak bir sadakat” içinde bulunmaları gerektiğinin bilincinde olduğu mesajını iletir. Katolik mezhebi ayinlerinin Osmanlı ülkesinde serbestçe icrasından duyduğu memnuniyeti de belirtmekten geri kalmaz.
Abdülhamid diyaloglarına devam eder. Papa’nın kardeşi ölünce taziyename gönderir. Papa şöyle teşekkür eder:
“Aziz kardeşimizin ölümü münasebetiyle şerefli padişah hazretleri tarafından lütfen telgrafla vuku bulan taziye ve temenniler indimizde gönülden duyulan güzelliklerin bir delili addolunmuş ve fazlasıyla takdirimizi celb etmiştir. Samimi teşekkürlerimizle beraber yüce zatları ve saltanatlarının ikballerinin sürüp gitmesi ve mutlulukları hakkındaki arzumuzun bir teminat olarak kabul buyurulmasını rica ederim.” (1881)
4 yıl sonra Papa, Abdülhamid’in tahta çıkışının 9. yıldönümünü kutlar. 2 yıl sonraysa Papa’ya yapılacak bir ‘jübile’ vesilesiyle Sultan’ın tebrikname gönderdiği görülür. 1895’te Papa Vekili Bonetti hastalanır. Abdülhamid bir adamıyla hal hatır sordurur, İstanbul’dan bir doktor gönderilebileceğini bildirir. Kendisine teşekkür edilir ve bu iltifatın hastaya her türlü ilaçtan daha iyi geleceği belirtilir. Tabii ilişkiler her zaman güllük gülistanlık değildir. Nitekim Papa’dan gelen 1896 tarihli mektup, bazı vilayetlerde Hıristiyanların zararına üzücü olaylar yaşandığına değinir, soruna Padişah’ın çözüm bulacağına olan inancını belirterek biter. Bir sonraki Papa X. Pius’la da tebrikleşmeler devam ededursun biz çarpıcı bir olaya mercek tutalım.
Yıl 1848. Abdülmecid zamanın Papa’sına çok değerli hediyeler gönderir. Papa bunlara o kadar önem verir ki, hediyelerin halk tarafından görülebilmesi ve sevincine ortak olabilmesi için 7 gün boyunca bir yere konularak seyrettirilmesini emreder. Bütün Romalılar seyre gelir ve hep bir ağızdan “Çok yaşa!” diye bağırırlar.
Bu defa 1887’de Sultan’ın Papa’ya bir yüzük ihsan buyurduğunu görüyoruz. Belge şöyle devam ediyor: “Papa parmağında taşıdığı yüzüğü çıkarıp zat-ı Hazret-i tacdari tarafından gönderilen yüzüğü taşımaya karar vermiştir.”
“Bu ne kadar güzel” diyen Papa, yüzüğün sergide teşhir edilmesini ister.
Roma’da ‘yaşasın Abdülhamid’ sesleri
Abdülhamid, vefatından kısa bir süre önce bir başka jübile töreni yapılan XIII. Leo’ya yine değerli bir yüzük göndermiştir. Hediyeleri götüren Osmanlı Dışişleri Bakanı, Roma’da büyük ilgi görmüş, yaptığı konuşmalarda Osmanlı ülkesindeki dinî hoşgörünün Avrupa ülkelerinde bile bulunmadığını söylemiş ve beyanatları “Daily News” ve “Petit Journal” gibi gazetelerde çıkmıştır.
19 Şubat 1903 günü Sen Piyer Kilisesi’nin girişinde toplanan halk, Papa’nın törene gelişi sırasında hep bir ağızdan “Yaşasın Papa!” diye bağırmaya başlamıştır. Tam bu sırada kalabalık içinde Osmanlı Dışişleri Bakanı’nı fark eden kalabalık bu defa “Sultan Hamid Han yaşasın!” nidalarıyla ona olan saygılarını arz etmiştir. Bu tablonun ‘misli görülmemiş bir olay’ olduğu belirtilir. Hediyelerin yalnız bizden Vatikan’a gittiğini sanıyorsanız aldanıyorsunuz. Papaların gerek Abdülmecid’e, gerekse Abdülhamid’e gönderdiği hediyeler arasında mozaik bir masa dahi vardır. Nişanlar vs. liste epeyce uzun.
Anlaşılan, baba oğul padişahlar Abdülmecid ve Abdülhamid, Papalarla iyi geçinmeyi menfaatlerine uygun görüyorlardı. Papalığın Avrupa’da nasıl bir denge unsuru olduğunu biliyor ve Halifelikten gelen nüfuzlarını geçirebilecekleri bir koz olarak onları karşılarına almak istemiyorlardı. Nitekim Abdülhamid’in İslamiyet aleyhindeki bir piyesin İtalya’da yasaklanması için Papa’yı devreye soktuğunu ve amacına böylece ulaştığını biliyoruz.
Vatikan’daki Gioacchino in Prati Kilisesi’nin girişine konulan “Memalik-i Osmaniye” yazısı Abdülhamid’in Vatikan politikasının simgesi olarak ziyaretçilerine göz kırpmaktadır.
Not: Arşiv belgeleri Taceddin Kayaoğlu’nun “Beyaz Diplomasi” (Fide: 2007) adlı kitabından alınmıştır.
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
- 10 dakikada referandum tarihimiz
16.04.2017 - Ayak öptüren cumhurbaşkanından alın öptüren cumhurbaşkanına
9.02.2017 - Osmanlı hanedanının malları haraç mezat nasıl satıldı?
26.03.2017 - Çanakkale’de Kemalist mitolojinin örttüğü bir yenilgi
19.03.2017 - Sultan Abdülhamid Harf İnkılabı mı yapacaktı?
12.03.2017 - Eğitimde altın fırsat önümüzde duruyor
26.02.2017 - İskilipli Atıf Hoca’yı neden idam ettiler?
5.02.2017 - Kazım Karabekir harf inkılabına nasıl karşı çıkmıştı?
29.01.2017 - “Yeni tarih müfredatı”nda eski hamam eski tas
22.01.2017 - İnönü gazilerimize değil, Yunan harp malullerine 300 lira yardım etmiş!
15.01.2017
Yazarlar
-
Bekir AĞIRDIRVerilerle toplumsal sıkışma: Kredi limiti artık yaşamı belirliyor, halk borçlanarak hayatta kalıyor 17.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları



















































































































Hrac Madooglu
Onursuz insanlarda ruh var midir peki? Mevki ve para sahibi olmak icin dini kullanan, yalan konusan, surekli rol kesen bir adamin ruhu var midir?