Ural ATEŞER

SALDIRI KÜLTÜRÜ...
2014

 Beğenmediğine hakaret etmek, en aşağılık ifadelerle hücum etmek, anası-babası-soyusopu ile vurmak, pusu kurmak ... ve sonunda darp etmek, hatta öldürmek... Bunlar "düello" geleneği olmayan, tartışma ve uzlaşma geleneği olmayan, kendinden başka kimseye saygı duymayan toplumsal özelliklerin tezahürüdür...

Tüm büyük resmi görmeyip tek olaya takılanlar; ancak bir adam dövüldüğü, kemikleri kırıldığı vakit insan haklarını, basın özgürlüğünü hatırlayanlar; bu saldırı kültürüne karşı çıkmayan, her cepheden yapılan tehdit siyasetine toptan karşı çıkmadan  kendi meşrebine göre tavır alan, ülkede medeni bir tartışma ortamı için mücadele etmeyen, sadece meşrebine dokunan saldırıyı lanetliyenler timsah gözyaşı dökmektedir...

Saldırıyı, hakareti, muhatabını her metotla "bitirmeyi" siyasal mücadele sananlara her adımda karşı çıkılmadığı zaman, gazeteci Ahmet Hakan'a yapılan vahşi saldırı da vaka-i adiye'den sayılır bu ülkede...

Bakın, kısa bir araştırma sonucunda ortaya çıkan somut noktalara (sosyal medyadan alsım):

“Ahmet Hakan evinin önünde dövülmüş

Acaba kim yaptı? İşte olağan şüpheliler:

a) "Seni Şanzelize'ye kadar kovalarım lan" dediği Cem Uzan

b) "İstersek seni sinek gibi ezeriz" diyen Cem Küçük

c) Geçtiğimiz günlerde Ahmet Hakan'a 48 saat özür dilemesi için mühlet veren MHP

d) "Gel Hele Gel, Yav Bırakın Gelsin Hele" dediği Abdurrahim Boynukalın

e) "El yumruğu yemeyen kendininkini balyoz zanneder. benden günah gitti Ahmet Hakan" diyen Bingöllü Kenan

f) Erdoğan ile kavgasında kendisine karşı çok fazla cephe açılan ve mağduriyet arayan Aydın Doğan

g) bu örnekleri çoğaltalım...”

Herkes birbirine, “sen benim kim olduğumu biliyor musun lan...” diye başlayıp, türlü çeşitli tehditlerle sürdürüyor siyasi ya da özel tartışmalarını... Sonra da şaşırıyoruz bir gazeteci dövüldüğünde... Tekrar söylüyorum, medeni tartışma ve uzlaşma ortamı için mücadele edilmediği ve herkesin “iğneyi kendine batırmadığı” sürece, hiç şaşırmayalım böyle olaylara...

Ahmet Hakan'a yapılan saldırıyı, "iğneyi kendime batırarak" lanetliyorum... Herkesin "iğneyi kendine batırmasını" diliyorum ve geçmiş olsun, bu son olsun diyorum...

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar