Yalçın AKDOĞAN
Allah için vatan, bayrak, namus, mukaddesat uğruna şehadete yürüyen yiğitler açıkça bir sevda destanı yazarlar...
Korkmadan ölüme doğru koşmak kahramanlıktır, sevda ve aşkla koşmak ise daha fazlasıdır, en sevgili için kendinden geçmektir.
Şehitlik öyle bir mertebedir ki, Yüce Allah onları Nebiler, Sıddıklar veSalihlerle birlikte zikreder.
Şehadet şerbetine susayan yiğitler bebeğin anne sütüne koşması gibi ölüme koşarlar.
Peygamberimizin asil sahabesi şehadet için birbiriyle yarışırdı. Kimisi engelli olmasına rağmen öne atılır, kimisi ise evindeki 7 küçük çocuğu büyük çocuğuna emanet edip cenge koşardı.
Bu yüzden şehadet dünyadan geçmektir. Hem dünya sevgisi hem şehadet aşkı bir kalbe sığmaz...
Tüm sevdiklerini bırakıp, canından geçip en sevgiliye yönelmek asil bir fedakârlıktır.
Sonunu düşünenden kahraman olmazmış... Şehitlik, ölümle bitecek gibi görünen bir sondan korkmamanın da ötesinde bir anlam taşır. Şehit, sadece cesaretle değil kavuşma aşkıyla yanıp tutuşur.
Yüce değerler uğruna kendisini feda edenler arkalarından üzüntü duyulmasını değil gurur duyulmasını isterler.
Yüce Allah’ın içimizde yaktığı vatan aşkı için, din ve millet aşkı için kendisini kurban edenler üzüntüyle anılacak değil, gururla yad edilecek bir örneklik bırakırlar geride... Vatan onların akıttığı kan sayesinde vatan olur...
Kato’da, Gabar’da, bilmem hangi dağın tepelerinde vatan savunması yapan yiğitler Allah için büyük fedakârlıklara katlanırlar. O fedakârlıklar sonu zafer de şehadet de olsa gururla yad edilmeli, hayırla anılmalıdır. En son Şırnak’taki helikopter kazasında hayatını kaybeden şehitlerimizi de rahmetle anıyoruz.
Şehitlik hem cesaret işidir, hem gayret ve fedakârlık, hem de aşk ve sevda…
Oturduğu yerden şehitlik temennisinde bulunmak beyhudedir.
Evvela, mücadele anı geldiğinde ortaya atılacakcesarete sahip olmak gerekir.
Sonra her şeyiyle mücadele ve mücahade etmek, çalışmak, didinmek, savaşmak gerekir. Nefsinle, şeytanla, düşmanla savaşmak, yüce değerler için kendinden ve dünyadan geçmek gerekir.
Şehadete susamak, onu aşkla istemek, hem kalen hem halen onun için dua etmek gerekir.
Her isteyen, her koşan, her savaşan ise o yüce makama ulaşamaz. Sonunda da takdir-i ilahi gerekir, Allah’ın o şehadeti kabul etmesi ve o makamı nasip etmesi gerekir... Onun için şehitler hem verdikleri mücadele açısından, hem de ilahi takdire mazhar olmaları sebebiyle mümtaz şahsiyetlerdir.
Kahraman güvenlik güçlerimiz canları pahasına aziz milletimiz için büyük bir mücadele yürütüyorlar. Şehitlerimizin yaptıkları fedakârlıkları asla unutmamalı, onların emanetlerine sonuna kadar sahip çıkmalıyız.
Ama mücadeleyi yürüten, çile çeken, gazi olan, ter akıtan yiğitlerimizi de takdirle yad etmeyi, onlar için hayır duada bulunmayı ihmal etmemeliyiz.
Şehidimize de, gazimize de, mücadele eden yiğitlerimize de sahip çıkmak bir bütün olarak görevimizdir.
Yüce Allah hepimizi onun rızası için ve yücelttiği değerler için canından, malından, dünyasından geçen, bütün hayatını da, canını da onun yolunda feda etmekten çekinmeyen kullarından eylesin.
Şehitlerimizin aziz ruhu şad olsun.
Yazarlar
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.05.2019
17.05.2019
8.05.2019
2.05.2019
1.05.2019
19.04.2019
17.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
4.02.2019