Cihan AKTAŞ
Bunun için kişi parmağını bile kıpırdatmazken, sağlam ve güven uyandıran bir şeyler orada hâlâ nasıl mevcudiyetini korumaya devam edebilir?
Borçluluk duyduğumuz ve özellikle bize manevi gıda ve ilham kaynağı olmaya devam eden, öğretmiş olduğu her cümleyle ve sunduğu çağrışımlarla dünyayla ilişkimizi tazeleyen şey, sadece bir adresten ibaret değil. Tolstoy ondan, “hatırasıyla insanı bir tür şairane ve esrarlı duyguyla dolduran, ardından, büyüdükçe yitirilen şairane ve esrarlı duygu” diye söz ediyor.
Sanıyorsunuz ki sonsuzca öyle kalacak bildiğiniz, arasından koptuğunuz düzen. Siz giderek seyrelen arayıp sormalarınızın elbette haklılık payı olan açıklamalarını geliştireceksiniz bu arada. Nasılsa günün birinde temizliğinden sorumlu olduğunuz küçük havuz, bahçe kapısını açtığınızda mevsime uygun bir selamla karşınıza çıkacak. Tavuklar köşedeki kümeste bildik yaygarayı koparacak ayak sesleriniz yakınlaşırken. Zamanın öğüttüğü her şey aşina renkleriyle canlanarak geçmişin hatalarını düzeltme merasimine katılacak.
Bayram değil mi gelen? İşte solmaya, kurumaya yüz tutan her şeyi tazeleme fırsatı!
Dar bir sokağı aşmanız gerekiyor eve ulaşmak için. Hep böyle oluyor o şehirde, dar sokaklar bir o yana bir bu yana büküldükçe koparıyor insanı caddenin seslerinden ve nihayet bir geniş bahçeye ulaşıyor. Duvar dipleri üzüm asmalarıyla kaplı bir bahçe bu. Kışa dönerken mevsim, geç olgunlaşan cinsten üzüm salkımları bezden keseciklerle bir bir korumaya alınırdı. O keseciklerden her birinin üzerinde ailenin sevgili torunlarından birinin adı işlenmiş olurdu. Bağbozumu tarihinden çok sonra bir merdiven yardımıyla bir şamatayla açılırdı kesecikler ve üzümler sahipleri tarafından derilirdi. Biraraya gelip eğlenmek için en küçük sebebi bahane bilirdi hısım akraba.
Sıkıcı, tahammül edilmez bir yanı vardı o kalabalığın beri taraftan; kendine ait değerli bir şeyleri geliştirmeye izin vermeyecek gibi gelirdi. İlgileri boğuyor, sevgileri an geliyor diken diken batıyordu bakışlarından. Hem niye her an gözleri senin üzerinde olsun? Aniden bastıran kederli hâli bir dizeye ya da metne götürecek yoğunlaşma fırsatını olağan sesleri arasında kaybeden, dahası ilgileriyle kişiyi bütün hayallerinden vazgeçmeye değecekmiş gibi gelen bir rehavet bahçesine çekmeye uğraşan sevgili kalabalıktan uzaklaşmak öylesine güçlükle gerçekleşmiş olmalı ki geçen yıllar içinde her bayramda seyranda ileri sürülen ziyaret erteleme sebeplerinin sılada oluşturduğu yankılar bir paranteze alınmak suretiyle sürdürülebildi olağan telefon konuşmaları. Skype mı, Oovoo mu... Anneanne’nin irtibat yöntemleri olamaz bunlar ki telefonla aramalarda her zaman ölgün gelirdi sesi.
O evde, o yürekte azalan varlığınız, duvardaki resminizin de silikleşmesiyle can vermeye başladı belki de siz yıllar sonra yeniden kapıyı çaldığınızda. Feyza Hepçilingirler’in “Sevginin Eskimezliği”adlı öyküsünde anlattığı gibi... Yıllarca uğramadığı doğum yerine gelirken kendisini neleri beklediğini az çok bilse de kişi, kendini yeni hayal kırıklıklarına hazırlamalı. Oydu belki en sevgili torun olan, pek de haklı olmayan sebeplerle üstelik; ama artık her şey değişti, bunu sarsıla sarsıla görecek. Divan yüzleri Sümer basmasıyla yenilenmiş, raflarında nikâh şekerlerinin süs olarak yerleştirildiği, masanın üzerindeki sürahinin işlemeli bezle örtüldüğü bir evde her zaman yaşlı bir kadın olarak hatırlanan anneanne, yıllar sonra çıkıp gelen Salim’i nasıl ağırlayacağını bilemez gibi davranıyor işte! Daha doğrusu hatırladığı, umduğu anneanne sevecenliğini gösterecek, sesinin çocukluk masallarının sesiyle birleşmesine izin veren bir şeyler anlatacak yerde, onu bayramlarda uzak zengin akrabalara yaptığı şekilde ağırlamanın telaşına düşüyor. Yılların ardından geri dönen, evin zamanında el üstünde tutulmuş torunu Salim, oturduğu yerden karşı duvarda asılı resimler arasında kendi silikleşen resminin sebep olduğu hüznün soruları arasında kayboluyor. İhmal edilmiş yılların telafi edilmezliğini duvarda eksilen resminizden daha etkili bir şekilde kimden öğrenebilirsiniz ki...
Döndüğümüz yer bıraktığımız yer olmasa bile bir mucizesi var sıla-i rahimin.
Anneanne bir cümlenin ardından sarıp sarmalayan sevgisine geri dönebilir, kuruyan havuz sayenizde bir çiçek tarhı hâlinde canlanabilir, bir duvarda kuşların insafına terk edilmiş üzüm salkımı önünüze serilen bir seccadede nakış hâlinde çıkabilir karşınıza. Orada...
Zeki Bulduk dosyası
Yedi İklim bir Zeki Bulduk dosyasıyla yayımlandı ekim sayısında; buna sevindim. Bulduk’u popüler ve etkin gündemlerde yer bulma gibi bir kaygısı olmaksızın kendisi açısından yara ya da şifa olan konularda yazmayı sürdürmekte ısrar eden bir yazar olarak samimi bulur ve önemserim. Gür, akıcı ifadeleriyle okuru kendine çeken, hikâyelerine inandıran bir üslûbu var. Deli dolu akan bir ırmak, bozkırda koşturan kır at, kaybolmaya direnen bir geniş zaman efsanesi kahramanı misali cümleler kuruyor; metropolde tutunmaya çalışan kültür ekmeye devam eden Anadolu insanı kadar, Anadolu’da tutunmaya çalışan idealist gençleri de çarpıcı bir dille anlatıyor. Zeki Bulduk daha sık öykü yazsın, aslında hep roman yazsın; Yedi İklim dosyası bu temennimi dile getirmek için iyi bir vesile oldu.
[email protected]
twitter.com/chn_aktas
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
23.03.2021
9.08.2019
16.01.2019
4.02.2018
28.08.2018
15.08.2018
28.07.2018
19.07.2018
21.10.2017
21.09.2016