Akif BEKİ
Erdoğan’ın çağ dışı ‘İslam anlayışları’nı çağdaşlaştırmaya çağırdığı günlerde, Orhan Gencebay ne yaptı?
En çağ dışı, en demode ‘devlete mutlak itaat’ görüşleriyle çıktı karşımıza.
MESAM’daki iç iktidar kavgasına Kültür Bakanlığı’nın taraf olmasını eleştirmiştim.
Arif Sağ yönetimi uzaklaştırılıp yerine kayyum heyeti atanmıştı.
Karşı ekibin başı Orhan Baba’dansa bir tepki gelmemişti. Yadırgadığımı yazmıştım, kurum içi demokrasi talebiyle başlattığı mücadelenin inandırıcılığı adına karşı çıkması gerekirdi.
Sonunda ses verdi ama...
“Devletimiz kayyum atamış, devlete karşı gelmek olmaz, varlığımız devletin emrindedir” dedi çıktı işin içinden.
Çağdaş dünyada demokratik devlet bile kendisini Orhan Baba’nın koyduğu yere koymuyor.
Birileri, devleti insanın önüne koyan bu mutlakiyetçi, bu putlaştırıcı devlet fetişizminin çok gerilerde kaldığını söylemeli ona.
Mahkeme kararlarına bile itiraz edilebiliyor, uluslararası mercilere bile gidilebiliyor, devlet dahi bireysel hak ve özgürlükleri iç meselesi ve egemenlik sorunu olarak görmediğini taahhüt ediyor, karşı gelme hakkı tanıyorken...
Hem de idarenin, haksız ve keyfi örnekleri pek ala görülebilen kararlarını ‘karşı gelinemez’ kılmak, devlet-vatandaş ilişkisini kul, köle, tebaa düzeyine geri indirmek olmaz mı?
Sadece kula kulluk edene mi yazıklar olacak, otoriteye kulluk edene tek kelime bir şey denmeyecek mi?
***
Hayal kırıklığım bununla kalsaydı keşke ama değil.
Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ “Erdoğan’ın imanını sorgulamak kimsenin haddi değildir” dediği gün, Orhan Baba ‘gerçek alevilere duyduğu saygı’dan dem vuruyordu.
Bozdağ yerden göğe haklı, fakat sorgulanamayacak olan sadece Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imanı mıdır ki...
Kimin gerçek kimin sahte Sünni ya da Alevi olduğunu sorgulamak, önüne gelenin hakkı, haddi midir ki...
‘Sözde ilahiyatçı, çakma fetvacı’ nitelemelerinin sakıncalarını tartışacağımız... Devletin doğru ve çağdaş İslam’ı, hakiki muteber ilahiyatçıyı, gerçek makbul fetvacıyı, tam ehil din adamını tayin etmesinin tehlikelerine uyanacağımız... Din adına kimin konuşacağını yetkilendirme hakkını, münhasıran devletin kullanmasının yani din üzerinde resmi tekel kurulmasının mahzurlarını konuşacağımız... Çağ dışı, gerici ve irticai bulunan rahatsız edici saçmalıklara karşı, devletin resmi bir din yorumu benimseyip dayatmasının sonuçlarını düşünerek irkileceğimiz yerde şu hale bakın.
Bu çağda hâlâ ‘gerçek Alevi, sözde Alevi’ ayrımlarının yanlışlığıyla uğraşıyoruz.
MESAM’daki çekişmeye bakanlığın karıştırılmasına tepki göstermesini beklemiştim Orhan Baba’dan.
“Oldu mu şimdi” demiştim, fakat bu hiç olmadı. Sessiz kalsa çok daha iyiydi.
Çağın gerisinde kalmış din yorumlarının bile güncellenmesini isterken... Devletin idari tasarruflarının mutlak doğru, dokunulmaz kutsalmış gibi sunulması, karşı gelinemez havasına sokulup arkasına saklanılması olacak şey mi, yakıştı mı hiç!
Üstelik kendi müziği de vaktiyle işgüzarca müdahale ve yasakçılıkların mağduru olan Orhan Baba’nın bu arkaik ‘devlet fetişizmi’ne de bir güncelleme acilen şart.
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.08.2025
5.08.2025
29.07.2025
26.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
15.07.2025
10.07.2025
19.06.2025
5.06.2025