Ergun BABAHAN
Başbakan Tayyip Erdoğan, her fırsatta yolsuzlukların mahkeme kararıyla gerçekleştirilmiş tapelerini Meclis’te dinleten CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştiriyor ama satışını bizzat gerçekleştirdiği Sabah-Takvim gazetelerinin Fethullah Gülen’in nasıl dinlendiği belli olmayan kasetlerinin tapelerini yayınlamasını keyifle izliyor.
Erdoğan’ın tapelerini yayınlamak ahlaksızlık, Gülen’in tapelerini yayınlamak takdire şayan görünüyor. İktidarın Maliye Bakanlığı başta olmak üzere devlet erkini nasıl kullandığını çok iyi bilen iş dünyası bu tapelerin anlamını çok iyi biliyor ve derhal geri adım atıyor.
Habertürk Grubunu teslim alıp Alo Fatih’i oraya yerleştiren Başbakan Erdoğan, sadece yolsuzluk tapelerinin o grupta yayınlanmasını engellemekle kalmıyor, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin konuşmalarını içeren altyazılarını kaldırtıyor, Mustafa Sarıgül’ün haberlerini yasaklatıyor.
Sabah-atv’yi havuz kurdurup kendine yakın bir mütahite aldıran Erdoğan’ın doğrudan kontrolündeki medya organları arasında Yeni Şafak, Star, Türkiye, Milliyet, Vatan veAkşam gazeteleri ve bunlara bağlı haber kanalları var. NTV deseniz, sözünden çıkamıyor.
Konuşmaları dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde görülmeyecek şekilde bütün kanallardan canlı yayınlanıyor. Grup toplantısı, kavşak açılışı demeden ekrandan eksik olmuyor.
CNN Türk de bu canlı yayın güruhunun içinde aslında. Diğer kanallar gibi, o da Erdoğan konuşmaya başlayınca normal akışı kesip canlı yayına geçiyor. Ama yine de Erdoğan’ı tam mutlu edemiyor.
Çünkü Hürriyet tam denetim altında değil. Kılıçdaroğlu’nun Meclis’te açıkladığı tapeleri aynen yayınlayarak bakan ve çocuklarının, Erdoğan’a yakın kişilerin bulaştığı yolsuzlukları geniş kesimlerin öğrenmesine yardımcı oluyor.
Aydın Doğan, Mesut Yılmaz-Tansu Çiller yıllarında olduğunun aksine, bu iktidarın nimetlerinden yararlanamadığı gibi, AKP döneminde ciddi bir kayba uğramış bulunuyor. Elinde milyar doları var ama bunu bir türlü yatırıma çeviremiyor.
Üstelik, iktidarın reklam dağılımında izlediği katı markaj nedeniyle kamu kurumlarının verdiği reklamlardan hakkını alamamak bir yana, havasını alıyor. Hürriyet’in özel reklam müşterilerine bu gruba reklam verilmemesi için telkin yapılıp yapılmadığını ise henüz bilmiyoruz.
Kısaca, Aydın Doğan bu iktidardan memnun değil. Bunun için Ergenekoncuların veya Fethullah Gülen’in tezgâhına gelmesine gerek yok. Buna rağmen hala endişeli-demokrat tadında bir yayın politikası izliyor.
Hürriyet’in Sabah’tan farkı, etki gücü. Sadece Türkiye içinde değil, dışında da bir etki gücü olduğu herkesin malumu.
Başbakan Erdoğan şimdi bu gücü kırmak ve Doğan Grubu’nda da bir Alo Fatih atamak istiyor.
Hürriyet’e her kızdığında 28 Şubat’ın medya ve sivil ayağının soruşturulması gerektiğini söylemesi bu yüzden. Bu sözler açıkça Aydın Doğan’ın hedef olduğunun bir göstergesi, çünkü 28 Şubat dönemi medyasının patronu olarak bir tek o kalmış durumda.
Şimdi 28 Şubat dosyasına bakan savcılar değişti, kulislerdeki dedikodulara bakılırsa da AKP’ye yakın isimler geldi. Şimdi başta Aydın Doğan olmak üzere, grubun kimi kilit isimlerinin ifadeye çağrılması ve hatta davada sanık olarak yer almalarının sağlanması yönünde adımlar atılacağı konuşuluyor.
28 Şubat elbette karanlık bir dönemdi ama yaşadığımız bu dönem açıkçası 28 Şubat’a rahmet okutacak nitelikte. Abdülhamid’i aratmayacak bir baskı ve sansür döneminden geçiyoruz.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül internet yasasına onay vererek demokratik kimliğine ciddi bir hasar verdiği gibi, Erdoğan’ın baskıcı politikaları karşısında bir set olabileceği umutlarını da söndürdü. Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nu doğrudan Erdoğan’a bağlayacak yasayı da onaylaması artık bir sürpriz olmayacaktır.
Böyle bir tabloda, AKP’ye karşı bağımsız durabilecek her yayın organının önemi daha da artıyor açıkçası. Doğan Grubu bu dönemi Alo Fatih’siz atlatırsa, Türkiye’de geniş kitlelerin başta yolsuzluklar olmak üzere bazı gerçekleri öğrenme şansı artacaktır.
Ancak, Erdoğan’ın bu konuda sonuna kadar gideceği ve Doğan’ı teslim almak için her yola başvuracağı görülüyor.
Yazarlar
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.03.2022
7.03.2022
1.03.2022
21.02.2022
28.01.2022
11.01.2022
6.01.2022
3.01.2022
25.11.2021
18.11.2021