Ayşe HÜR
Nasır 1956'da "Camilerimiz yıkılıyor, ama bazı Müslüman ülkelerden ses seda yok, "Nuri Said, Menderes bir gün kendi halkı tarafından asılacak! Emperyalistlere lânet!" diye bağırıyordu.
3 Temmuz 2013 gecesi, Mısır’da bir ‘olay’ yaşandı. Çok değil bir yıl önce yapılan seçimler sonucu Cumhurbaşkanı olan Müslüman Kardeşler (İhvan) hareketinden Muhammed Mursi ordu tarafından görevinden alındı ve bilinmeyen bir yere götürüldü. Ardından tutuklamalar başladı. Kimine göre bu olayın adı ‘devrim’di, kimine göre ‘karşı devrim’. Bana göre ise tipik bir ‘darbe’ydi. Bunlar olurken Tahrir Meydanı’nda Mursi karşıtları, Adeviye Meydanı’nda Mursi yandaşları kitlesel gösteriler yapıyordu. Tahrir’de coşkulu bir sevinç, Adeviye’de hüzünlü bir öfke vardı.
Hem uzmanı olmadığım hem de zamanı olmadığı için yaşananların arka planına girmeyeceğim, sadece ‘amasız’ bir şekilde darbeyi kınadığımı, (hatta hiç kullanmadığım bir terminolojiyle) lanetlediğimi söylemekle yetineceğim. Umarım, her iki alandaki halkın ateşi kısa sürede makul düzeye iner, darbeciler yanlışlarından kısa sürede dönerler, serbest seçimler en kısa sürede yapılır, meydanları dolduran Mısırlılar bu sefer seçim sandıklarını doldururlar ve kendilerini kimin yöneteceğine seçimler yoluyla karar verirler.
Olan biteni hüzünle izlerken daha önce birkaç kez yazıya döktüğüm için epey bildiğim Mısır’ın uzun ve karmaşık tarihi gözümün önünden bir film şeridi gibi geçti. Başlıktaki olayın biraz öncesinden başlayan, biraz sonrasına uzanan bu yazıyla, Mısır’ın tarihinden bir kesiti sizlere de sunmak istedim.
Napolyon’un Doğu Seferi
O günlerde Fransız İhtilali’nin generali olan Napolyon Bonapart’ın 2 Temmuz 1798’de İskenderiye’yi, üç gün sonra da Kahire’yi ele geçirmesi sadece Osmanlı değil Arap tarihinde de bir dönüm noktası olmuştu. Bir yazarın dediği gibi “Napolyon, Doğu Prensesi’ni bin yıllık uykusundan uyandırmıştı.” Çünkü yanında sadece askerleri değil, çeşitli disiplinlerden bilim adamlarını, kütüphaneler dolusu kitapları, bilimsel bir laboratuvarı, matbaa gibi Batı icatlarını da getirmişti. Napolyon Mısır’da çok kısa kalmış ama 1801’de ayrılırken geride Avrupa kültürü ve 1789 Fransız İhtilali’nin düsturlarıyla tanışmış bir Mısır bırakmıştı.
Mısır, daha Kavalalı Mehmed Ali Paşa döneminden (1805-1849) itibaren Osmanlı İmparatorluğu ile ilişkilerini en alt düzeye indirmiş, Batılılaşma projelerine hız vermişti. Kavalalı’nın ardıllarından Abbas Paşa, Osmanlılara karşı İngilizlerin desteğini almaya çalıştıysa da, kendisinden sonra gelen Said Paşa rotayı tam tersine çevirecek ve 1859’da Fransız mühendis Ferdinand de Lesseps’e Süveyş kıstağı üzerinde bir kanal açma iznini verecekti. Bu olay, Mısır’ın kontrolünü Hindistan Yolu’nun güvencesi gören İngilizlerle Osmanlıların arasını açtı ancak kanalın yapımını önlemeye yetmedi. İnşaat sürerken Mısır’ın bozulan maliyesi yüzünden Kanal İdaresi, Fransa ve Britanya arasında paylaşıldı. 1869’da Süveyş Kanalı açıldıktan sonra Mısır tarihini yükselen Arap milliyetçiliği ile Fransa ve Britanya’nın başını çektiği Osmanlı aleyhtarı politikalar belirledi.
1882’de İngilizler Mısır’ı işgal etti, 1914’te Birinci Dünya Savaşı’nın patlak vermesi üzerine Mısır’da ‘Protektora’ (Himaye) denilen bir yönetim biçimine geçti. Yönetimde yerel paşalar vardı ama idare İngilizlerin denetimi altındaydı. İngilizler bu yerel idarecilerin eliyle yeni filizlenen Arap milliyetçiliğini bastırmaya çalışıyordu. Ancak savaş bittiğinde Arap milliyetçileri ‘derhal bağımsızlık!’ dedi. O sıralar İngilizlerin Mısır’daki olağanüstü yüksek yetkilisi olan Lord Allenby ipleri gevşek tutmayı akıl etti ve 28 Şubat 1922’de Mısır bağımsızlığını ilan etti. Tahta I. Fuad geçtiğinde Mısır, diğer Ortadoğu ülkelerine göre çok sorunsuz biçimde ulus-devletini kurmuş görünüyordu. Ancak durumun öyle olmadığı sonra ortaya çıkacaktı.
Yeni Efendiler sınıfı
Ülkedeki iyi okullardan mezun, iyi yetişmiş, şehirleşmiş, ancak kronikleşmiş ekonomik krizlerden büyük zararlar görmüş olan ‘Yeni Efendiler’ sınıfı ile Batı yanlısı toprak sahipleri arasındaki çatışmalar çok derindi. Çürümüş düzene, Batı yanlısı politik kültüre karşı şiddeti de kullanarak savaşmaya ant içmiş Yeni Efendiler, 1930’larda Genç Müslüman Erkekler Birliği, Genç Mısır Birliği, Müslüman Kardeşler (İhvan) gibi eğitimli gençlik örgütleri ve çeşitli entelektüel edebiyat hareketleriyle yeni bir karşı kültür oluşturmaya soyundu. Mısır’da yayımlanan çeşitli gazete ve dergiler, kitaplar Arap milliyetçiliğini tüm Arap dünyasına yaydı. Kahire, Beyrut, Şam, Bağdat gibi merkezler arasındaki kültürel işbirliği, atölye çalışmaları, seminerler, konferanslar, öğretmen ve öğrenciler, bilim adamları, gazeteciler, artistler, edebiyatçılar arasındaki ilişkiler aracılığıyla ortak bir Arap kültürünün oluşturulması süreci derinleşti.
Süveyş Kanalı’nın açılışının 80. yılında köprülerin altından çok sular akmıştı. Müsrif ve şımarık kral Faruk alabildiğine yıpranmış, 1950’de başlıca vaadi İngilizleri Kanal Bölgesi’nden çıkarmak olan Vafd Partisi iktidara gelmiş, Vafd’lı Başbakan Nahhas Paşa 1951 sonbaharında, 1936’dan beri geçerli olan Britanya-Mısır Dostluk Anlaşması’nı feshetmişti. Bunlar olurken bir yandan İsrail’deki Siyonist örgütler, bir yandan Mısır’daki Müslüman Kardeşler Kanal Bölgesi’ndeki İngiliz garnizonunu hedef almaya başlamıştı.
Kahire yanıyor!
İngilizlerle Mısırlılar arasında ilk ciddi çatışma 25 Ocak 1952 günü İsmailiye’de yaşandı. İngilizlerin polis karakolunu tanklarla kuşatmasıyla başlayan çatışmalarda 50 civarında Mısırlı polis hayatını kaybederken 80 kadarı da yaralandı, İngiliz birlikleri 200 polisi de esir aldı. Olayların ardından toplanan kabine Britanya ile olan diplomatik ilişkilerin derhal kesilmesi ve Kahire’de yaşayan İngiliz kolonisinden 80 kişinin tutuklanması kararını aldı.
İsmailiye olayının ertesi günü, 26 Ocak 1952’de Kahire’de sabahın erken saatlerinde tarihe ‘Kara Cumartesi’ olarak geçecek olaylar patlak verdi. Başkentteki Giza Üniversitesi avlusunda toplanan değişik ideolojik kimliklere mensup çok sayıda Mısırlı genç başbakanlık binasına doğru yürüyüşe geçmiş, Kral Faruk’un ikamet ettiği Abidin Sarayı’nın önünde toplanmış olan Müslüman Kardeşler ve El Ezher öğrencilerinden oluşan diğer grup ile birleşerek başbakanlık binası önünde sloganlar atmaya başlamıştı. Sayıları 15 bine ulaşan grup, Sosyal İşler Bakanı Abdülfettah Hasan’ın yaptığı ateşli balkon konuşmasının ardından İngilizler ve Kral Faruk aleyhinde sloganlar atarak kent merkezinde yürüyüşe geçti. Kendisine yönelik protestoların Kahire sokaklarında yükselmeye başladığı saatlerde Kral Faruk ikinci eşi Neriman’ın dünyaya getirdiği oğlu Ahmed Fuad’ın doğumu şerefine başkanlık sarayında büyük bir ziyafet vermekteydi.
İngilizlere ait ne kadar kurum ve işletme varsa hepsi protestocuların hedefindeydi. Bedia Gazinosu, Rivoli Sineması, Barclays Bankası, Metro Sineması, Ford Motor Company Sergi Salonu ve Shepherd Oteli bunların başında geliyordu. Bu binaların tahrip edilip, ateşe verilmesinin ardından sıra bu kez yine İngiliz mülkiyetinde olan uçak şirketi, bar, lokanta, tuhafiye ve gece kulüplerine gelmiş, pek çoğu yağmalanmıştı. Bunların imha edilmesinin sonrasında gittikçe kontrolünü yitiren kalabalıklar bu defa Kahire’de Fransızlar, İsviçreliler ve İtalyanlar gibi sayıca daha az olan yabancıların kabare, kafeterya ve otellerini gözlerine kestirmişti. İngilizlerin Turf Kulubü’nde dokuz İngiliz öldürülmüş, İsviçreli ünlü konfeksiyon mağazası Groppi ve Fransızların pastaneleri de yerle bir edilmiş, dükkânlarda satılan mallar sokaklara saçılmıştı.
Mısır polisi ve ordusu uzun bir bekleyişin ardından ancak akşam saatlerinde olaylara müdahale etti, çok sayıda kişiyi tutuklayarak kargaşa ortamını bastırmaya muvaffak oldu. Lakin Kahire birkaç saat içerisinde yangın yerine dönmüş, kent merkezindeki dükkân, kahvehane, lokanta, otel, tiyatro, sinema, silah ve otomobil galerisi, banka ve idari binaların yer aldığı 700 civarında yapı yakılıp yıkılmış, 26 kişi hayatını kaybetmiş, 552 kişi yaralanmıştı. Maddi hasar 3,5 milyon pound civarındaydı. Olayların bastırılmasından sonra Kral Faruk sıkıyönetim ilan etti ve Başbakan Nahhas’ı azletti. Ancak kimse tutuklanmadı. Kimine göre olayları Nahhas’ı tasfiye etmek için Kral Faruk organize etmişti. Kimine göre 1951’de Dostluk Antlaşması’nı iptal eden Başbakan Nahhas’tan intikam almak için İngilizler tarafından organize edilmişti. Kimine göre ise Müslüman Kardeşler çıkarmıştı. Sonuç olarak olaylara şahit olanların, gayet ustaca planlanmış dediği yağma ve yangının arkasında kimlerin olduğu hiçbir zaman öğrenilemedi. (Bilmem ‘Kara Cumartesi’ ile İstanbul başta olmak üzere bazı şehirlerde 6-7 Eylül 1955’te yaşananlara benzeyen yanlarını fark ettiniz mi?)
Hür Subaylar darbesi
‘Kara Cumartesi’den yedi ay sonra, 23 Temmuz 1952’de kendilerine ‘Hür Subaylar’ diyen bir grup radikal milliyetçi asker monarşi yönetimine son verdi. Kral Faruk hatıralarında “İktidarımı devirenler Müslüman Kardeşler, devrim subayları onların elinde bir maşadan ibaretti” diyecekti.
Hür Subaylar hareketinin perde arkasındaki karizmatik lideri Cemal Abdül Nasır, 1954’te iktidarı şahsen ele aldığında yaptığı konuşmada, Mısır’ın Osmanlılardan beri sürdürdüğü ‘Firavuncu’ izolasyon politikalarına son verdiğini açıkladıktan sonra olaylar çok hızlı gelişti.
Nasır, desteklerine karşılık Müslüman Kardeşler’e vaat ettiği beş bakanlığı vermeyince ilişkiler bozuldu ve örgüt 26 Ekim 1954’te İskenderiye’de halka hitap eden Nasır’a başarısız bir suikast girişiminde bulundu. Mısır, ABD’nin Sovyet etkisini sınırlamak için kendisine yakın Ortadoğu ülkelerine 1955’te kurdurduğu Bağdat Paktı’na dahil olmakta çekinceli davranınca ABD Dışişleri Bakanı Dulles tarafından Assuan Barajı’nın yapımı için Dünya Bankası’ndan verilen kredinin dondurulması ile tehdit edildi. Bu fırsatı kaçırmayan Sovyetler Birliği, barajın finansmanını üstlendi ve bölgeye yerleşti.
Ardından Nasır 1956’da Süveyş Kanalı’nın millileştirilmesi kararını aldı. Bu Batılı ülkelerin kabul edebileceği bir şey değildi. Nitekim İsrail, İngiltere ve Fransa Mısır’a karşı ortak harekâta geçtiler ve Sina Yarımadası’nı işgal ettiler. Bombardıman sürerken Nasır, “Camilerimiz yıkılıyor ama bazı Müslüman ülkelerden ses seda yok. Yanımızda olmayan Müslüman ve Arap ülkelere lanet! Nuri Said, Menderes bir gün kendi halkı tarafından asılacak. Emperyalistlere lânet!” diye bağırıyordu. 1957’de ABD ve SSCB’nin baskısıyla söz konusu işgal büyük ölçüde kaldırıldı. Gerçi Mısır Sina Yarımadası’nın bir kısmını hiçbir zaman geri alamadı ama Süveyş Kanalı’nın Mısır’ın elinde kalması Nasır’ı Arap milliyetçiliğinin yıldızı yapmaya yetti.
Birleşik Arap Cumhuriyeti
ABD ve Britanya desteğiyle ‘Ortadoğu’da Osmanlı’yı yeniden canlandırma’ hayali kuran DP’li Başbakan Adnan Menderes Suriye’yi Bağdat Paktı’na girmeye zorluyordu. Bu baskılardan bunalan Suriye, 1 Şubat 1958’de Mısır’la, Birleşik Arap Cumhuriyeti adı altında birleşme kararı aldı. Haritalarda Suriye ve Mısır adları yerine ‘Güney Bölgesi’, ‘Kuzey Bölgesi’ yazıldı.
24 Şubat 1958’de Şam’a sürpriz bir ziyarette bulunan Nasır’ın ilk işi Suriye’nin başına, yakın adamı Abdülkerim Amir’i atamak oldu. Mısırlı generaller, Suriye ordusunun önemli noktalarına getirildi. Baas (1943’te Sünni Salah Bitar ve Ortodoks Mişel Eflak tarafından Şam’da kurulmuştu) dahil tüm siyasi partiler kapatıldı. Bu durum Baasçı subayların gururunu kırdı. Nasır’ın Suriye’de büyük bir toprak reformuna girişmesi, daha önce askerî darbeler sırasında büyük yaralar almış Suriyeli ayan sınıfını tedirgin ederken, işyerlerinin devletleştirilmesi Suriyeli iş çevrelerini korkuttu. Buna Nasır’ın millici politikalarına kızgın olan Batı ülkelerinin kışkırtmaları eklenince Birleşik Arap Cumhuriyeti’nin suyu ısındı. 1961’de Baasçı subaylar birlik karşıtı bir ayaklanma başlattılar. Nasır önce duruma müdahale etmek istedi ama sonra Araplar arası kavgayı önlemek için Suriye ve Yemen’in birlikten çekilmesine izin verdi. Mısır bundan sonra da Birleşik Arap Cumhuriyeti adını kullanmaya devam etti.
1967’de İsrail’in galibiyeti ile biten Altı Gün Savaşı ile karizması zarar gören Nasır 28 Eylül 1970’te kalp krizinden öldü. Yerine geçen Enver Sedat’ın ilk işi Birleşik Arap Cumhuriyeti adını Mısır Arap Cumhuriyeti yapmak oldu ama Arapları birleştirme hevesinden vazgeçmedi. 1971’de Mısır, Libya, Sudan ve Tunus’un birleştiği ilan edildi. 1970’lerin ortalarında Libya ve Tunus birleşmeye çalıştı. ‘Araplar’ adına son büyük atak 1973’te Enver Sedat’ın Süveyş Kanalı çevresindeki toprakları ABD ve SSCB’nin baskıları sayesinde İsrail’den geri alması oldu. Ancak altı yıl sonra Sedat’ın İsrail’le barış anlaşması imzalaması, ABD ile ilişkileri sıkılaştırması ve ekonomik liberalizmi seçmesi milliyetçilik yanılsamasına son noktayı koydu. Milliyetçiliğin boşalttığı alanı Pan İslamcı ideoloji doldurmaya başladı...
Özet Kaynakça: Mahmut Dikerdem, Ortadoğu’da Devrim Yılları, Cem Yayınevi, 1990; Zeynep Güler, Süveyş’in Batısında Arap Milliyetçiliği: Mısır ve Nasırcılık, Yenihayat Kütüphanesi, 2004; Adid Davişa, Arap Milliyetçiliği, Zaferden Umuda, Literatür Yayıncılık, 2004; Ali Bilgenoğlu, “Kahire’de Kara Cumartesi”, Toplumsal Tarih, S. 213. s. 30-37; Ayşe Hür, “Müslüman Kardeşler kimdir”, Taraf, 06.0.2011.
Yazarlar
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
-
Burak Bilgehan ÖzpekVesayet Nedir, Nasıl Kurulur, Niçin Çöker? 16.04.2021 Tüm Yazıları
-
Firuz TÜRKERDARBE GİRİŞİMİNE HAZIR OLMAK 4.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız RamazanoğluYeni metin ne söyleyecek? 25.03.2021 Tüm Yazıları
-
RAGIP DURAN'Bir tek kişinin otoritesi suçtur!' 22.03.2021 Tüm Yazıları
-
Sevilay YALMANMesele Gergerlioğlu meselesi değil! 19.03.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKBACAKİZMİT KÖRFEZİ YAKIN, DENİZ BİZE ÇOK UZAK! 17.03.2021 Tüm Yazıları
-
Ural ATEŞERANADİL... 21.02.2021 Tüm Yazıları
-
Demir Küçükaydınİki Devrimci – Türeci ve Şahin 4.01.2021 Tüm Yazıları
-
Perihan MAĞDENHayaller: ETHOS, Gerçekler: BİR BAŞKADIR BENİM MEMLEKETİM 18.11.2020 Tüm Yazıları
-
Talat ULUSOY9 Eylül 1922, İzmir’in “KURTULUŞ” Günü’nde… 9.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mahmut ÖVÜRAK Parti mi “İhvan’cı” siz mi operasyon çekiyorsunuz? 8.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mustafa Yurtsever2010 YILI REFERANDUMU’NUN BİTMEYEN HİKAYESİ 29.08.2020 Tüm Yazıları
-
Hilâl KAPLANİstanbul Sözleşmesi yaşatır mı? 7.08.2020 Tüm Yazıları
-
Eşref ÇAKARKonca Yazışmaları... 5.08.2020 Tüm Yazıları
-
Kadri GÜRSELTürkiye’de darbe mi olacak gerçekten? 16.05.2020 Tüm Yazıları
-
Sinan ÇİFTYÜREKTürbülanstan mayın tarlasına dalış yapan AKP! 13.05.2020 Tüm Yazıları
-
Yaşar YAKIŞTürkiye’nin iktidar partisi yardımlaşmayı da tekeline almak istiyor 25.04.2020 Tüm Yazıları
-
Orhan PamukEski salgınlar ve bugün biz 24.04.2020 Tüm Yazıları
-
Bejan MATURÖlüm hangi boşluğu doldurur? 12.04.2020 Tüm Yazıları
-
Umut ÖZKIRIMLIKorona ve milliyetçilik 8.04.2020 Tüm Yazıları
-
Raffi Hermon Araks‘ARTSAX (Dağlık Karabağ) MESELESİ, NEDİR VE NE DEĞİLDİR? 1.04.2020 Tüm Yazıları
-
Serdar KAYAİslam, Bilim, Virüs, Kumaş 24.03.2020 Tüm Yazıları
-
Markar ESAYANKarantina günlerinde yalnızlık... 20.03.2020 Tüm Yazıları
-
Eyüphan KAYACorona Virüs bir musibettir 19.03.2020 Tüm Yazıları
-
Merve Şebnem OruçSürreel bir devrim: Gezi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Metehan DemirMoskovanın samimiyet testi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Tayfun AtayGoebbels korosu söylüyor: "Her şey mükemmel efendim!" 18.02.2020 Tüm Yazıları
-
Hüseyin GÜLERCECHP, şimdi de İlker Başbuğu alet ediyor 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın AKDOĞANBirilerini suçlama yarışı 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Ufuk COŞKUNCemevleri için Cumhurbaşkanı’na Çağrı! 20.01.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın ERGÜNDOĞANGökdelen hançeri tam İzmir’in kalbine saplanıyordu ki… 16.12.2019 Tüm Yazıları
-
Nihat Ali ÖzcanOrtadoğu’nun karmakarışık halleri 22.10.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TenekeciDün ve bugün 11.09.2019 Tüm Yazıları
















































































































































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.09.2024
9.09.2024
17.11.2022
6.11.2022
7.06.2019
26.12.2017
21.03.2016
13.03.2016
6.02.2016
28.02.2016