Mehmet TIRAŞ
CHP’nin ortaya çıkarttığı adına da “Man Adası Belgeleri” denilen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yakınlarının haksız kazanç elde ettikleri isimleri geçen kişiler hakkındaki iddialar, gündemden bir türlü düşünmüyor düşecek gibi de değil..
İşin ilginç yanı CHP’liler ismi geçen kişiler hakkında imzaları ile adresleriyle belgeleri ortaya çıkarttıkça, Akp’liler ve hükümet yanlısı medya yalan bu belgeler diye koro halinde bağırıyorlar ama..
Erdoğan bu iddialara giden para yok gelen para var derken..
Başbakan Binali Yıldırım Erdoğan’ı yalanlayan bir açıklama yaptı; giden gelen bir şey yok diye..
Bir başka Akp sözcüsü bu belgeler yalan demiyor da FETÖ’nün size servis ettiği belgeler diyor..
Bunların hangisinin söylediklerine inanacaksınız?
Konvecyüs’ün sözü ile Akp çevresine yanıt verelim,Kovencyüs derki:”Kedinin siyah veya beyaz olması önemli değil fareyi tutup tutmaması önemli der.”
Bizde diyoruz ki belgeleri kimin verdiği hatta FETÖ’de verse önemli değil önemli olan, belgelerin doğru olup olmamasına bakmalyız bu kadar basit.
Bu Man Adası belgeler üzerinden tartışmalar TBMM’nde ve medya da hız kesmeden tartışılırken; CHP Genel Başkanının, kızının dairesi konu oldu ama Kılıçdaroğlu, Akp’lilere öyle b bir gol attı ki doksana taktı; mecliste bir komisyon kurulsun benim,çocuklarımın, yakınlarımın hatta dünürlerimin de mal varlığının araştırılmasını istiyorum,Erdoğan’da çıksın benim gibi mal varlığının araştırılmasını istemeye cesaret edecek mi, diye ferman okudu..
Ama Erdoğan hiç cevap vermezken Akp milletvekilleri bu öneriyi şov ve siyasi manevra demeleri çok komikti..
Bu önerinin neresi şov ve siyasi manevra Allah aşkına..
Erdoğan’ın mal varlığı açıklansın, okuyan ve duyan,ya küçük dilini yutar ya da dudağı uçuklar.
Bundan 5 yıl önce belleğim beni yanıltmıyorsa İş adamı Rahmi Koç Erdoğan’ın mal varlığının 1 milyar dolar olduğunu açıklamış;Erdoğan’da bu rakamı yalanlamadı ve bizim aile gıda şirketlerimiz var dedi.
Ya ABD’de mahkemesinde yargılanan Akp’li bakanlara dağıttığı rüşvetle tanınan Türk vatandaşı eski hayır sever, İran asıllı iş adamı Rıza Sarraf’ın, itirafları karşısında Akp’liler süt dökmüş kedi gibiler.
Yolsuzluk ve rüşvet artık bizim ülkemizde haber değeri olmayan bir durumda ve olağanlaştı trafik kazası kadar medyada haber olmuyor.
Yargının bağımsız,medya özgürlüğünün olmadığı,muhalefetin rejim karşıtı görüldüğü yerde iktidar gücünü kullananların, aleyhine haber yapamazsınız bizde şuan onu yaşıyoruz.
İşte İnsan Hakları da yolsuzluk ve rüşvet gibi bu da neymiş denilmeye başlandı.
10 Aralık İnsan Hakları günüydü tabirimi maruz görün ama ipleyen olmadı.
İnsan Hakları İhlallerine olan duyarsızlık yolsuzluk ve rüşvete olan duyarsızlıktan daha kötü bir durumda seyrediyor.Çünkü hukuksuzluk yerlerde sürünüyor,yargı talimatla çalışıyor, Akp’ye muhalif toplumun her kesiminin ne iş güvenliği var,ne can güvenliği ne de mal güvenliği.
İşte insanın içini burkan İnsan Hakları manzaraları OHAL ile zirve yaptığının tablosu:
-2002 -2017 yıllarlı arasında 44 bin 17 yaşam hakkı ihlal edildi.
-18 Bin 762 kişi kötü muameleye maruz kaldı.
-482 Gazeteci tutuklandı.
-253 kişi dur ihtarına uymadığı için ateş edildi ve faili meçhul cinayete kurban gitti.
-636 Kişinin yasadışı örgüt saldırısı iddiası ile hayattan koparıldı.
-116 Kişi köy korucularının saldırısı ile hayatlarına son verildi.
-133 kişinin gözaltında şaibeli ölümü.
-14 bin 525 kadının cinayetle öldürülmesi.
-20 Bin 870 işçinin cinayet ekonomisi sonucu iş kazası altında katledilmesi.
-3 bin 755 çocuk ölümleri meydana geldi.
-Birde yıllardır aydınlatılmayan 17 bin 500 faili meçhul cinayetimiz var.
Bu insan Hakları ihlallerini CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu bir rapor olarak hazırlayıp medyaya servis etti ama yandaş medya görmedi,merkez medya da iç sayfalarında kibrit kutusu kadar haber yaptı.
Biz toplum olarak bu manzaralara ve katliamlara yabancı değiliz..
1978 yılının 19 Aralık ayında tarihe Maraş olayları ve Alevi katliamı olarak geçen ve 102 kişinin çoluk çocuk,kadın demeden öldürüldüğü,beş gün devletin ortada görülmediği bir kültürün toprakları üstünde yaşıyoruz.
28 Aralık 2011 yılında askeri F 16 savaş Uçaklarıyla Roboski’de 16’sı çocuk olmak üzere 34 Kürt vatandaşımızın katırların üstünde paramparça edildiklerini, hatırlayan var mı?
İnsan hakları ihlalleri konusunda Hürriyet gazetesinin yazarlarından Sedat Ergin Aralık ayında üst üste ben bu yazıyı bitirirken 6.makalesini yazmıştı..Meraklılarına belirtmeden geçemeyeceğiz Ergin AİHM kararları üstünden ciddi bir çalışma yapmış hakkını teslim edelim;önemle okunması ve dağıtılması gereken ve deyim yerindeyse tam bir kuyumcu titizliğinde çalışılmış olduğunu da belirtmeliyiz.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi(AİHM)1959 yılında kuruldu, Türkiye 1987 yılında üye oldu.
AİHM’nin 47 üyesi arasında 1994 yılına kadar Rusya üye olmadan önce insan hakları ihlallerinde Türkiye olarak birinciliği elimizde tutuyorduk, şimdi Rusya’nın arkasından ikincilikle temsil ediyoruz.
- AİHM’e Türkiye’den 3 bin 270 başvuru yapılmış Mahkeme 2 bin 889’unda hak ihlali bulurken,yalnızca 73 başvuru için ise haksız bulmuş bu oran da, baş vuru açısından yüzde 2’yi buluyor.
OHAL ile Türkiye’deki İnsan Haklar ihlalleri asker darbe dönemlerine rahmet okutuyor.
-Seçilmiş 12 Milletvekili 85 Belediye Başkanı tutuklu.
-152 bin kişi kamudan uzaklaştırıldı ve 42 bini tutuklandı.
-4 bin 889 akademisyen,2 bin 500 gazeteci işten atıldı,146 gazeteci tutuklandı.
-Kapatılan gazeteler,dergiler,televizyon kanalları,radyolar,ajanslar,yayınevleri ve derneklerin sayısı 200’ün üzerinde.
Ve insan hakları ihlalleri hız kesmeden günden güne artarak devam ediyor..
Çünkü parlamento baypas edilmiş,demokrasi ve hukuk devre dışı bırakılmış, yargı yürütmeye bağlı karar veriyor ve şuan Tiranlık bir sistem işliyor.
OHAL ile herşeyi çözdüklerini, çözeceklerini söyleyen iktidar çevreleri!.
Nedense 15 Temmuz darbesinin siyasi ayağını bir türlü ortaya çıkartmıyorlar?
Darbenin faturası, gazetecilikten başka bir iş yapmayan mesleğini yapan gazetecilere,akademisyenlere,rütbesiz askere, sıradan memura kesilmeye devam ederken.
Demokrasi ve hukuktan uzaklaştıkça..
Rüşvet,yolsuzluk,adam kayırmalar ve insan hakları ihlalleri kısacası hukuksuzluk ise hız kesmeden sürüyor.
“AİHM’nin kararları Türkiye’deki yasaların üstündedir bunu herkes böyle bilsin,şimdi ise AİHM kim oluyor diyor” bu iki söz de Erdoğan’a ait.
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları













































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.12.2025
15.12.2025
8.12.2025
1.12.2025
24.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
10.11.2025
3.11.2025
27.10.2025