Orhan MİROĞLU-Taraf yazıları
Türkiyeli sosyalistlerin önemli bir kısmı, Kürtler’in mağduriyetini şiddete bir haklılık gerekçesi olarak görüyor.
Böyle olunca da, Kürt toplumunun PKK’yle alakalı sosyolojisinde şiddetin değişmez bir veri olduğunu kabul ediyor ve buna inanıyor.
Devletin etno-kültürel dinamikleri bastırmak ve Kürtler’in de bu bastırmaya cevap olarak ortaya koyduğu başkaldırılar, direnişler ve üç isyana –Şeyh Sait, Ağrı ve PKK öcülüğündeki isyan– ait dönemin sosyolojisini ve siyasal verilerini değişmeyen bir sosyoloji ve veriler toplamı olarak görüyor.
Oysa bu yetmiş, seksen yıl önceydi; şimdi ise, Kürler’e ait, etno-kültürel dinamikleri ve talepleri, devlet şiddetiyle bastırmanın mümkün olmadığı ne kadar tartışılamaz bir gerçekse, bu etno-kültürel taleplerin, haklı ve meşru görülebilecek bir silahlı mücadele yoluyla elde edilebileceğine inanmak, ve şiddeti bu anlamda meşru göstermeye çalışmak da o ölçüde yanlıştır..
Kürt sosyolojisi diye üç gruptan söz ediliyor..
İlk iki grup hakkında görüşlerimi pazartesi günü yazmış ama, üçüncü grupta tarif edilen Kürtler’in daha farklı olduğunu söylemiştim.
Üçüncü grup önüne koyduğu hedefler için ‘ölen ve öldüren’ bir grup olarak tarif ediliyor. Savaşın asıl olarak bu grup ya da kitlenin desteğiyle sürdüğü düşünülüyor.
Buna göre, PKK’nin talepleri için, ‘öldürmeye ve ölmeye hazır’ sosyolojik kitlesini bu bedel ödeyen insanlar oluşturuyor.
Bense bu değerlendirmenin bir hayli vasat olduğunu ve gerçeğe uygun düşmediğini söylüyorum.
Biraz gerilere gidip Diyarbakır Cezaevi’nden başlayalım.
PKK 1978’de kuruldu. Dünyada başka bir örneği var mı bilmiyorum ama bu kadar genç bir hareket, iki yıl içinde binlerce insanı örgütledi. Ve henüz ne Eruh ne Şemdinli baskınları var..
Lakin, Kürt toplumu öyle bir halde ki, örgüte ve mücadeleye muazzam bir toplumsal talep mevcut..
Şimdi o tarihten bu yana büyüyerek gelen ‘savaş mağdurları kitlesinin’ hiç değişmediğini kabul edersek, hâlâ savaş isteyen bir kitlenin varlığını da kabul etmemiz zor olmaz.
Ama gerçek biraz daha farklı.
PKK’yi yoğun çatışma yıllarında destekleyen, bunun için ağır bedeller ödeyen Kürtler, göç etmek zorunda kaldıkları metropollerde ve Kürt şehirlerinde son 25-30 yıl içinde, her bakımdan değişime uğradılar.
Silahlı mücadele ortamından geliyorlardı, devletin şiddetine maruz kalmışlardı, ama yeni geldikleri şehirlerde, sivil siyaseti de tecrübe ettiler.
Sivil siyasete aktif katılım sağlayarak, hatta geniş bir sivil toplum ağı oluşturarak, PKK’nin bir yasal statüye dayanmasa da, fiili olarak siyasallaşmasını sağladılar.
Ama Türkiye’nin siyasi koşulları ne olursa olsun, dağdaki PKK’ye de sırtlarını dönmediler. Bugün de dönmüyorlar ve dönmeleri üzerine kurulacak bir ‘rakip siyaset’ tarzı başarıya ulaşamaz.
Çünkü dağdaki hikâye asıl olarak onların hikayesiydi.
Silahlı mücadelenin cazibesini ve önemini kaybettiği tarih, 1999 ve sonrasıdır.
1999 Öcalan’ın Türkiye getirildiği yıl olması bakımından önemli, ama aynı zamanda yerel yönetimleri HADEP’ın o yıl kazanması da çok önemli.
1999-2004 ve 2009, üç dönemdir, savaş mağdurları kitlesi kendi kendini yönetiyor, sosyal ve siyasal hayata, kültürel etkinliklere aktif olarak katılıyor.
Bu kitle bu konularda, tecrübe sahibi oldu.
KCK-BDP etrafında dönen yaygın legal-illegal bir yönetim ağı söz konusu.
KCK’nın bu yüzden PKK ve BDP’yle temsil edilen Kürtlerin icadı bir yönetim sosyolojisi olduğunu yazmıştım.
Baskın Oran Hocamız, geçenlerde, “Kürtler bu modeli bizden aldı” dedi, o da haklı.
Ama bunu değişmez bir veri olarak almanın, ne Kürt toplumunun sosyolojisiyle ne demokratik süreçle ilgili bir haklılığı kaldı.
O zaman sorularımızı sorup tartışabilmeliyiz.
Türkiye’de Kürtler kendi mücadelelerine böyle bir modeli niye örnek aldılar, bunun sonuçları iyi mi oldu, model alınacak hiç mi bir demokratik değeri, geleneği yoktu bu ülkenin?
Diyelim ki böyle bir kadersizlik Türkiye’de oldu.
Peki Suriye’de Baascılığı bugün dahi desteklemek neyin nesi, onu nasıl açıklayacağız?
Kürtler ve Kürt siyaseti, hep bitmekte olan, ömrünü tamamlamış ideolojilerden beslenecek de, “Kürtler’in kabahati yok ki ne yapsınlar çevrelerinde örnek alabilecekleri başka bir şey yoktu” mu diyeceğiz.
Böyle bir düşünüş tarzı nasıl doğru olabilir?
Ortadoğu’da Baasçılık ve Türkiye’de de Kemalizm bitiyorken hâlâ Basçı iktidarla açık işbirliği yapmak, Türkiye’de hâlâ Kemalizm’den medet uman bir halde siyaset yapmak, ne yapalım, ‘körle yatan şaşı kalkar’ gibi basit bir gerekçeyle izah edilebilir mi?
Sonra PKK’nin siyasi olarak iddia sahibi olduğu başka Kürt alanlarını Suriye’yi, Irak’ı filan hatırlamak lazım.
Irak’ta hiçbir zaman, demokrasinin d’si yoktu, Kürtler hep dağlardaydı.
Ama KDP Basçılığa hiç benzemedi.
Sormayacak mıyız, Suriye Kürtleri vatandaş bile değilken, evlerinden alınıp infaz ediliyorken, bugün onları Baas’la ittifaka sevk eden büyük siyasi haklılık veya çaresi olmayan çaresizlik nedir acaba?
Neyse asıl konuyu daha fazla dağıtmayalım.
Kürt sosyolojisinde kalmıştık.
Kafaları bir hayli karıştırdığı anlaşılan bu sosyolojinin oluştuğu şehirlere bakmak lazım.
Yazarlar
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları

































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.10.2012
3.09.2012
1.09.2012
30.08.2012
27.08.2012
25.08.2012
23.08.2012
20.08.2012
18.08.2012
16.08.2012