Ahmet TAŞGETİREN
Nal, Binali Yıldırım’ın şu cümlesi ise: “Oyların tümünün yeniden sayılmasına CHP imkan verseydi, 23 Haziran’da İstanbulluları zahmete sokup tekrar sandığa götürmeyecektik...”
Mıh da şudur: AK Parti’nin talebine rağmen oyların tamamını yeniden saydırmamakla suçlanıyor CHP. Buna itiraz ettiği için seçimlerin yenilenmesinden sorumlu tutuluyor, YSK’ya istediğini yaptırabiliyormuş, buna gücü yetiyormuş gibi. YSK’nın, muhalefetin sözünden çıkmadığı, bir dediğini iki etmediği, ne derse yaptığı varsayımına dayananlar söylediklerine kendileri inanıyorsa, seçimlerin yenilenme kararını nasıl açıklıyorlar? Onu da AK Parti istemiş, CHP şiddetle karşı çıkmıştı. Madem CHP’yi ikiletmiyordu YSK, oyları baştan saydırmazken dinledi de iptal ederken neden dinlemedi, onun yerine iktidara kulak astı? ‘Aynı şekilde bastırsaydı, CHP’ye rağmen iptal kararı aldırdığı gibi, haydi haydi oyları yeniden saydırma kararı da aldırabilirdi demek ki iktidar’ sonucu çıkmaz mı?
Fakat hayır, ya nal diyor da mıh demiyor, dememekte diretiyor iktidar propagandacıları. Ya da nalına da mıhına da vurmakta bir sakınca görmüyorlar.
Onun son örneğini de Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş verdi. Hem ‘kanuna aykırı şekilde oluşturulan sandık kurullarına itibar edemeyecekleri’ni söylüyor. Hem de ‘kızmış, küsmüş, rahatsız olan seçmenleri için telafi imkanının ortaya çıktığını, sandığa gitmeyen seçmenlerinin çoktan pişman olduğunu öne sürüyor, sürebiliyor.
Destekleyici detayları iktidar medyasından takip edebilirsiniz. Yapılan parti içi değerlendirmelerde, 24 Haziran seçimlerinde oy kullanıp da 31 Mart’ta sandığa gitmeyen, gidip başka partiye oy kullanan ya da bilerek geçersiz oy atan ‘tepkili’ AK Partili sayısı 450 bin civarındaymış. İstanbul’da tabii. Şimdi o gidenleri geri getirme stratejileri üzerinde çalışıyorlarmış...
Sorun, ‘oylar çalındı, sandıkta hırsızlık yapıldı’ yaygaralarıyla küskün ve kızgın seçmen tespitlerinin aynı sayfalarda, yan yana veya altlı üstlü sunulabilmesi.
Sorun, bırakın Ömer Çelik’i, Numan Kurtulmuş gibi analitik düşünebilen bir siyasetçinin bile bu ikisini aynı konuşmada art arda telaffuz edebilmesi.
Birbirini tamamlamıyor oysa, yalanlıyor bunlar. İkisi aynı anda gerçek, ikisi birden doğru olabilir mi?
Ya oylar çalındığı için kaybetmişsinizdir ya da sonradan pişmanlık duyan nankör seçmen yüzünden.
İktidarın hesabı; hatalarını düzeltme ve nankörlüklerini telafi şansı verilen memnuniyetsizleri geri kazanarak seçimi almaksa, çalınan oy da sandık hırsızlığı da yoktur. ‘Yitik seçmen’ söylemi, bunun yetkili ağızdan itirafıdır.
Olmuyor yani, havada kalıyor, yerine oturmuyor. Oturtmak için daha iyi ders çalışması, propaganda ezberlerini gözden geçirmesi gerek iktidar adına konuşanların.
Yitik seçmenlerini yitirme sebepleri üzerine bir daha düşünmeleri, en isabetli başlangıç noktası olabilir.
Sesle görüntüleri, eylemle söylemleri birbirini tutmuyor, giderek daha fazla uyumsuzluk arz ediyor. Nal ile mıh arasında bir türlü senkron tutturamıyorlar. Hoşnutsuzların hoşnutsuzluğunda bunun bir etkisi ve payı olabilir mi? Ve eğer öyleyse, nalına da mıhına da derken daha fazla tutarsızlık sergileyerek mi yitik seçmeni geri dönmeye ikna edecekler?
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.07.2025
13.07.2025
11.07.2025
9.07.2025
29.06.2025
10.06.2025
5.06.2025
22.05.2025
18.05.2025
13.05.2025