A.Turan ALKAN
Belediyelerin sadece altyapı hizmetlerine yoğunlaşması gerektiğine dair "Muhafazakâr" fikirlerimi yavaş yavaş tâdil ediyorum. On milyonu çoktan geçmiş nüfusuyla İstanbul'un ilçe belediyeleri, şehir kültürü birikimini yeniden mayalandırıyor, yoğuruyor ve pişiriyor; entelektüel tâbirle nüfusu konsolide ediyor; ana bütüne ilâve ediyor.
Toplumla içiçe yaşayan ve belirli aralıklarla hesap vermek durumundaki belediyelerin fonksiyonunu, meselâ, merkezi bürokrasi ile ifâ etmek neredeyse imkânsız. Geçen hafta önce Sancaktepe, ardından Küçükçekmece Belediyesi'nin kültür faaliyetlerine katıldıktan sonra bu fikrim iyice pekişti.
Küçükçekmece Belediyesi ile Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi işbirliğine girerek, yaşayan en önemli hikâye yazarımız Mustafa Kutlu hakkında "Aynanın Sırrı" adıyla ilmî bir sempozyum tertipledi. Bildirilerin yer aldığı kitabın tanıtımı için yapılan toplantıdan sonra Yenikapı Mevlevihanesi'nde icrâ edilen âyin-i şerifi takib eden şanslılar arasındaydık. Ömer Tuğrul İnançer'in kemâl-i vukuf, erkân ve ciddiyetle yönettiği merasimde 300. Vuslat sene-i devriyesini idrak ettiğimiz büyük bestekârımız Itrî'nin Segâh âyini icra edildi. Ömrümde ilk defa bizzat bir Mevlevi ayini icrâsına şahid oldum; pek lezzet aldım. Akledenlerden, vesile olanlardan (Teşekkürler Ersan Ulusan kardeşim), icrâ edenlerden Allah razı olsun.
Âyinden önce Mevlevîhâne'nin bahçesinde Prof. Dr. İsmail Kara ile karşılaştık, muhabbet tâzeledik. Gerek Şeyh'ül Muharrîrinimiz Mustafa Kutlu ve gerek İsmail Kara, ayrıca medhe ve medhin tafsiline rıza göstermeyen tevâzu erbâbından oldukları için bu faslı imâ ile geçiyorum. İsmail Kara, yıllardan beri modernleşme devrinin dinî hayatına dair muhalled eserler kaleme alıyor, derlemeler ve yayın faaliyetinde bulunuyor. Yazdıklarına "Muhalled", yani "Daimi, sürekli, bâkî kalacak" sıfatı vermekliğimiz sıradan bir iltifat ifâdesi sayılmasın; üç ciltlik "Türkiye'de İslâmcılık Düşüncesi" isimli eseri bile, tek başına bir fikir ve ilim adamına zekât nisâbı teşkil edecek kadar kıymetdar bir çalışma iken onun hâlâ din kültürü ve tarihi boyutunda birbirinden titiz çalışmalar içinde olması, doğrusu gıbta edilecek bir haslet. Meselâ geçenlerde Dergâh Yayınevi'nin Rize Kitapları dizisinin 4. yayını olarak neşredilen Rize Defteri, şehir kültürü yayınlarına meraklı birisi sıfatıyla beni tam mânâsıyla mest etti. Yılda bir yayınlanacak özel ve kapsamlı bir dergi tarzında tanzim edilen Rize Defteri'nde, Rize Bibliyografyası'ndan sözlü tarih araştırmalarına, dikkat çekici monografik makalelerden mahalli sanat ve hırfetlere, dilbilimi etüdlerinden röportajlara kadar çok zengin bir münderecât mevcut. Baskı kalitesi ve fotoğraf yayınlarına gösterilen itina, emsâli yayınlara nümûne teşkil edecek derecede nefis. Kitabı, daha doğrusu "defter"i büyük bir iştah ile elden geçirirken bir ara Rizeli olmadığıma hayıflandım desem yeridir. Rizeliler, bu defterin nasıl bir nimet olduğunu biliyorsunuz değil mi? Üstelik bu daha birincisi ise, ardı da gelecek demektir. İsimlerini tek tek zikredemediğim yayın kurulundaki Rizeli hemşehrileriniz de nimettir; kadri bilinsin; nice vilâyetimizde bu kadar erbâb-ı kalemi bir araya getirmek mümkün olmuyor çünkü.
Muhafazakâr sanatın esasları hakkında bıdı bıdı yapacağımıza, oturup ipek böcekleri gibi sessizce kozamızı örmek, malzemeye hâkim olmak, malzemenin diline, rûhuna âgâh olmak daha doğru. Gelenek meselesinde bir ara o kadar acele ettik ki, geleneği bilmeden ona âşık olan ve derûnunu bilmeden ona sahip çıkan kuşaklar zuhur etti!
Geçen haftanın en önemli kültür hâdiselerinden biri de şuydu: Osmanlı-Türk el nakışları konusunda yaşayan en büyük hoca ve otorite Mutia Türkmenoğlu Hanımefendi'nin yetiştirdiği öğrencilerinin emekleri, Üsküdar'da Bağlarbaşı Kültür Merkezi'nde sergilendi: "Neler seyreyledi bîdâr olanlar!" Çoğu torun sahibi onca hanımın göz nuru eserleri, bize çok önemli bir nükteyi hatırlatıyordu: Emek sarfetmeden geleneğe yaklaşmak ve anlamak mümkün değildir. Şöyle tafsil edeyim; sergideki eserlerden her biri, Topkapı Müzesi vitrinlerinde görseniz yadırgamayacağınız türden mükemmellikte idi.
Başlıktaki sorunun cevabı iki kelime: "Emek vererek!"
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.07.2016
13.07.2016
11.07.2016
10.07.2016
8.02.2016
7.02.2016
6.02.2016
4.02.2016
3.02.2016
2.02.2016