Ayşe HÜR
Son yılların en önemli tartışmalarından biri, Orhan Pamuk’un, 2005 yılında Das Magazin adlı haftalık İsviçre dergisine verdiği bir röportajda, "Bu topraklarda 30 bin Kürt ve 1 milyon Ermeni öldürüldü. Benden başka kimse bundan bahsetmeye cesaret edemedi" demesiyle patlak vermişti. O güne kadar resmi çevrelerin ağzından düşmeyen “PKK’ya karşı mücadelede 30 bin şehit verdik” ifadesinin başına Orhan Pamuk, 1 milyon Ermeni’yi ekleyince kıyamet kopmuştu. Pamuk hakkında “Türklüğe hakaret” davası açılmış, dava zaten nazik olan AB ile Türkiye ilişkilerini germiş, içerdeki ve dışardaki tepkiler sayesinde 2006 yılında dava düşürülmüştü. Pamuk’a karşı yürütülen linç kampanyası azalarak da olsa yıllarca sürdü. Hala da milliyetçi çevrelerin kara listesinde…
DEMİREL’İN AÇIKLAMASI
Demirel’in açıklaması: ’1 milyon Ermeni’ meselesi hala açıklığa kavuşmadı ama PKK ile devlet arasındaki kanlı savaşta kaç kişinin öldüğünü aşağı yukarı biliyoruz. Dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, 1998'i değerlendirdiği basın toplantısında, "Terör eylemlerinin başladığı 15 Ağustos 1984'ten Aralık ayının başına kadar bilanço; meydana gelen 32 bin 853 olayda güvenlik güçlerinden 5 bin 555'i şehit oldu, 11 bin 168'i yaralandı. Sivil halkın uğradığı saldırılar sonucu 5 bin 302 vatandaş şehit oldu, 5 bin 877 vatandaş da yaralandı. Teröristlere verdirilen toplam zayiat ise 35 bin 384'tür. Bunların 23 bin 938'i ölü, 749'u yaralı, 8 bin 693'ü sağ olarak ele geçirilmiş, 2 bin 304'ü teslim olmuştur" demişti. (28 Aralık 1998, Cumhuriyet)
Bu sayılardan da anlaşılacağı üzere, devlet görevlileri yıllarca “35 bin şehit verdik” diyerek, kamuoyunda, tüm ölümlerin Türk/devlet cephesinden olduğu kanısını yerleştirmeye çalışmışlardı. (Ya da Kürt ölülerine de “şehit” diyorlardı!) Halbuki, Süleyman Demirel’in ve daha sonra TSK’dan bazı yetkililerin paralel açıklamalarından öğrenilmişti ki, ölümlerin ezici bölümü Kürt tarafındandı. (Güvenlik güçlerinin veya sivil halkın da bir bölümünün Kürt olduğunu tahmin edebiliriz.) Yani bunları ‘ilk söyleyen ünlü’ Orhan Pamuk, az bile söylemişti. Nitekim, bu tartışmadan sonra, hiçbir devlet yetkilisi “PKK’ya karşı savaşta 35 bin şehit verdik” demedi. Onun yerine “PKK’ya karşı savaşta 35 bin vatandaşımızı kaybettik” dedi. “Vatandaşımızı” derken yüzlere sahte bir merhamet ve üzüntü ifadesi yerleştirilmesi de unutulmadı.
KAÇ ‘FAİLİ MEÇHUL’ VAR?
Ayrıca yıllardır çeşitli çevrelerce dile getirilen ’17 bin faili meçhul’ meselesi var ki, bu rakama “çok az” diyen de oldu, “o dönemdeki tüm ölümleri Kürt hanesine yazmak doğru değil” diyen de oldu, “bu rakam tümüyle uydurma” diyen de… Nitekim İnsan Hakları Derneği (İHD) bir raporunda 1989-1999 arasındaki faili meçhul cinayet sayısını 1964 olarak verirken, İHD Diyarbakır Şubesi 2011 yılında, 348 toplu mezarda 4.201 kişinin gömülü olduğunu iddia etti. Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) ise 1990-2011 arasında 1901 kişinin faili meçhul cinayete gittiğini açıkladı. Rakamlar farklıydı ama maktullerin neredeyse tamamının Kürt kesiminden olduğunda ittifak vardı. (Yazının tamamında Zaza/Dersimli/Kürt ayrımlarına girmedim çünkü devletin bu gruplar için kullandığı kod adı: ‘Kürt’…)
2003-2011 ARASININ KAYIPLARI
1999’da Abdullah Öcalan’ın Kenya’da yakalanarak Türkiye’ye getirilmesi ve yargılanarak İmralı’ya hapsedilmesinden sonra sakin bir döneme girildi. Ancak 2004 yılında çatışmalar yine başladı. 19 Aralık 2015 tarihli Milliyet gazetesinde “28 yılın acı bilançosu: 35 bin 300 kişi terör kurbanı oldu” başlıkla haberin “Terör hız kesmedi” başlıklı kutucuklarında kaynak belirtilmeden, 2003 ila 2011 yılları arasındaki bilanço 1348 “ölü terörist”, 433 “ölen vatandaş”, 714 “şehit asker”, 88 “şehit polis” ve (sıkı durun tam) 62.145 “yakalanan terörist” şeklinde verilmiş. Eğer bu son rakamlar doğruysa, ya Kürt gençliği akın akın PKK’ya katılıyor ya da devletimiz önüne gelen Kürt gencini ‘terörist’ diye yaftalayarak hapse atıyor.
SON BEŞ AYIN KAYIPLARI
Peki, 7 Haziran 2015’ten sonraki kanlı bilanço nedir? (Başlıkta da kullandığım ‘bilanço’ terimini çok yakışıksız biliyorum ama daha uygununu bulamadım, özür) Bu konuda değişik rakamlar dolaşıyor ortada ama devletin resmi haber ajansı olan Anadolu Ajansı’nın (AA) 21 Kasım 2015 tarihli açıklamasına göre son dört ayda “102 teröristin ölü olarak ele geçirildiği, etkisiz hale getirilen 304 teröristin cesetlerinin diğer örgüt mensuplarınca kaçırıldığı, 77 teröristin yaralı olarak yakalandığı bildirildi. Buna karşın polis sorumluluk bölgesinde bu dönemde 53 polis memuru ile 10 asker, jandarma bölgesinde de 20 polis şehit oldu.” “79 ilde PKK, DAEŞ ve diğer terör örgütlerine üye 7 bin 303 şüpheliye yönelik operasyon düzenlendi.” Mahkemeye sevk edilen 10'u yabancı uyruklu bin 602 PKK'lı terörist tutuklandı.” AA henüz, devletin Aralık 2015 raporunu açıklamadı.
Gayri resmi kaynaklara göre ise son beş ayın rakamları devletin açıkladığından çok daha yüksek. Sonuç olarak yürek paralayan bir tablo ile karşı karşıyayız. Benim muhayyilemde Türkiye, kanın oluk oluk aktığı bir salhaneye benziyor. Üstelik Diyarbakır-Sur, Şırnak-Cizre ve Silopi’de günlerce süren hukuk dışı sokağa çıkma yasakları ile birlikte tanklarla “ev ev temizlik harekatı” (terim Başbakan Davutoğlu’na ait) yürütülüyor. Demek ki daha çok kan akacak. Daha çok gözyaşı dökeceğiz…
Peki, Cumhuriyet tarihi boyunca, devlet, ‘tenkil’ (cezalandırma), ‘tedip’ (terbiye), ‘harekat’ adı altında, ‘isyancı’ diye nitelediği Kürtlere (o zamanlar ‘terörist’ terimi icad edilmemişti) karşı yürüttüğü ‘operasyonlarda’ kaç kişiyi öldürmüştür, bunu hiç merak ettiniz mi? Ben ettim. Bazılarınız “niye geçmişi deşeliyorsun, niye yaraları kanırtıyorsun?” diyorsunuzdur. Kürtler için anlatacaklarım ‘geçmiş’ değil, hala kanayan bir yara. Kürtlerin çoğu 100 yılın kanlı bilançosunu sadece sayı olarak değil, güçlü bir duygu olarak biliyor. Sözlü tarih kaynaklarından biliyor. Dedesinin göz yaşlarından biliyor, nenesinin ağıdından biliyor. Yıkık evinden, çorak toprağından biliyor. Hapisteki oğlundan, dağdaki kızından biliyor. Bilmeyenler, devletin söylediklerinden başkasını duymayanlar, gösterdiklerinden başkasını görmeyenler… Genelleştirerek söylersem başını devekuşu gibi kuma sokan ‘Türk tarafı’ için yazıyorum bu yazıyı.
Merak ettim ama, sayıyı çıkarmak kolay olmadı. Çünkü öldüren de devlet, kayıtları tutan da devlet. Üstelik erken dönemlerde çoğu zaman devlet ölüleri saymaya kalkmamış. Atmış uzaktan topu, atmış havadan bombayı, dizmiş uçurum kenarına tetiklemiş mitralyözü, doldurmuş mağaraya vermiş gazı, doldurmuş samanlığa, yakmış ateşi… Yine de elimizde bazı veriler var. Bunları kabaca bir araya getirmeye çalıştım. (Unuttuğum olaylar olabilir, ayrıca aşağıdaki harekatların bahanesi olan olayların niteliğine dair bilgi vermedim çünkü Şeyh Said ve Ağrı İsyanı hariç, hepsini daha önce ayrıntılı şekilde şu yazımda anlatmıştım: Okumak için tıklayın)
1925 ŞEYH SAİD İSYANI
Cumhuriyet tarihinin ilk Kürt isyanı 13 Şubat 1925’te patlak veren Şeyh Said İsyanı idi. İsyan kısa sürede bastırılmış, jet hızıyla yapılan yargılamalar sonucu, 27 Mayıs’da altı kişi, 29 Haziran 1925 günü Şeyh Said’in de içinde bulunduğu 47 kişi idam edilmişti. Ancak idamlardan sonra da cezalandırma harekatları devam etmişti. Milletler Cemiyeti’nin bir raporuna göre bu harekatlarda 15-20 bin isyancı öldürülmüş, 206 köy, 8.758 ev yıkılmıştı. Resmi rakamlara göre ise isyan bölgesindeki İstiklal Mahkemeleri, 12 Nisan 1925’ten 1 Mart 1927’ye kadar 5.110 kişi yargılanmış, 420 idam, 1911 çeşitli hapis cezası verilmişti. 1927’de çıkarılan bir sürgün kanunu ile Diyarbakır ve Bayazit (Ağrı) Vilayeti’nden 1400 kişi Batı illerine sürülmüş, bunların yerine Dobruca’dan, Bulgaristan’dan, Kıbrıs’tan, Kafkasya’dan gelen Müslümanlar yerleştirilmişti.
1924 NASTURİ TENKİLİ
Genelkurmay Belgelerinde Kürt İsyanları I-II (Kaynak Yayınları, 1992) adlı kitaba göre 12-28 Eylül 1924 tarihleri arasında Nasturilere karşı devam eden tenkil harekatında ne kadar Nasturi’nin öldüğü açıkça belirtilmiyor ama şu ifadeler var: “22 Eylül 1924 Durumu: Nuhup deresi dolayında Semdar sırtları hattına kadar olan kısımda Nasturilerden eser kalmamıştı.” “24 Eylül günü Valto dağı üzerinde Nuhup deresi kuzeyindeki tepelere kadar olan kısımda Nasturilerden eser kalmamıştı.” Türk/devlet tarafının kayıpları konusunda şu bilgi veriliyor kitapta: “20 Eylül 1924 Durumu: (…) Bu hava taarruzunda 6 er şehit, 15’i ağır, 10’u halif olmak üzere 25 er ve 9 hayvan yaralanmıştı.” “Dört gün içinde biri subay olmak üzere 14 şehit 15’i ağır olmak üzere 43 er yaralı.”
Raçkotan, Raman, Koçuşağı tedibi
Genelkurmay kitabına göre 9-12 Ağustos 1925’teki Raçkotan ve Raman Tedip Harekatı’nda kaç köyün yakıldığını, kaç kişinin öldürüldüğünü belirtmiyor ama 7-30 Ekim 1926 arasındaki Koçuşağı Tedip Harekatı’nda “mağaralara sığınmış isyancılar teker teker imha edildiler” deniyor. Koçuşağı harekatına paralel olarak yürütülen Bicar Tenkil Harekatı’nın bilançosu ise “280’den fazla köy yakıldı, 2 binden fazla asi kurşuna dizildi” diye veriliyor.
1925-1937 Sason ve Mutki harekatları
Yine aynı kaynakta 1925-1937 arasında aralıklarla yürütülen Sason harekatlarının bilançosu da atlanarak verilmiş. Ayrıca bazı olaylarda ölü sayıları yazılırken, bazı olaylarda “çok sayıda eşkıya öldürüldü”, “çok sayıda kişi imha edildi” gibi ifadeler var. Bu yüzden tüm sayıyı bulmak mümkün değil ama rakamlar toplandığında “eşkiyadan” 451 ölü, 79 yaralı, 380 yakalanmış, 2497 kişi kendiliğinden teslim olmuş, 2.400 kişi bölgeden sürülmüş olduğu öğreniliyor.
Yine aynı kaynakta Mutki bölgesindeki harekat 25 Ağustos 1927’de bittiğinde Genelkurmay’ın başarısını (!) anlatan cümle şöyle: “Birliklerin, emir esasları dahilinde ve eşkıya muharebeleri taktiğine uygun yaptıkları harekatta, asiler kısmen kaçmış, çoğu yok edilmiş ve bir kısmı da yakalanmış, ayaklanma bölgesinde taranmamış yer kalmamıştı.”
“Yok edilen” nüfusun ne kadar olduğunu bilemiyoruz.
1929 Tendürük, 1930 Savur tenkilleri
Aynı şekilde 14-17 Eylül 1929’daki Tendürük Harekatı’nda sırasında kaç kişinin öldürüldüğünü öğrenemiyoruz ama şu ifadelerden bir fikrimiz oluyor: “20 Eylül 1929’da Tümen Komutanlığı, Şeyh Abdülkadir ve aşireti üzerinde yaptırdığı hava keşiflerinde: Saat 10.00’a kadar Abdülkadir ve aşiretinin bir kısmı ile Tendürük tepesindeki göl civarında, diğer kısım ile de Gevrişemyan civarındaki vadilerden İran’a doğru gitmekte olduklarını ve her iki kolun havadan bombalandığını…”
20 Mayıs-9 Haziran 1930 arasında Savur Tenkil Harekatı sırasındaki bilanço da meçhul: “Kaymaz, Haçan, Kölesor, Cilli ve Osmanlı köyleri havadan bombalanmış, Patnos bölgesinde ayaklananlara katılan köyler bomba ve makineli tüfek ateşi altına alınmıştı…”
1930 Zeylan (Ağrı) harekatı
Zeylan Ayaklanması’nın (ayrıntı için şu yazıma bakılabilir: Okumak için tıklayın) 1927-1930 arasında çeşitli safhaları var. Bunlarda kaç asker, kaç isyancı öldü, girişte adını andığım Genelkurmay kitabı belirtmemiş ama son aşamanın bilançosunu dönemin gazeteleri benzer ifadelerle aktarmış kamuoyuna. Bunlardan biri 16 Temmuz 1930 tarihli Cumhuriyet gazetesi: “Ağrı Dağı tepelerinde kovuklara iltica eden 1.500 kadar şaki kalmıştır. Tayyarelerimiz şakiler üzerine çok şiddetli bombardıman ediyorlar. Ağrı Dağı daimi olarak infilak ve ateş içinde inlemektedir. Türkün demir kartalları asilerin hesabını temizlemektedir. Eşkıyaya iltica eden köyler tamamen yakılmaktadır. Zeylan harekâtında imha edilenlerin sayısı 15.000 kadardır. Zeylan Deresi lebaleb [ağzına kadar] ceset dolmuştur (...) Bu hafta içinde Ağrı Dağı tenkil harekâtına başlanacaktır. Kumandan Salih [Omurtak] Paşa bizzat Ağrı’da tarama harekâtına başlayacaktır. Bundan kurtulma imkânı tasavvur edilemez.”
Yazarın müjdelediği yeni aşamada kaç kayıp var bilmiyoruz. Resmi kaynaklar, 17 Eylül 1930’da ‘tenkil harekatı’nın bittiğini ilan etmişlerdi ancak bombardıman Kasım’a kadar sürmüştü, bu dönemde de ne kadar ölüm olduğunu bilmiyoruz. Devletin kayıpları konusunda da resmi bir açıklama yok. Ermeni örgütü Hoybun’un bir raporunda Türk tarafının 50 bin kayıp verdiğini söylüyor ki, bu kadar büyük bir kaybı iç ve dış kamuoyundan saklamak da, esas olarak hava bombardımanı ile yürütülen bir harekatta bu kadar kayıp vermek de mantığa sığmıyor.
‘İsyancıların’ yargılanmasına ait dosyalar halen açılmadığı için mahkeme safahatı da bilinmemekle birlikte, 23 Mayıs 1932 tarihli İsveç gazetesi Dagens Nyheter’deki bir habere göre, Adana’da yapılan yargılamalar sonunda 44 ölüm cezası verilmiş, firardakiler ve yaşı küçük olanlar dışında kalan 31 kişi (adları bilinmemektedir) idam edilmişti. Celali Aşireti’nin bir bölümü İran’ın Tebriz ve Tahran bölgelerine; bir bölümü Türkiye’nin Ege ve Trakya bölgelerine sürgün edilmişti. Bazı Kürt kaynakları sözlü tarihe dayanarak daha fazla sayıda kişinin tutuklandığını, bu kişilerin bir bölümünün Adana cezaevinde kitlesel olarak zehirlendiğini iddia ediyorlar ki buna dair de somut bilgi yok elimizde. Kısacası, Ağrı İsyanı araştırmacısını bekliyor hala…
1937-1938 DERSİM HAREKATLARI
Hazırlık olarak 1926 yılında, fiilen 1937 yılının Mayıs ayında başlayan I. Dersim Harekatı’nın bilançosunu dönemin Başbakanı İsmet İnönü 18 Eylül 1937 günü TBMM’de yaptığı konuşmada vermişti. “Şimdi size, Tunceli’ndeki vaziyetin bugünkü halini arzetmek isterim. Cumhuriyet’in imar ve ıslah programına muhalefet eden, nüfusları az olmakla beraber, altı aşirettir. Bugün bu altı aşiretin ne kadar adamı varsa, bunlar reisleriyle beraber faaliyet imkanından tamamen mahrum bırakılmıştır. (…) Buna göre 1 subay 28 er ve bir bekçi şehit 4 subay 46 er ve bir bekçi de yaralıdır. İsyana iştirak eden zavallılardan zayiat ise 265 maktul ve 20 yaralı 27 kişi yakalanmış ve 849 kişi de teslim olmuştur. Bilerek bilmeyerek muhalefet yoluna sapıp kanın şiddetli tedibatına maruz kalmış olarak hayatlarını kaybedenler hakkında da Büyük Millet Meclisinin teessürlerini ve bunun diğer vatandaşlara ibret olmasını temennileri ifade ediyorum.”
15 Kasım 1937’de devletin ‘şakilerin başı’ diye nitelediği Seyit Rıza ve altı arkadaşı idam edildiği halde 1938’in Ocak ayında Ovacık ilçesinde asker kaçaklarının izini süren jandarma birliklerine ateş açılması ve yedi jandarmanın öldürülmesi üzerine yeniden kez harekat kararı alındı ancak kışın atlatılması beklendi. 16 Haziran 1938’de başlayıp 16 Eylül 1938’de bitirilen II. Dersim Harekatı sırasında kullanılan imha yöntemlerinden birini dönemin Malatya Emniyet Müdürü İhsan Sabri Çağlayangil 1986 veya 1987 yılında o sıralar bürokrat olan Kemal Kılıçdaroğlu’na şöyle anlatmıştı: “…Mağaralara iltica etmişlerdi. Ordu zehirli gaz kullandı. Mağaraların kapısının içinden. Bunları fare gibi zehirledi. Yediden yetmişe o Dersim Kürtlerini kestiler. Kanlı bir hareket oldu. Dersim davası da bitti…”
İkinci harekatta devletin kaç kişiyi öldürdüğünü kabul ettiğini çok yakın bir tarihte öğrendik. 2011 yılında, dönemin Başbakanı Erdoğan, Jandarma Umum Kumandanlığı antetli bir kağıt gösterdi basına. Bu kağıtta harekat sırasında 13.806 ‘isyancı’ öldürülürken hükümet güçlerinin 104 ‘şehit’ ve 175 yaralı verdiği yazılıydı. Ayrıca 10 binden fazla kişi sürülmüştü. Dersimli yazarlara göre bu sayılar çok daha yüksek. İki hafta önce bu sayfada anlattığı gibi Dersimli olmayan Necip Fazıl Kısakürek’e göre ise 50 bin Dersimli öldürülmüştü. (Dersim’de olan biten neydi merak edenlere:Okumak için tıklayın)
KÜRT KOLEKTİF HAFIZASI
Rakamları alt alta yazıp topladığımızda bilanço korkunç! Cumhuriyet tarihi boyunca Kürt Meselesi’ni ‘çivi-çekiç’ mantığı içinde çözmeye çalışan devletin asker, polis ve korucu olarak kayıpları (resmi terminoloji ile ‘şehit’ sayısı) 6-7 bin civarında. (Bu kesime Kürt tarafının verdiği ad ise ‘işgalci, sömürgeci ordusu’ dolayısıyla öldürülmeleri mübah.) Devlet veya PKK tarafından öldürülenlerin (resmi terminoloji ile ‘siviller’in sayısı resmi rakamlara göre 12 bin civarında. Bunların etnik kökenine dair istatistik yok. Kürt tarafı ise (resmi terminolojide bunların adı ‘isyancı’, ‘terörist’) en az 100 bin kadar ferdini kaybetmiş (resmi terminolojiye göre ‘etkisiz hale getirilmiş’). Bir bu kadarı yaralanmış, sakatlanmış, onbinlercesi evinden yurdundan sürülmüş. Binlerce köy, mezra yakılmış. Hayvan, ekin, tarla imha edilmiş. Resmi kaynaklarda rakam verilmeden “temizlendi”, “imha edildi”, “öldürüldü” türü genel ifadelerin sayıca neye tekabül ettiğini bilmek mümkün olmadığı için Kürt tarafının ‘en fazla’ ne kadar ferdini kaybettiğini söylemem de mümkün değil. Bazı Kürt kaynaklarında sayı 200-300 bine kadar çıkıyor. Doğru mu yanlış mı, başta da söylediğim gibi bilemiyorum… Ama Kürt kolektif hafızasında durum bu merkezde… Bunu bilelim, buna göre davranalım…
Yazımı, Nazım Hikmet’in girişteki Türkçü tınıya rağmen, genel mesajını sevdiğim Davet’iyle bitireyim:
Dörtnala gelip Uzak Asya'dan
Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan
bu memleket, bizim.
Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak
ve ipek bir halıya benziyen toprak,
bu cehennem, bu cennet bizim.
Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın,
yok edin insanın insana kulluğunu,
bu dâvet bizim....
Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür
ve bir orman gibi kardeşçesine,
bu hasret bizim...
Yazarlar
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
-
Burak Bilgehan ÖzpekVesayet Nedir, Nasıl Kurulur, Niçin Çöker? 16.04.2021 Tüm Yazıları
-
Firuz TÜRKERDARBE GİRİŞİMİNE HAZIR OLMAK 4.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız RamazanoğluYeni metin ne söyleyecek? 25.03.2021 Tüm Yazıları
-
RAGIP DURAN'Bir tek kişinin otoritesi suçtur!' 22.03.2021 Tüm Yazıları
-
Sevilay YALMANMesele Gergerlioğlu meselesi değil! 19.03.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKBACAKİZMİT KÖRFEZİ YAKIN, DENİZ BİZE ÇOK UZAK! 17.03.2021 Tüm Yazıları
-
Ural ATEŞERANADİL... 21.02.2021 Tüm Yazıları
-
Demir Küçükaydınİki Devrimci – Türeci ve Şahin 4.01.2021 Tüm Yazıları
-
Perihan MAĞDENHayaller: ETHOS, Gerçekler: BİR BAŞKADIR BENİM MEMLEKETİM 18.11.2020 Tüm Yazıları
-
Talat ULUSOY9 Eylül 1922, İzmir’in “KURTULUŞ” Günü’nde… 9.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mahmut ÖVÜRAK Parti mi “İhvan’cı” siz mi operasyon çekiyorsunuz? 8.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mustafa Yurtsever2010 YILI REFERANDUMU’NUN BİTMEYEN HİKAYESİ 29.08.2020 Tüm Yazıları
-
Hilâl KAPLANİstanbul Sözleşmesi yaşatır mı? 7.08.2020 Tüm Yazıları
-
Eşref ÇAKARKonca Yazışmaları... 5.08.2020 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunOsmanlı Kudüs’ü 4.06.2020 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANÜmitliyim, çünkü… 26.05.2020 Tüm Yazıları
-
Kadri GÜRSELTürkiye’de darbe mi olacak gerçekten? 16.05.2020 Tüm Yazıları
-
Sinan ÇİFTYÜREKTürbülanstan mayın tarlasına dalış yapan AKP! 13.05.2020 Tüm Yazıları
-
Yaşar YAKIŞTürkiye’nin iktidar partisi yardımlaşmayı da tekeline almak istiyor 25.04.2020 Tüm Yazıları
-
Orhan PamukEski salgınlar ve bugün biz 24.04.2020 Tüm Yazıları
-
Bejan MATURÖlüm hangi boşluğu doldurur? 12.04.2020 Tüm Yazıları
-
Umut ÖZKIRIMLIKorona ve milliyetçilik 8.04.2020 Tüm Yazıları
-
Raffi Hermon Araks‘ARTSAX (Dağlık Karabağ) MESELESİ, NEDİR VE NE DEĞİLDİR? 1.04.2020 Tüm Yazıları
-
Serdar KAYAİslam, Bilim, Virüs, Kumaş 24.03.2020 Tüm Yazıları
-
Markar ESAYANKarantina günlerinde yalnızlık... 20.03.2020 Tüm Yazıları
-
Eyüphan KAYACorona Virüs bir musibettir 19.03.2020 Tüm Yazıları
-
Merve Şebnem OruçSürreel bir devrim: Gezi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Metehan DemirMoskovanın samimiyet testi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Tayfun AtayGoebbels korosu söylüyor: "Her şey mükemmel efendim!" 18.02.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın AKDOĞANBirilerini suçlama yarışı 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Hüseyin GÜLERCECHP, şimdi de İlker Başbuğu alet ediyor 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Ufuk COŞKUNCemevleri için Cumhurbaşkanı’na Çağrı! 20.01.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın ERGÜNDOĞANGökdelen hançeri tam İzmir’in kalbine saplanıyordu ki… 16.12.2019 Tüm Yazıları
-
Nihat Ali ÖzcanOrtadoğu’nun karmakarışık halleri 22.10.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TenekeciDün ve bugün 11.09.2019 Tüm Yazıları
-
Haşmet BABAOĞLUİçerisini iyi anlamak için dışarıya bak! 9.09.2019 Tüm Yazıları
-
Esat KORKMAZYOLDAŞIM YAVUZ ÇANAK 29.08.2019 Tüm Yazıları
-
Ali KİREMİTCİDÜNYADA VE TÜRKİYE’DE SİYASET YENİDEN ŞEKİLLENİYOR 13.07.2019 Tüm Yazıları
-
Tayfun TURANAYILANA GAZOZ, BAYILANA LİMON. 11.07.2019 Tüm Yazıları
-
Mustafa DAĞCIÖTEKİLEŞTİRMENİN ÖTESİ= DÜŞMANLAŞTIRMAK 3.07.2019 Tüm Yazıları
-
Gürkan-Zengin23 Haziran seçimleri: Bir vak’ayi hayriyye 25.06.2019 Tüm Yazıları
-
Celal DENİZIRKÇILIĞIN TEDAVİSİ VAR MIDIR? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Serdar ESEN"Herşey Çok Güzel Olacak" mı? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet AY14 Mayıs güzellemelerinin anlamı 15.05.2019 Tüm Yazıları
-
Salih TunaZincir sesleri 23.04.2019 Tüm Yazıları
-
Beril DEDEOĞLUİflas eden tüccar, eski defterleri karıştırırmış 27.02.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TığlıBu ne iki yüzlülük!... 26.02.2019 Tüm Yazıları
-
Nermin ALPAYİNSAN VE EKONOMİK DEĞERİ 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
Ümit FıratBir mahalli seçim hatırası 15.01.2019 Tüm Yazıları
-
Murat AKSOYUnutmayalım yerel seçime gidiyoruz 11.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ekin GÜNBİR… İKİ… İZMİR MARŞIYLA KOŞ! 4.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet SeverTürkiye bu kadar tehdit ve hakaret eden bir Cumhurbaşkanı görmedi 18.12.2018 Tüm Yazıları
-
İbrahim SEDİYANİKirletme 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
Nadi ÖZTÜFEKÇİUlusal mı Ulusalcılık mı? 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
M.Şükrü HANİOĞLUDünya “biz”i parçalamak için mi savaştı? 26.11.2018 Tüm Yazıları
-
Cemil ERTEMEkonominin geleceğini simgeler anlatır! 31.10.2018 Tüm Yazıları
-
Amberin ZAMANCemal Kaşıkçı ve Türkiye’nin itibarı 10.10.2018 Tüm Yazıları
-
Mete YararCastle International 28.09.2018 Tüm Yazıları
-
Mehmet CANFilistin ulusal sorunu-II 25.09.2018 Tüm Yazıları
-
Leyla İPEKCİAile içi eğitimin maneviyatı (1) 18.09.2018 Tüm Yazıları
-
Ümit KurtTarihçi Kieser: Modern Türkiye'nin eş kurucusu Talat Paşa 17.09.2018 Tüm Yazıları
-
Güngör UrasABD’DE BORÇ KRİZİ 10.08.2018 Tüm Yazıları
-
Serpil Çevikcan24 Haziran sonrasındaki şema 30.05.2018 Tüm Yazıları
-
Hüseyin ÇAKIRVaatlerinizi sözleşme olarak imzalayın… 27.05.2018 Tüm Yazıları
-
Kürşat BUMİNLGS Türkçe: Çocuklarla dalga mı geçiyorsunuz? 7.02.2018 Tüm Yazıları
-
Aslı AydıntaşbaşYaklaşan facia 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Özgür MumcuTutuklu yargı 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Yusuf Ziya DÖGERTürkiye Seçimlerinin Kilidi Kürdler 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Güldalı COŞKUNSeçim kritiği desem de…. 1.02.2018 Tüm Yazıları
-
Arife KÖSEHawaii’den sonra nükleer savaş tehdidini yeniden düşünmek 1.02.2018 Tüm Yazıları
-
Ergün Diler23 gizli toplantı. 8.01.2018 Tüm Yazıları
-
Ceren KENARMusul sonrası DEAŞ 14.07.2017 Tüm Yazıları
-
Okay GÖNENSİNSertleşme mi normalleşme mi? 11.07.2017 Tüm Yazıları
-
İhsan ELİAÇIKDini çoğulculuk gereği kadından imam olabilir 23.06.2017 Tüm Yazıları
-
Adil GÜRHay Allah yine çenemi tutamadım! 16.04.2017 Tüm Yazıları
-
Hüseyin SARIBAŞHAYIR, YETER ARTIK! 18.02.2017 Tüm Yazıları
-
Mustafa ARMAGANÇankaya’nın karakutusu Latife Hanım mı? 7.02.2017 Tüm Yazıları
-
İlhan ÇETİNFiliz 22 gündür hayata tutunmaya çalışıyor... 7.02.2017 Tüm Yazıları
-
Süleyman YAŞARVatandaşın dövizini devlete dört katı faizle satıyorlar 26.07.2016 Tüm Yazıları
-
A.Turan ALKAN40 $, hem de ‘döge döge’ 15.07.2016 Tüm Yazıları
-
İhsan YILMAZÜmmetin ortak dili: İngilizce 13.07.2016 Tüm Yazıları
-
Bülent KORUCUÖzel haber bayramı 11.07.2016 Tüm Yazıları
-
Gökhan ÖZGÜNBen HDP’ye oy veriyorum… 28.06.2016 Tüm Yazıları
-
Orhan MİROĞLUYazmaya kısa bir mola veriyorum 17.04.2016 Tüm Yazıları
-
Cemil KOÇAKVe Türkiye ‘hayır’ diyor! 16.04.2016 Tüm Yazıları
-
Sema İZOLCennette de hendek var mı anne? 15.02.2016 Tüm Yazıları
-
Lale KEMALMİT-Mossad kırılganlığı, Rusya ile IŞİD gerilimi 9.02.2016 Tüm Yazıları
-
Birgül HAKANAli Demirsoy 9.02.2016 Tüm Yazıları
-
Sanem ALTANAcılar usta, bizler çırağız.. 6.02.2016 Tüm Yazıları
-
Hadi ULUENGİNOtoriterlik yükselirken 4.02.2016 Tüm Yazıları
-
Demiray ORAL‘Serbest kötülük ortamı’nı icat ettik / Hep birlikte - Tev bi hev re* 2.02.2016 Tüm Yazıları
-
Enver SEZGİNEkrem Sezgin 1.02.2016 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARANSUYasadışı dinleme suç değilmiş! 1.02.2016 Tüm Yazıları
-
Gülay GÖKTÜRKAYM’den AİHM’e cevap 12.01.2016 Tüm Yazıları
-
Yasemin YILDIRIMSayın Kılıçdaroğlu elinizi yükseltin ve “Demirtaş 15 Temmuz gecesi neredeydi?” diye sorun 5.01.2016 Tüm Yazıları
-
Ayhan BİLGENYalanın gücü tükenir, onur kavgası tükenmez 30.12.2015 Tüm Yazıları
-
Zeliha AKPINARNefretiniz elektriğe dönüştürülebilseydi bütün dünyayı aydınlatırdı 29.12.2015 Tüm Yazıları
-
Abdülkadir Küçükbayrak“Analar ağlamasın”dan “Analarını ağlatacağız”a nasıl gelindi! 28.12.2015 Tüm Yazıları
-
Umur COŞKUNSöz Geçmez, Top Mermisi İşlemez 28.12.2015 Tüm Yazıları
-
Ekrem DUMANLIGeç kaldın ey Müslüman 17.11.2015 Tüm Yazıları
-
Semra POLATFransa'nın mülteci ayarlı bombaları 14.11.2015 Tüm Yazıları
-
Ferdan ERGUTHDP içi bir PKK eleştirisi mümkün müdür? 12.11.2015 Tüm Yazıları
-
Nejat ERDİMIŞİD,KÜRTLER VE KAPIMIZDAKİ TEHLİKE! 22.07.2015 Tüm Yazıları
-
Mazlum ÇETİNKAYAEşitlik yoksa kardeşlik de yok! 26.06.2015 Tüm Yazıları
-
Hakan DEMİRCANKoalisyon hava durumu 3 21.06.2015 Tüm Yazıları
-
Tuncay TOPCamide propaganda ve ucuz taşra siyasetçiliği 27.05.2015 Tüm Yazıları
-
Mithat SANCARİnkarın bedeli 30.04.2015 Tüm Yazıları
-
Bülent KARATAŞBirol Başören 28.03.2015 Tüm Yazıları
-
Hasan ÖZTÜRKİLMİK İLMİK 26.02.2015 Tüm Yazıları
-
Kelemet Çiğdem TÜRKMUNZUR’UN ŞİFASI 6.02.2015 Tüm Yazıları
-
Gürbüz Çimen2 Dil 1 Bavul 2.02.2015 Tüm Yazıları
-
Kerem ALTANHayaller duşakabin 20.01.2015 Tüm Yazıları
-
Mehmet YILDIZEnseyi karartmamalı ama nasıl? 8.01.2015 Tüm Yazıları
-
Eylem YILMAZDemokratı az olan toplumlar az demokrasi ile yönetilirler! 3.01.2015 Tüm Yazıları
-
Muhteşem ÖZDAMARHDP'yi BEKLEYEN TEHLIKE 29.12.2014 Tüm Yazıları
-
Mehmet DOĞANHADİ KALK 7.08.2014 Tüm Yazıları
-
Haydar TOPAYSevgili Yoldaşımız, ağabeyimiz Burhanettin Çetinkaya... 13.07.2014 Tüm Yazıları
-
Erdal TALUPolitikada Yeni Paradigmanın Doğuşu 7.06.2014 Tüm Yazıları
-
Mehmet KIRARSLANHalklar nasıl karar verir? 20.04.2014 Tüm Yazıları
-
Yasemin ÇONGARKiev’den notlar: Avrupalılaşmak ile güdülmek arasında… 4.02.2014 Tüm Yazıları
-
Zülfikar ÖZDOĞANTarih, Tarih Olalı... 2.01.2014 Tüm Yazıları
-
Neşe DüzelHata ve devlet gazetecileri 11.12.2013 Tüm Yazıları
-
Selçuk UZUN1915/16´da Erzurum Vilayeti Valisi Tahsin Uzer (1) 25.07.2013 Tüm Yazıları
-
Dr.Sivilay GENÇSibirya ablası 2.05.2013 Tüm Yazıları
-
Nihat TAŞTANBU GÜNÜN MÜŞRİKLERİ MEKKE MÜŞRİKLERİNİ ARATMIYOR 16.03.2013 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCI-Taraf YazılarıBelirsizlikler zamanı ve ütopya zamanı 21.10.2012 Tüm Yazıları
-
Orhan MİROĞLU-Taraf yazılarıESAT’IN YENİ HAMLESİ.. 8.10.2012 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜR-Taraf yazıları1922’de Güzelim İzmir’e Kimler Kıydı? 9.09.2012 Tüm Yazıları
-
Cevdet AŞKINŞiddetli çatışma dönemi başladı 22.05.2012 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.09.2024
9.09.2024
17.11.2022
6.11.2022
7.06.2019
26.12.2017
21.03.2016
13.03.2016
6.02.2016
28.02.2016