Yasin AKTAY
Ramazan oruç zamanı... İnfak zamanı...
İnsanların kendilerinden başka insanların da var olduğunu ve onların da ihtiyaçlarının, dertlerinin, acılarının, hüzünlerinin var olduğunu hatırladıkları, ve bu dertleri, hüzünleri gidermenin kendi sorumluluklarında olduğunu idrak ettikleri fiili bir eğitim atmosferi…İnsanların böylece birbirleriyle tanıştıkları, hemhal oldukları bir Arafat ortamı...
Bir çok özelliği sayılabilir Ramazan’ın ama bir özelliği çok daha belirgindir. Ramazan ayı Kur’an ayıdır. Kur’an’ın indirilmiş olduğu ve bin aydan hayırlı olduğu bildirilmiş olan Kadir gecesinin bulunduğu bir zaman dilimidir.
Bu gecenin hangi gece olduğunun bildirilmemiş olmasında, bir rivayete göre Peygambere bildirilmiş olduğu halde sonradan unutturulmuş olmasında büyük hikmetler var.
Böylece insanın zamana hükmedip onu avucuna alarak adeta parsellemesinin önüne geçmiş, bir zamanı başka zamanlardan ibadet bakımından kesin olarak ayırması engellenmiş olur.
Kadir gecesi bütün bir Ramazan ayı içinde olabilir. Onu arayacağız. Onu aramak için her gecemizi bir kadir gecesi kıvamında yaşamaya, hissetmeye çalışacağız. İçimizdeki sese kulak kesileceğiz, dışımızda cereyan eden işaretlere ve ayetlere dikkat kesileceğiz ve şeytana karşı, nefsimize karşı, bizi ayartabilecek her türlü iğvaya karşı tam bir teyakkuz içinde olacağız.
Ramazan Kur’an ayı. Demek ki, Kur’an’ı bol bol okuyacağız. Hem tilavet edeceğiz hem de anlamı üzerinde daha derin teemmüle dalacağız.
Bizi yaratan ve bize rahmet ve merhameti herkesten fazla olan yüce rabbimizin bizi ciddiye alarak bize şahsa özel olarak gönderdiği bir mektup gibi okuyacağız Kur’an’ı. Bu Kitap, hiç kimseyi diğerinden ayırmayan, herkese, insana, kadına, erkeğe, çocuğa, yetişkine, ihtiyara, Araba, Türke, Kürde, Çerkeze, Aceme, Doğuluya, Batılıya, Kuzeyliye Güneyliye ayrı ayrı ve aynı anda hitap eden bir kitap.
Kendisine, kendisini herkesten daha iyi tanıyan, herkesten daha fazla sahip olan yaratıcısından gelen bu kılavuzu can kulağıyla okuyan zarar etmez. Okudukça yaratıcısını tanır, O’nu tanıdıkça kendini daha da iyi tanır. Bu dünyadaki yerini ve misyonunu bilir. Bu misyonda kendisini önceki nesillerle ve başka coğrafyalarda bağlayan nice insanların da olduğunu bilir.
Ramazan Kitab’ı ve Kitab üzerinden dünyayı okumakta yoğunlaşmamız gereken bir zaman. O kitap bir çok yerde böyle emreder. “Yeryüzünde geziniz ve sizden öncekilerin sonu ne olmuş bir görünüz…Sizden öncekiler de sizin gibi nice boş zehaplara kapılmıştı.”
Aslında yaşadığımız olayları geçmişten, tarihten ve insan evrenselliğinden kopuk olaylar olarak görmek bizi fazlasıyla yanıltır. bizi ister istemez bir tarihe götürür.
Ünlü sosyolog Philip Abrams “Çağdaş dünya hakkında bazı ciddi sosyolojik sorular sormayı deneyin ve bir bakın, bu soruları tarihe gitmeden cevaplayabiliyor musunuz?” diye sorar, Tarihsel Sosyolojiisimli kitabının başında.
Bugün Türkiye’nin Katar’da ne işi var? diye soranlar aynı soruyu fırsatı geldiğinde Suriye için de, Sudan için de, Afrika için de Myanmar için de sormaktan geri durmadılar mesela. Böyle yapmakla tarihsiz, köksüz ve sosyolojisiz bir Türkiye tasavvur etmiş olmuyorlar mı? İşin neticesinde sundukları toplum modeli meymenetsiz bir toplum modeli olmaktan öteye geçemiyor.
Oysa kitabın buyruğuna kulak verip yeryüzünü gezince ve bizden önceki toplulukların geçtikleri yolları inceleyince, yani tarihe gidince, gördüğümüz şey, bir yandan yaşadıklarımızın birçok bakımdan tekrarı, bir yandan da bütün bu yaşananlarda insanoğlunun inanılmaz cehaleti bir ibret konusu olarak ortaya çıkıyor. En son yaşadığımız Körfez krizindeki roller yüz veya ikiyüz yıl önce yaşanan ayrışmalarda dağıtılmış olan rollerle ne kadar da süreklilik arz ediyor!
Arap medyasında Katar’a karşı uygulanan ambargo ve kuşatmayı Peygamber efendimizin ashabına karşı Mekke müşriklerince uygulanan ambargoya benzetenler var. Buna karşılık Mekke’de Risalet görevini yaptığı esnada müşrikler tarafından karşılaştığı ağır tepkilere karşı onu himaye eden amcası Ebu Talip vefat ettiğinde kendisine düşmanlık eden diğer amcası Ebu Leheb Peygamber efendimizi himayesine almak durumunda kalmıştı. Şimdi aynı Arapların torunları kendilerinden olan birini elbirliğiyle boğmaya çalıştıklarında içlerinden birinin onu himaye etmesine bile izin vermiyorlar.
Tarihsel olaylarla bu paralellikler ister istemez kurulacaktır. Yaşanan olayların yoğunluğu ve elemi kendiliğinden tarihte bir benzerlik bulmaya sevk ediyor. Tarihin böylece ibret boyutunun yanısıra teselli boyutu da kendini hissettiriyor.
RAMAZAN KLASİĞİ DİNİ YAYINLAR FUARI
Ramazan’da daha çok okumak lazım.
Önce Yüce Kitabın kendisini, arkasından, O kitabın okuyun dediğini okumak lazım.
Yeryüzünde gezip geçmiştekilerin başına gelenleri okumak lazım.
Ramazan aylarının vazgeçilmeyen uygulamalarından biri haline gelmiş olan Dini Yayınlar Fuarlarına uğrayıp yeni kitaplara bakmak lazım.
Bu yıl şaşırtıcı bir biçimde kitap fuarlarına ilginin çok az olduğu söyleniyor. Sadece geçen seneden bu seneye bile inanılmaz büyük bir farkın ortaya çıkmasına sebep olanın ne olduğunu sorgulamak lazım.
Kitaba veya kitap fuarına ilginin azalmış olması hayra alamet değil. Gerçi süreci takip edenler günlerin fazla uzamış olması ve iftar ve teravih arasındaki vaktin fuara ayrılmasının zorluğundan bahsediyorlar ama ne olursa olsun, ortada ciddi bir sorun var.
Ramazan’la Kur’an’ın bağı istesek de kopabilecek bir bağ değil.
Ama Ramazanla kitap fuarlarının bağının da zayıflamasına seyirci kalmamak lazım.
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.06.2020
6.01.2019
16.10.2019
14.10.2019
9.09.2019
8.07.2019
8.07.2019
22.04.2019
1.02.2019
25.02.2019