Ahmet TAŞGETİREN
- Ufuk Güldemir, Teksas – Malatya isimli kitabında “ABD'de Turgut Özal için iki fikrin çarpıştığını” anlatır. Ona göre bir odak “Özal'ın eski Selamet Partisi adayı ve gizli islamcı olduğu, takıyye yaptığı, bu sebeple de ona güvenilemeyeceği” düşüncesindeydi. Diğer odak ise, “Türkiye'nin Müslüman bir ülke olduğu, Özal'ın Batı'nın dilini bildiği, Batılı kurumlarda çalıştığı, üstelik eşinin modern bir kadın olduğu, dolayısıyla Türkiye'de daha iyi bir partner bulunamayacağı” düşüncesindeydi. Güldemir, “Batı Özal'la çalıştı, ancak hep soruyu saklı tuttu” kanaatindeydi.
- Amerika, rahmetli Erbakan'ı hiç davet etmedi, davetin Erbakan'a prestij - meşruiyyet kazandıracağı düşünüldü.
- Ak Parti kadroları, Amerika ve AB konusunda Erbakan'dan farklı hareket etti. Kuruluş safhasında Amerika'ya gidildi, AB kriterlerinin Türkiye'ye intikali noktasında, Cumhuriyet tarihinin en büyük müktesebat alımı yapıldı. Hem ABD hem AB ile ilişkilerde, içerdeki sistem tıkanmalarının bir şekilde aşılması hedeflendi. Özellikle Kopenhag kriterleri, siyaset üzerindeki asker vesayetinin kaldırılması noktasında son derece kritik bir mahiyet taşıdı.
- Bu süreçte AB içinde de, medyaya, Özal'a ilişkin Amerika'da var olan ikili soru yansıdı. Soru şöyleydi: Şu sırada AB Türkiye'de askeri vesayetin kaldırılması noktasında Ak Parti iktidarına yardımcı oluyor. Ama Türkiye'de Batılı değerleri, bu arada laikliği koruyan yapının merkezinde Asker var. Acaba Batı, Ak Parti'ye yardım ederek Türkiye'de kendi partnerini devreden çıkarmış olmuyor mu?
***
Şu an Amerika ilişkilerimiz de çok sıcak değil, AB ile ilişkilerimiz de. Bu noktaya gelişte, somut problem alanları var.
Soru şu: Acaba bu problem alanları rasyonel bir zeminde hiç oluşmayabilir ya da giderilebilir meselelerle mi ilgiliydi, yoksa, daha kategorik bir tavır mı söz konusudur?
“Kategorik tavır”sizin bir yere konmanız ve her davranışınızın o yerle irtibatlandırılarak “yok edilecek bir hedef” haline getirilmeniz anlamına geliyor. Erbakan'a yönelik tavır tipik kategorik tavırdır. ABD'de Özal'la ilgili “takıyye kuşkusu” kategorik tavrın besleyici alanıdır. Batı basınında Erdoğan'a ve Ak Parti'ye yönelik “Acaba ona yardım ederek kendi tabanımızı mı yok ediyoruz?” sorusu da, kategorik tavra gidişin kilometre taşlarıdır.
Amerika Suriye'de Türkiye'den bunun için uzaklaştı. Mısır'da bunun için farklılaştık. Ve AB ülkelerinde “Erdoğan fobisi” bunun için bir hayli alıcı buluyor. Kıbrıs konusundaki çarpıklığı aşikar politikayı da, bunun için benimsemişlerdir.
Bizim kendi duygumuz ne ve daha önemlisi Amerika'dan - Avrupa'dan okunan imajımız konusunda ne düşünüyoruz? Belki şunu da sorabiliriz kendi kendimize: Amerika - Avrupa medyasına yansıyan yüzümüz, “korku boyutu” bir yana tercih ettiğimiz bir yüz mü? Ya da, Batı basınında oluşturulmasını arzu ettiğimiz bir “sağlıklı yüz” hassasiyetimiz var mı? Bir soru daha: Ne yaparsak yapalım Batı'daki algının değişmeyeceği gibi bir kanaate mi sahibiz? Yani biz de artık “Kategorik bir nokta”ya mı geldik?
AB Bakanı Ömer Çelik bu konuyu değerlendirirken, “Rasyonel düşünmeliyiz” notunu düşüyor, “Türkiye’nin milli gururunu, onurunu inciten her yaklaşıma karşı gereken cevabı vereceğiz ama milli çıkarımızla ilgili dengeyi de gözeteceğiz” diyor, artı “Türkiye’nin bazı rakipleri var. Bu rakiplerin bazıları krizleri Türkiye için bir kopuşa çevirmeye çalışıyor. Biz Avrupa’daki aşırı sağcıların da bunu kopuşa çevirmeye çalıştıklarını biliyoruz. Avrupa’da olmayan bazı rakiplerimizin de bunu yapmaya çalıştığını biliyoruz. Bu krizleri bizim aşırı sağın egemen olduğu bir kopuşa çevirmememiz lazım” diyor.
İşin, İslam – Batı, Türk – Batı ilişkileri bağlamında bir yerde kuyruk acısı – evlat acısı boyutuna dönüşmesi ihtimali her zaman vardır. Oradan yol“Medeniyetler Çatışması”na çıkar.
Ak Parti onu aşmak için de adımlar atmıştı. Ömer Çelik'in “kopuşa çevirme”nin bir “Rakip oyunu” olduğuna dair yaklaşımı farklı bir hassasiyet. Ama o aklı diri tutmak o kadar zor ki
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları


















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.12.2025
26.12.2025
25.12.2025
23.12.2025
21.12.2025
19.12.2025
16.12.2025
14.12.2025
11.12.2025
4.12.2025