Ali BAYRAMOĞLU
Osmanlı'dan bu yana Türkler için “fetih/istila” ve “medeniyet” anlamında Batı bir hedef, bir istikamet, bir cazibe merkezi olduğu oranda, aynı anlamlarda hasım da olmuştur. Batılaşmanın hem bir amaç, hem bir tehdit, hem Batı'dan gelecek tehlikeyi Batı'ya benzeyerek bertaraf etme gibi çoklu ve çelişkili işlevler gördüğü bir tarih bulunuyor arkamızda.
Doğu ise tarih boyunca hem kökene ve inanca, hem mesafeye işaret etmiştir. İran Doğu'dan gelen yayılmacılığı ve Şii bir meydan okumayı temsil ederken, cumhuriyet eliti için laiklik Arap kültüründen arınmayı da ifade ettiği ölçüde, Güney Doğu, Sünni dünya (İslami ve İslamcı kesimler dışında) kapalı tutulması gereken uç sınır noktası olarak tanımlanmıştır.
Kuzey'in bellekteki yeri ise sadece tehlike ve tehdittir. Osmanlı'nın “küçülme öyküsü”nde Kuzey baskısının yeri tayin edicidir. Bu baskı 19. Yüzyıl'da (ulus-devletler Batı'da dil esasına, Doğu'da din esasına göre bir vatandaş tipolojisi ürettiği oranda) Ortodoksluk ve bir ölçüde ona bağlı Slavlık üzerinden Balkanları da kuşatmıştır. Osmanlı bu yüzyılda savaşların çoğunu Rusya'ya (Balkan müttefiklerine) karşı vermiş ve bunların çoğunu kaybetmiş ve esasen bu nedenle küçülmüştür. Ve kayıplar ve Kafkasya, Kırım, Balkan göçleri toplum ve devlet belleğinde de son derece kuvvetli bir yer edinmiştir.
Bellekler, nesilleri aşan, tarihi stratejilere ve buna bağlı büyük çatışma eksenlerine gönderme yaparlar. Cari politikalar ya da iktidarların farklı hedeflerine rağmen kendisini dayatan bir sürekliliği ifade ederler.
Türkiye'de devletin ve toplumun belleği arkasında böyle bir kod sistemi bulunuyor.
Cumhuriyetin diktiği elbiseyi söküp yeniden diken AK Parti, ilk elbisenin kimi hatalarını sosyolojik ve ekonomik eşitlenme, laikliğin demokratikleşmesi, sivilleşme gibi hamlelerle giderirken, bu bellek hattı üzerinde de farklı bir yol tutturdu.
İlk döneminde İslami kesimleri Batı'yla ve evrensel değerlerle buluştururken, onlar karşısında eşit olma, eşit durma hamleleri yaptı ve bedel ödese de önemli sembolik sonuçlar elde etti. Ancak yaptıklarının en önemlisi şüphe yok ki, Arap dünyasına kapalı sınırları açması, Arap kültürü ve temasından itinayla sakınan geleneksel devlet politikalarına son vermesi oldu. Bir adım daha atarak İslam dünyası içinde belirleyici aktör olmak arayışına girdi. Özellikle Arap Baharı'yla AK Parti kadrolarının karşısına bu açıdan tarihi ve kaçınılamayacak bir fırsat çıktı. Bu fırsat, adı konmamış bir “Sünni çoğulculuğu” politikasıyla bu sahnede rol alınmasına yol açtı.
Ancak sadece bir süre...
Hamas'tan IŞİD'e, Hizbullah'tan Müslüman Kardeşler'e kadar uzanan “din-siyaset ilişkisi”nin aldığı farklı biçimlerle, İran'ın Pers hegemonyası peşinde koşan Şii koridoru politikalarıyla, Rusya'nın eski günlerine dönme hedefleriyle Arap dünyası büyük bir gerilim sahnesi olmaya başlayınca aktör sayısı çoğaldı.
Ve eski gerilim hatlarının tekrar devreye girdiği bir dönem açıldı.
Nitekim bugün Türkiye'nin karşısında iki ciddi ve büyük hasım var: ittifak halindeki İran ve Rusya...
Bu iki ülkenin niyet ve iddiaları, Türkiye'nin doğal etki ve çıkar alanlarını tehdit altına soktu. Kürt meselesi gibi iç sorunlar bu ittifakın da katkısıyla milli sınırlar ötesi bir konuma doğru hareket etmeye başladı.
Bugün gelinen noktada kritik olan husus şudur:
Arap Baharı'nın ikinci evresinde Mısır'da darbe, Müslüman Kardeşler, Gazze, Hamas üzerinden AK Parti ve Batı dünyası arasında yaşanan uzaklaşma, Türkiye'nin resmi dilinde Batı'yla, hatta Batı değerleriyle çatışma görüntüsü vermesi, bugün gerek Türkiye gerek Batı açısından belirleyici önemi kaybetmiş görünmektedir.
Rusya baskısı ve IŞİD meselesi, karşılıklı taleplerle, Türkiye-AB ve Türkiye-NATO ilişkilerinin hayatiyet kazanmasına, Batı'yla yakınlaşmayla, ülkenin Batı kampına doğru hareket etmesine yol açmıştır.
İncirlik Üssü'nü ABD'nin lojistik taleplerinden bile hassasiyetle koruyan Türkiye bugün üslerini bir çok ülkeye açmış, NATO ülkelerinin tümüne lojistik destek vermeye ve IŞİD'e karşı hava saldırılarına aktif olarak katılmaya başlamış, NATO'yu rahatsız eden Çin füze ihalesini iptal etmiş, Rusya tehdidi karşında, bu ülke ile ve İran desteğini arkasına almakta olan PKK-PYD riski karşında Batı'yı ikna politikaları izlemeye başlamıştır.
2015'in AK Partisi, Türkiye'yi yeniden Batı'yla yakınlaşma politikalarına koşmuştur.
Aslında durum AK Parti'yi de aşmaktadır.
Tarihi öykü, keskin gerilim hatları, riskler ve tehditler Türkiye'yi Doğu ve Kuzey karşısında bir kez daha Batı'yla yakınlaşmaya itmiştir.
“Real politik” kendisini dayatınca, bellek de su yüzüne çıkıyor...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
18.05.2025
15.05.2025
10.05.2025
8.05.2025
4.05.2025